92406 kayıt bulundu.
1. isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , Börülce
Telaffuz : karnı'kara
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Başkası söylüyormuş gibi konuşma becerisi olan (kimse), vantrilok
2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Karşısındakine söylemeyip arkasından kötü izlenim bırakacak biçimde üstü kapalı konuşan
1. işitilemeyecek kadar alçak sesle söylemek
2. uydurarak söylemek
1. sıfat , sıfat , hayvan bilimi , hayvan bilimi , sıfat , sıfat , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Etobur
Lisan : Latince
1. isim , isim , isim , isim , Uzunlamasına yarılan kızarmış patlıcanların ortasına kıymalı iç konularak hazırlanmış yemek
2. Matbaacılıkta her sayfayı çift sütun olarak düzenleme
Telaffuz : karnı'yarık
1. isim , isim , isim , isim , Oyun kâğıtlarının küçük, kırmızı, baklava biçimli benekli olanı, orya
2. mimarlık , mimarlık , mimarlık , mimarlık , Betondan yapılmış dört köşe döşeme taşı
1. Olmaz, ben bu karonun metrekaresini iki bine döşeyemem.
1. Olmaz, ben bu karonun metrekaresini iki bine döşeyemem.
Lisan : Fransızca carreau
1. isim , isim , isim , isim , Atlarla çekilen, dört tekerlekli, yaylı, üstü örtülü binek arabası
1. Gerçi beni buraya dört atlı bir saltanat karoçası içinde sallaya sallaya getirmişlerdi.
1. Gerçi beni buraya dört atlı bir saltanat karoçası içinde sallaya sallaya getirmişlerdi.
Lisan : İtalyanca carozza
1. isim , isim , isim , isim , Otomobilde, mekanizmayı oluşturan motor, makine, tekerlek, şasi vb. bölümlerin dışında kalan, görünen dış bölüm
Lisan : Fransızca carrosserie
karpit lambası
1. isim , isim , kimya , kimya , isim , isim , kimya , kimya , Genellikle sanayide asetilen gazı çıkarmakta kullanılan, karbonla kalsiyum bileşiği madde (CaC2)
Lisan : İngilizce carbide
1. isim , isim , isim , isim , Karpitin su etkisiyle asetilen gazı vermesi ve bu gazın yakılmasıyla ışık elde edilen lamba
1. Karpit lambalarının yardımıyla gidiyorduk.
1. Karpit lambalarının yardımıyla gidiyorduk.
karpuz fener, karpuz kol, acı karpuz, Ebucehil karpuzu, lamba karpuzu
1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Kabakgillerden, sürüngen gövdeli parçalı sert yapraklı, sarı çiçekler açan bir bitki (Citrullus vulgaris)
2. bitki bilimi , bitki bilimi , bitki bilimi , bitki bilimi , Bu bitkinin dışı yeşil kabuklu, içi kırmızı ve sulu, iri meyvesi
1. İstediğim zaman da bu karpuzlardan birini önüme çekip keser, kütür kütür, serin serin yerim.
1. İstediğim zaman da bu karpuzlardan birini önüme çekip keser, kütür kütür, serin serin yerim.
3. Lamba karpuzu
4. argo , argo , argo , argo , Kadın memesi
1. Karpuzları daha da sarsıla sarsıla gülüyordu şimdi.
1. Karpuzları daha da sarsıla sarsıla gülüyordu şimdi.
Lisan : Farsça ḫarbūz
1. `bir işi en uygun zamanı gelmeden yapma` anlamında kullanılan bir söz
1. `size kötülük yapmış olan bir kimseden başkasına zarar vermekle o kimseden öç almış olmazsınız`
1. isim , isim , isim , isim , Karpuz yetiştiren veya satan kimse
1. Karpuzcunun sesi camları sarsıyor.
1. Karpuzcunun sesi camları sarsıyor.
1. isim , isim , isim , isim , Aydın iline bağlı ilçelerden biri
Özel: Evet
Telaffuz : karpu'zlu
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Karpuzu andıran, karpuza benzeyen, karpuz gibi, karpuzumsu