92406 kayıt bulundu.
1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Ortalama 15 °C sıcaklıkta yaşayan bitki, mezoterm
1. isim , isim , isim , isim , Ilıklaştırmak işi
1. Halim selim, efendi hâli en hırçın kişilerin bile kendisiyle konuşurken seslerini ılıklaştırmalarını sağlardı.
1. Halim selim, efendi hâli en hırçın kişilerin bile kendisiyle konuşurken seslerini ılıklaştırmalarını sağlardı.
1. -i , -i , -i , -i , Bir şeyin düğmesini iliğine geçirmek
1. İhtiyar doktor beyaz uzun gömleğini ilikleyerek doğruldu, sigarasını söndürdü.
1. İhtiyar doktor beyaz uzun gömleğini ilikleyerek doğruldu, sigarasını söndürdü.
1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , İlikleme işi yapılmak
1. Yeleğinin alt düğmesi iliklenmemiş.
1. Yeleğinin alt düğmesi iliklenmemiş.
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , İliği olan
2. İliklenmiş
1. Küçük küçük kırmızı çiçekli gömleğinin yalnız boğazına tesadüf eden düğmesi ilikli, ötekiler açıktı.
1. Küçük küçük kırmızı çiçekli gömleğinin yalnız boğazına tesadüf eden düğmesi ilikli, ötekiler açıktı.
1. isim , isim , isim , isim , Ilık olma durumu
1. Niyetimiz erken baharın ılıklık ve tazeliği içinde yemek yemek, uzanıp yatmaktı.
1. Niyetimiz erken baharın ılıklık ve tazeliği içinde yemek yemek, uzanıp yatmaktı.
ilim adamı, ilmiahlak, ilmihâl, manevi ilim, ledün ilmi, müspet ilimler
1. isim , isim , isim , isim , Bilim
1. İlim ilim bilmektir / İlim kendin bilmektir
1. İlim ilim bilmektir / İlim kendin bilmektir
2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Ayrıntı, özellik, nitelik
Lisan : Arapça ʿilm
ılım ılım
1. isim , isim , isim , isim , İstek ve tutkularda ölçülü davranma erdemi, ölçülülük, itidal
2. gök bilimi , gök bilimi , gök bilimi , gök bilimi , Gün tün eşitliği
1. isim , isim , isim , isim , Bilim adamı
1. Bir memlekete ilim ve teknik, ancak hakiki ilim adamları ve teknisyenler ile girer.
1. Bir memlekete ilim ve teknik, ancak hakiki ilim adamları ve teknisyenler ile girer.
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Sıcak, içten
1. Çalıştığı Amerikan okulunda öğretmen, ılım ılım bir aşk yaşadığını söyler.
1. Çalıştığı Amerikan okulunda öğretmen, ılım ılım bir aşk yaşadığını söyler.
ılıman kuşak
1. sıfat , sıfat , coğrafya , coğrafya , sıfat , sıfat , coğrafya , coğrafya , Sıcaklığı çok yüksek veya çok düşük olmayan (yer, iklim), mutedil
1. Ilıman bölge.
1. Ilıman bölge.
1. isim , isim , isim , isim , Yıllık sıcaklık ortalamalarının 20 ºC'nin altında ve sıcaklık farklarının belirgin olduğu, dört mevsimin yaşandığı bir iklim türü