karşı akın, karşı devrim, karşı düşünce, karşı düşürüm, karşı gelim, karşı görüş, karşı karşıya, karşı olum, karşı oy, karşı sav, kapı karşı komşu, karşıdan karşıya, sabaha karşı
1. isim , isim , isim , isim , Bir şeyin, bir yerin, bir kimsenin, esas tutulan yüzünün ilerisi
1. Karşımdaki kitap rafında eserlerim sırayla duruyor.
1. Karşımdaki kitap rafında eserlerim sırayla duruyor.
2. Yol, deniz, ırmak vb.nin öbür kıyısı veya yanı
1. Karşıki kıyıda yün denkleri çıkaran gemiye haykırdık, işaretler ettik.
1. Karşıki kıyıda yün denkleri çıkaran gemiye haykırdık, işaretler ettik.
3. Ön, kat, huzur
1. İkisi birden müdürün karşısına çıkarlar.
1. İkisi birden müdürün karşısına çıkarlar.
4. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Bulunan yere göre önde, ileride olan
1. Karşı evin kızları. Karşı mahalle.
1. Karşı evin kızları. Karşı mahalle.
5. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Karşıt, zıt, muhalif
1. İlkin bütün bunların bir emperyalizm numarası olduğunu söyleyerek kesin bir karşı tavır koydu.
1. İlkin bütün bunların bir emperyalizm numarası olduğunu söyleyerek kesin bir karşı tavır koydu.
6. zarf , zarf , zarf , zarf , Yüzünü bir şeye doğru çevirerek
1. Bahçeye karşı oturmak.
1. Bahçeye karşı oturmak.
7. zarf , zarf , zarf , zarf , Karşılık olarak, mukabil
1. Bir ölüm haberine karşı ben içimde bin ezinti, bin çöküntü duydum.
1. Bir ölüm haberine karşı ben içimde bin ezinti, bin çöküntü duydum.
8. zarf , zarf , zarf , zarf , İçin, hakkında
1. Edebiyata karşı ilk alaka sizde nasıl ve ne zaman başladı?
1. Edebiyata karşı ilk alaka sizde nasıl ve ne zaman başladı?
9. zarf , zarf , zarf , zarf , -e doğru