92406 kayıt bulundu.
1. ünlem , ünlem , halk ağzında , halk ağzında , ünlem , ünlem , halk ağzında , halk ağzında , Birden çok kişiyi isteklendirmek ve harekete geçirmek için kullanılan bir seslenme sözü
1. Haydin çocuklar, gidelim artık!
1. Haydin çocuklar, gidelim artık!
Telaffuz : ha'ydin
1. ünlem , ünlem , ünlem , ünlem , `Çabuk ol, acele et` anlamında kullanılan bir söz
Telaffuz : ha'ydindi
1. ünlem , ünlem , halk ağzında , halk ağzında , ünlem , ünlem , halk ağzında , halk ağzında , Haydi sözünün buyurma, dilek bildiren pekiştirmeli biçimi, hadisene
1. Haydisene! Ne duruyordunuz?
1. Haydisene! Ne duruyordunuz?
Telaffuz : haydise'ne
1. isim , isim , isim , isim , Silahlı soygun yapan, yol kesen kimse
1. Her insan öldüren, serseri, haydut olmaz.
1. Her insan öldüren, serseri, haydut olmaz.
Lisan : Arapça ḥaydūd
1. ünlem , ünlem , eskimiş , eskimiş , ünlem , ünlem , eskimiş , eskimiş , `Eyvah, yazık, heyhat` anlamlarında kullanılan bir söz
Lisan : Arapça ḥayfā
Telaffuz : ha'yfa:
1. ünlem , ünlem , ünlem , ünlem , `İsteyerek, seve seve, elbette` anlamlarında onama bildiren bir söz
Telaffuz : ha'yhay
1. isim , isim , isim , isim , Boş ve sonuçsuz iş veya çaba
1. Onca hayhuy arasında, gündeliğin olağan mucizelerini iyiden iyiye unutmuştu.
1. Onca hayhuy arasında, gündeliğin olağan mucizelerini iyiden iyiye unutmuştu.
Lisan : Farsça hāy + hūy
1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Haksızlık, insafsızlık
2. Acınma, üzülme
3. ünlem , ünlem , ünlem , ünlem , `Vah, heyhat, yazık` anlamlarında kullanılan bir söz
Lisan : Arapça ḥayf
1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Acınmak, üzülmek, yerinmek, esef etmek
1. Selanik'i Türk elinde görebilecek miyim? diye hayıflanıyordu.
1. Selanik'i Türk elinde görebilecek miyim? diye hayıflanıyordu.
1. edat , edat , edat , edat , `Yok, öyle değil, olmaz` anlamlarında onamama, inkâr bildiren bir söz
1. Para var mı? -Hayır. -Yorgun musunuz? -Hayır.
1. Para var mı? -Hayır. -Yorgun musunuz? -Hayır.
2. Olumsuz cümlelerde anlamı pekiştiren bir söz
1. Hayır, zaferimiz bir masal olmayacak.
1. Hayır, zaferimiz bir masal olmayacak.
Lisan : Arapça ḫayr
Telaffuz : ha'yır
hayır dua, hayır hasenat, hayır sahibi, hayırsever, hayretmek, hayrola, hayrulhalef
1. isim , isim , isim , isim , İyilik, karşılık beklenmeden yapılan yardım
2. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , İyi, hayırlı, yararlı, faydalı
1. Hayır haberdir inşallah!
1. Hayır haberdir inşallah!
Lisan : Arapça ḫayr
1. bir şey kendisine yararlı olmamak
1. Ne o ne ben bu seçimlerimizin hayrını görmüştük.
1. Ne o ne ben bu seçimlerimizin hayrını görmüştük.
1. `sen başkaları için iyi şeyler dile ve yap ki başkaları da senin için iyi şeyler dilesin, yapsın` anlamında kullanılan bir söz
1. isim , isim , din bilgisi , din bilgisi , isim , isim , din bilgisi , din bilgisi , Bir kimsenin iyiliğini isteyen dua
1. Arkalarından bakan gülümsemen hayır duan oldu onlara.
1. Arkalarından bakan gülümsemen hayır duan oldu onlara.
1. yararlı olmamak
1. Sevmeden yapılan işten hiç kimseye hayır gelmez.
1. Sevmeden yapılan işten hiç kimseye hayır gelmez.
1. isim , isim , isim , isim , Yararlı güzel şeyler
1. Kazanalım parayı; hayır hasenat yaparız, İstanbul'un susuz semtlerine çeşme yaptırırız.
1. Kazanalım parayı; hayır hasenat yaparız, İstanbul'un susuz semtlerine çeşme yaptırırız.
Lisan : Arapça ḫayr ḥasenāt
Telaffuz : hayır hasena:tı