haykırabilme

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Haykırabilmek işi

haykırabilmek fiil

Anlamı:

1. -e , -e , nesnesiz , nesnesiz , -e , -e , nesnesiz , nesnesiz , Haykırma ihtimali veya imkânı bulunmak

2. Haykırmaya gücü yetmek

haykırı

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bağırma

haykırış

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Haykırma işi

Örnek:

1. Haykırışlarına etraftan karşılık gelmiyordu.

1. Haykırışlarına etraftan karşılık gelmiyordu.

2. Haykırma sesi

Örnek:

1. Uzaklarda bir haykırış benim ismimi çağırıyor gibi.

1. Uzaklarda bir haykırış benim ismimi çağırıyor gibi.

haykırışma

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Haykırışmak durumu

Örnek:

1. Bir gulgule, bir haykırışma, bir kaynaşmadır koptu.

1. Bir gulgule, bir haykırışma, bir kaynaşmadır koptu.

haykırışmak fiil

Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , -le , -le , nesnesiz , nesnesiz , -le , -le , Karşılıklı haykırmak

Örnek:

1. Denize bir konup bir kalkan martılar yüksekten avlarına bakarak haykırışırlar.

1. Denize bir konup bir kalkan martılar yüksekten avlarına bakarak haykırışırlar.

haykırma

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Haykırmak işi

Örnek:

1. Hâlsiz hâlsiz bağırdı, fazla haykırmaya nefesi yetmiyordu.

1. Hâlsiz hâlsiz bağırdı, fazla haykırmaya nefesi yetmiyordu.

haykırmak fiil

Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Telaş, şikâyet vb. sebeplerle yüksek sesle bağırmak

Örnek:

1. Çocuk haykırarak ağlamaya başlamıştı.

1. Çocuk haykırarak ağlamaya başlamıştı.

2. Çağırmak, seslenmek

Örnek:

1. Kahkahayla karışık bir sesle merdivenden aşağı haykırdım.

1. Kahkahayla karışık bir sesle merdivenden aşağı haykırdım.

3. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Bir durum veya nitelik çok belirgin olarak görünmek

haykırtı

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Yüksek sesle acı acı bağırma, haykırma

haykırtma

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Haykırtmak biçimi veya durumu

haykırtmak fiil

Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Haykırmasına yol açmak

haylama

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Haylamak işi

haylamak fiil

Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , At gibi hayvanları sürmek için seslenmek

Örnek:

1. Arabacılık, sararsın burmayı, çalarsın kamçıyı, haylarsın hayvanı geçer gidersin.

1. Arabacılık, sararsın burmayı, çalarsın kamçıyı, haylarsın hayvanı geçer gidersin.

haylaz

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Hoşa gitmeyen davranışlarda bulunan (kimse), hayta

Örnek:

1. Gelene geçene dilini çıkarır, edepsiz, haylaz bir çocuktu.

1. Gelene geçene dilini çıkarır, edepsiz, haylaz bir çocuktu.

2. Çalışma gücü varken çalışmayan, aylaklık eden, yaramaz

haylazca

Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Haylaz gibi, haylaza yakışır bir biçimde

Telaffuz : hayla'zca

haylazlaşma

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Haylazlaşmak durumu

haylazlaşmak fiil

Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Haylaz bir duruma gelmek

haylazlık

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Haylaz olma durumu

2. Haylazca davranış

Örnek:

1. Haylazlığı oldu ise de eh, bir sürçen atın başı kesilmez.

1. Haylazlığı oldu ise de eh, bir sürçen atın başı kesilmez.

haylazlık etmek

Anlamı:

1. haylazca davranışlarda bulunmak

hayli

İlgili Kelimeler:

bir hayli

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Çok

Örnek:

1. Akşamları Zeyno, çeşme başında hayli zor bir duruma düşüyordu.

1. Akşamları Zeyno, çeşme başında hayli zor bir duruma düşüyordu.

2. zarf , zarf , zarf , zarf , (ha'yli) Oldukça

Örnek:

1. Zaten şimdi artık öğrencilerden hayli uzakta kalmış bulunuyorum.

1. Zaten şimdi artık öğrencilerden hayli uzakta kalmış bulunuyorum.

Lisan : Farsça ḫaylī

haymana

İlgili Kelimeler:

haymana beygiri, haymana mandası, haymana öküzü

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Hayvanların serbestçe salındığı çayırlık

2. halk ağzında , halk ağzında , halk ağzında , halk ağzında , Tembel

Haymana

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Ankara iline bağlı ilçelerden biri

Özel: Evet

Telaffuz : ha'ymana

haymana beygiri

Anlamı:

1. isim , isim , mecaz , mecaz , isim , isim , mecaz , mecaz , `İşsiz güçsüz dolaşmak` anlamındaki haymana beygiri gibi dolaşmak deyiminde geçen bir söz

haymana mandası

Anlamı:

1. isim , isim , mecaz , mecaz , isim , isim , mecaz , mecaz , Haymana öküzü

haymana öküzü

Anlamı:

1. isim , isim , mecaz , mecaz , isim , isim , mecaz , mecaz , İri yarı ve tembel, işe yaramaz kimse, haymana mandası