92406 kayıt bulundu.
1. isim , isim , mecaz , mecaz , isim , isim , mecaz , mecaz , Yaşanılan çevre ve zamanda karşılaşılan olayların tümü
1. Mehmet okuma yazma bilmiyordu ama hayat okulu ona birçok şeyler öğretmişti.
1. Mehmet okuma yazma bilmiyordu ama hayat okulu ona birçok şeyler öğretmişti.
1. isim , isim , isim , isim , Yiyecek, içecek, giyecek vb. geçim maddelerinin pahalı olması
1. Aslında bu hayat pahalılığında, ona hak ettiği parayı veremediğimizi biliyoruz.
1. Aslında bu hayat pahalılığında, ona hak ettiği parayı veremediğimizi biliyoruz.
1. isim , isim , isim , isim , Hayat boyunca karşılaşılabilecek her türlü sosyal ve ekonomik durum, yaşam koşulları
1. isim , isim , isim , isim , Bir kimsenin, yaşlılık çağında kendisine veya mirasçılarına para ödenmesi şartıyla yaptığı sigorta anlaşması, yaşam güvencesi
1. isim , isim , isim , isim , Bir toplumda bireylerin mal ve hizmetlerden yararlanabilme, gereksinimlerini karşılayabilme düzeyi, yaşam standardı
1. Ortalama hayat standardı denen bir yaşama ölçüsü var.
1. Ortalama hayat standardı denen bir yaşama ölçüsü var.
1. geçim sağlamak üzere çalışmaya başlamak
1. Altı yıllık ortaöğretim bitirmek, hayata atılmanın ilk koşulu sayılır orada.
1. Altı yıllık ortaöğretim bitirmek, hayata atılmanın ilk koşulu sayılır orada.
1. yaşamayı sevdirmek
1. Bu sıcak ve içten ses Fikret'i hayata bağlıyor, yaşama sevincini artırıyordu.
1. Bu sıcak ve içten ses Fikret'i hayata bağlıyor, yaşama sevincini artırıyordu.
1. ölmek
1. Hayata gözlerini kaparken ardında yedi yaşında bir oğul, on iki yaşında bir kız bırakıyordu.
1. Hayata gözlerini kaparken ardında yedi yaşında bir oğul, on iki yaşında bir kız bırakıyordu.
1. bezgin, kötümser olmak, yaşama isteğini yitirmek
1. Adi günlerde size öyle gelir ki bunlar hayata küsmüş insanlardır.
1. Adi günlerde size öyle gelir ki bunlar hayata küsmüş insanlardır.
1. isim , isim , isim , isim , Soyağacı
2. tıp , tıp , tıp , tıp , Beyinciğin kesitinde dıştaki boz madde bölümüne yayılarak dallanma gösteren ak maddenin oluşturduğu ağaç biçimi
3. mimarlık , mimarlık , mimarlık , mimarlık , Binaların dış cephelerine işlenen ve uzun ömürlü olması dileğini simgeleyen özel ağaç motifi
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Hayatla ilgili
2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Büyük önem taşıyan, önemli
1. Bu kitapta toplanan yazıların bir kısmı bizim için hayati bir mesele olan demokrasi ile ilgilidir.
1. Bu kitapta toplanan yazıların bir kısmı bizim için hayati bir mesele olan demokrasi ile ilgilidir.
Lisan : Arapça ḥayātī
Telaffuz : haya:ti:
1. büyük üzüntü ve sıkıntı vermek
1. En yakınlarından başlayarak herkese hayatı cehennem ettiği de doğrudur.
1. En yakınlarından başlayarak herkese hayatı cehennem ettiği de doğrudur.
Ön Takı : (birine)
1. ilgisini, ilişkisini tamamen kesmek
1. Beni sırf Müslüman olmayan bir erkeği sevdim diye hayatından çıkaran babamın evine dönmeyeceğim.
1. Beni sırf Müslüman olmayan bir erkeği sevdim diye hayatından çıkaran babamın evine dönmeyeceğim.
1. biri tarafından ölümden kurtarılmış olmak
2. birinin yaşamı bir başkasının desteği ile sağlanmış olmak
1. Bu hayatımı ağabeyime borçluyum.
1. Bu hayatımı ağabeyime borçluyum.
1. geçimini sağlamak
1. Hayatımı kazandığımda senin elini sıcak sudan soğuk suya sokturmam.
1. Hayatımı kazandığımda senin elini sıcak sudan soğuk suya sokturmam.