92406 kayıt bulundu.
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Bir şey için önceden hazırlanmış olan, tedarikli
1. Hazırlıklı bir konuşma.
1. Hazırlıklı bir konuşma.
1. hazırlanmış olmak
1. Bir umuttur yok olmaya karşı az çok hazırlıklı olmak.
1. Bir umuttur yok olmaya karşı az çok hazırlıklı olmak.
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Bir şey için önceden hazırlanmamış olan
2. zarf , zarf , zarf , zarf , Bir şey için önceden hazırlanmadan
1. ani gelişen bir olayla beklenmedik bir biçimde karşılaşmak
1. Hazırlıksız yakalandığım için bir an ne yanıt vereceğimi bilememiştim.
1. Hazırlıksız yakalandığım için bir an ne yanıt vereceğimi bilememiştim.
1. zarf , zarf , zarf , zarf , Hazırlıksız bir biçimde
Telaffuz : hazırlıksı'zca
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Başkası tarafından hazırlanmış, sağlanmış, emeksiz, külfetsiz
1. Onlar da bu hazırlop klişeleri kullanmak fırsatını buluncaya kadar susacaklardır.
1. Onlar da bu hazırlop klişeleri kullanmak fırsatını buluncaya kadar susacaklardır.
2. Sarısı katılaşacak derecede kaynatılmış (yumurta)
hazırun cetveli
1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Bir toplantıya katılanlar
2. Bir yerde o anda bulunanlar
Lisan : Arapça ḥāżirūn
Telaffuz : ha:zıru:nu
1. -i , -i , -i , -i , Hazmetme ihtimali veya imkânı bulunmak
Lisan : Arapça hażm + Türkçe edebilmek
Telaffuz : ha'zmedebilmek
1. -i , -i , -i , -i , Sindirmek
2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Hoşa gitmeyen bir davranışı karşılıksız bırakmak, içine atmak
3. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Katlanmak, dayanmak, sabretmek
1. Zannediyorum ki bu acıyı hazmedemeyeceğim.
1. Zannediyorum ki bu acıyı hazmedemeyeceğim.
Lisan : Arapça hażm + Türkçe etmek
Telaffuz : ha'zmetmek
öğütme haznesi
1. isim , isim , isim , isim , Hazine
2. Bir şeyin toplandığı, biriktirildiği yer, depo
3. eskimiş , eskimiş , eskimiş , eskimiş , Döl yatağı
Lisan : Arapça ḫazīne
1. isim , isim , isim , isim , Yüce kabul edilen kimselerin adlarının başına saygı, övme, yüceltme amacıyla getirilen unvan
1. Hazreti Ali. Hazreti Fatma.
1. Hazreti Ali. Hazreti Fatma.
2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Adı söylenmeyen bir kimseden söz edilirken kullanılan bir söz
1. Bilen bilir, kolay okunan yazar değildir hazret.
1. Bilen bilir, kolay okunan yazar değildir hazret.
3. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Kullanıldığında bir kişinin küçümsendiğini anlatan bir söz
4. ünlem , ünlem , ünlem , ünlem , Genellikle erkekler arasında senli benli konuşmada kullanılan bir seslenme sözü
1. Hazret! Şu kitabı uzatır mısın?
1. Hazret! Şu kitabı uzatır mısın?
Lisan : Arapça ḥażret
1. saygı duyulan kişilerin adlarını veya makamlarını gösteren söze başka unvanlarla birlikte getirilen bir söz
1. Gazi Paşa hazretlerinin beyanatını okumayanlar var.
1. Gazi Paşa hazretlerinin beyanatını okumayanlar var.
1. isim , isim , isim , isim , Diyarbakır iline bağlı ilçelerden biri
Özel: Evet
Telaffuz : ha'zro
1. -den , -den , -den , -den , Hoşlanmak
1. Kasaba içinde Kadı İbrahim Efendi'den hazzeden kimse yoktu.
1. Kasaba içinde Kadı İbrahim Efendi'den hazzeden kimse yoktu.
Lisan : Arapça ḥaẓẓ + Türkçe etmek
Telaffuz : ha'zzetmek
1. zevkini çıkarmak
1. Günün bu son hazzını çıkarmadan ondan niçin vazgeçeriz?
1. Günün bu son hazzını çıkarmadan ondan niçin vazgeçeriz?
1. edat , edat , halk ağzında , halk ağzında , edat , edat , halk ağzında , halk ağzında , Evet