92406 kayıt bulundu.
1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Kızılkantarongillerden, hekimlikte iştah açıcı olarak kullanılan bir tür bitki (Gentiana)
Lisan : Latince
1. isim , isim , tiyatro , tiyatro , isim , isim , tiyatro , tiyatro , Tuluat tiyatrolarında oyundan önce genellikle kadın sanatçıların şarkı söyleyip dans ederek yaptığı gösteri
1. Kantodan piyese kadar her gösteriye katılıyor; herkesi hüzne, sevgiye, coşkuya, isteğe boğuyordu.
1. Kantodan piyese kadar her gösteriye katılıyor; herkesi hüzne, sevgiye, coşkuya, isteğe boğuyordu.
2. Bu gösteri sırasında söylenen şarkı
Lisan : İtalyanca canto
Telaffuz : ka'nto
1. isim , isim , isim , isim , Kanto söyleyen kadın
1. Tıpkı kantocu bir kız gibi ellerini şakırdatıp omuzlarını titretiyordu.
1. Tıpkı kantocu bir kız gibi ellerini şakırdatıp omuzlarını titretiyordu.
1. isim , isim , isim , isim , Kantocunun yaptığı iş
1. Kantoculuk üzerine tartışmayı bal gibi önlemişti.
1. Kantoculuk üzerine tartışmayı bal gibi önlemişti.
1. isim , isim , isim , isim , İsviçre Konfederasyonu'nu oluşturan devletlerden her biri
Lisan : Fransızca canton
1. isim , isim , jeoloji , jeoloji , isim , isim , jeoloji , jeoloji , Doğal bakır sülfürü
Lisan : Fransızca cantonite
1. isim , isim , müzik , müzik , isim , isim , müzik , müzik , Dikdörtgen biçiminde, bir köşesi kesik, yassı bir sandık üzerine gerilmiş tellerden oluşan, tırnak adı verilen çalgıçlarla çalınan ince saz çalgısı
1. Kanunun ilk kez Farabi tarafından yapıldığı söylenir.
1. Kanunun ilk kez Farabi tarafından yapıldığı söylenir.
Lisan : Arapça ḳānūn
Telaffuz : ka:nu:nu
kanun adamı, kanun dışı, kanun hükmünde kararname, kanun koyucu, kanun layihası, kanun maddesi, kanunname, kanun sözcüsü, kanun tasarısı, kanun teklifi, kanunuesasi, vazııkanun, arz talep kanunu, orman kanunu, üç hâl kanunu
1. isim , isim , hukuk , hukuk , isim , isim , hukuk , hukuk , Yasa
2. Geçerli olan kural
1. Dünyanın en büyük kanunu, nefsini müdafaa ve muhafaza etmek için karnını doyurmaktır.
1. Dünyanın en büyük kanunu, nefsini müdafaa ve muhafaza etmek için karnını doyurmaktır.
Lisan : Arapça ḳānūn
Telaffuz : ka:nu:nu
ilk kânun, son kânun
1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Eski takvimde yer alan kânunusani, kânunuevvel ay adlarında geçen `ateş ocağı` anlamındaki söz
1. Eski tabirle kânunları yani aralık ve ocak aylarını sevmem.
1. Eski tabirle kânunları yani aralık ve ocak aylarını sevmem.
Lisan : Arapça kānūn
Telaffuz : kâ:nu:nu
1. isim , isim , isim , isim , Yöneticiliği sırasında kanunlara uymaktan vazgeçmeyen, kanunları uygulayan kimse
1. Parti komitacılığının düşmanı olanlar gibi nizam, kıdem ve kanun adamı kalmıştır.
1. Parti komitacılığının düşmanı olanlar gibi nizam, kıdem ve kanun adamı kalmıştır.
1. isim , isim , hukuk , hukuk , isim , isim , hukuk , hukuk , Bakanlar Kurulu tarafından yayımlanan ve kanun değerinde olan karar
1. sıfat , sıfat , hukuk , hukuk , sıfat , sıfat , hukuk , hukuk , Yasa koyucu
1. Anayasa Mahkemesi ... kanun koyucu gibi hareketle yeni bir uygulamaya yol açacak biçimde hüküm tesis edemez.
1. Anayasa Mahkemesi ... kanun koyucu gibi hareketle yeni bir uygulamaya yol açacak biçimde hüküm tesis edemez.
1. isim , isim , hukuk , hukuk , isim , isim , hukuk , hukuk , Kanun, tüzük ve yönetmeliklerinin ayrı ayrı hükümlerini gösteren bölüm, bent, fıkra
1. isim , isim , müzik , müzik , isim , isim , müzik , müzik , Kanun çalan kimse, kanuni (II)
2. Kanun yapan veya satan kimse