ışınım akısı

Anlamı:

1. isim , isim , gök bilimi , gök bilimi , isim , isim , gök bilimi , gök bilimi , Birim düzeyden birim zamana geçen ışınım

---

ışınım alıcısı

Anlamı:

1. isim , isim , gök bilimi , gök bilimi , isim , isim , gök bilimi , gök bilimi , Işınıma karşı duyarlı araç veya gereç

---

ışınım basıncı

Anlamı:

1. isim , isim , gök bilimi , gök bilimi , isim , isim , gök bilimi , gök bilimi , Işınımın yayılma doğrultusuna dik birim yüzeye birim zamanda yüklediği itme gücü

---

ışınım dengesi

Anlamı:

1. isim , isim , gök bilimi , gök bilimi , isim , isim , gök bilimi , gök bilimi , Bir yüzeyin aldığı ve yaydığı ışınımın denkliği

---

ışınımölçer

Anlamı:

1. isim , isim , fizik , fizik , isim , isim , fizik , fizik , Bir kaynağın bütün dalga boylarındaki toplam ışınımını ölçen araç, bolometre

---

Telaffuz : ışını'mölçer

işinin adamı

Anlamı:

1. çalıştığı işte başarı sağlayan, işinin gerektirdiği nitelikleri taşıyan kimse

---

ısınış

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Isınma işi

---

ısınıverme

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Isınıvermek işi

---

ısınıvermek fiil

Anlamı:

1. -e , -e , nesnesiz , nesnesiz , -e , -e , nesnesiz , nesnesiz , Çabucak ısınmak

---

Telaffuz : ısını'vermek

ışınlama

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Işınlamak işi

---

ışınlamak fiil

Anlamı:

1. -i , -i , fizik , fizik , -i , -i , fizik , fizik , Bilim kurguya göre ışın gücüyle bir varlığı, atomlara ayırarak görünmez duruma getirmek veya atomlarını birleştirerek bir varlığı yeniden oluşturmak

2. fizik , fizik , fizik , fizik , Virüslerden başka mikroorganizmaların, özellikle mikropların bulaşmasını azaltmak amacıyla yiyecek maddelerini hafif iyonlaştırıcı ışınlara tutmak

3. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Bir şeyi bir yerden başka bir yere hızla göndermek

---

ışınlandırma

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Işınlandırmak işi

---

ışınlandırmak fiil

Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , İnsan, hayvan veya herhangi bir materyal röntgen, gama, nötron vb. ışınların etkisinde kalmak

---

ışınlanma

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Işınlanmak işi

---

ışınlanmak fiil

Anlamı:

1. -e , -e , nesnesiz , nesnesiz , -e , -e , nesnesiz , nesnesiz , Işınlama işine konu olmak veya ışınlama işi yapılmak

---

ışınlayıcı

Anlamı:

1. isim , isim , fizik , fizik , isim , isim , fizik , fizik , Yapısında bir ışıma kaynağı bulunan ve bir maddeyi ışınlamaya yarayan araç

---

ışınlı

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Işın veren, ışın saçan

---

ışınlılar

Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Bir hücreli hayvanların, kök bacaklılar sınıfına giren, protoplazmalarından, hareket ve duyu organı olarak yalancı ayak salan takım

---

ısınma

İlgili Kelimeler:

ısınma ısısı, ısınma koşusu, küresel ısınma

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Isınmak işi

Örnek:

1. Isınmayı umarak başımı yastığa gömüyorum.

1. Isınmayı umarak başımı yastığa gömüyorum.

---

ısınma ısısı

Anlamı:

1. isim , isim , fizik , fizik , isim , isim , fizik , fizik , Bir cismin bir gramının sıcaklığını 1 °C yükselten ısı miktarı, öz ısı

Örnek:

1. Suyun ısınma ısısı 1, alkolün 0,6, zeytinyağının 0,3 kaloridir.

1. Suyun ısınma ısısı 1, alkolün 0,6, zeytinyağının 0,3 kaloridir.

---

ısınma koşusu

Anlamı:

1. isim , isim , spor , spor , isim , isim , spor , spor , Vücut çalışmalarına başlamadan önce kasları ısıtmak, böylece kas kopmalarını önlemek için yapılan hazırlayıcı hafif koşu

---

ısınmak fiil

Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Sıcak duruma gelmek

Örnek:

1. Havalar ısınınca bizim ahbaplar ayaklandılar.

1. Havalar ısınınca bizim ahbaplar ayaklandılar.

2. Üşümesini gidermek

Örnek:

1. Şöyle güzel bir sütlü kahve yapayım da içimiz ısınsın.

1. Şöyle güzel bir sütlü kahve yapayım da içimiz ısınsın.

3. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Yadırgamaz olmak, hoşlanır olmak, alışmak, benimsemek

Örnek:

1. Bunca çabamıza karşın halkımızın Batı müziğine ısınamadığını söyledi.

1. Bunca çabamıza karşın halkımızın Batı müziğine ısınamadığını söyledi.

4. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Var olan gerginlik sona ermek

Örnek:

1. Çaylar dağıldıktan sonra ortalık oldukça ısındı.

1. Çaylar dağıldıktan sonra ortalık oldukça ısındı.

---

ışınölçer

Anlamı:

1. isim , isim , fizik , fizik , isim , isim , fizik , fizik , Işınların enerjiye dönüşmesini gösteren araç, radyometre

---

Telaffuz : ışı'nölçer

ışıntı

İlgili Kelimeler:

ışıntı lambası

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Belli bir alana verilen çok güçlü ışık, spot

---

ışıntı lambası

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Belli bir alana kuvvetli bir ışık vermek üzere kullanılan lamba, spot lambası

---