Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
hafifçe
Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Hafif olarak, hafif bir biçimde, belli belirsiz

Örnek:

1. Esmer yüzünün hafifçe kızardığını, gözlerinin garip bir ışıkla yanmaya başladığını görüyoruz.

1. Esmer yüzünün hafifçe kızardığını, gözlerinin garip bir ışıkla yanmaya başladığını görüyoruz.


Telaffuz : hafi'fçe

hafife almak
Anlamı:

1. küçümsemek, önemsememek

Örnek:

1. İnsanları hafife almanın bedelini ağır ödedim.

1. İnsanları hafife almanın bedelini ağır ödedim.


hafifleme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Hafiflemek işi


hafiflemek fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Herhangi bir sebeple eski ağırlığı azalmak

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Etkisi, gücü azalmak

Örnek:

1. Hastalık hafifledi.

1. Hastalık hafifledi.

3. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Bir sıkıntıdan kurtulmak, rahatlamak

Örnek:

1. İkinci görevi bırakınca hafifledi.

1. İkinci görevi bırakınca hafifledi.


hafifleşme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Hafifleşmek işi


hafifleşmek fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Hafiflemek

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Ağırbaşlılığını yitirmek


hafifleştirme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Hafifleştirmek işi


hafifleştirmek fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Hafiflemesine yol açmak


hafifletebilme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Hafifletebilmek işi


hafifletebilmek fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Hafifletme ihtimali veya imkânı bulunmak


hafifletici neden
Anlamı:

1. isim , isim , hukuk , hukuk , isim , isim , hukuk , hukuk , Hafifletici sebep

Örnek:

1. Böyle bir suç işlendiğinde aşkın ağırlaştırıcı nedenleri ne kadar hafifletici neden sayılır, bilmiyorum.

1. Böyle bir suç işlendiğinde aşkın ağırlaştırıcı nedenleri ne kadar hafifletici neden sayılır, bilmiyorum.


hafifletici sebep
Anlamı:

1. isim , isim , hukuk , hukuk , isim , isim , hukuk , hukuk , Suçun hafiflemesine sebep olan durum veya olay, hafifletici neden


hafifletme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Hafifletmek işi, tahfif


hafifletmek fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Hafiflemesine yol açmak, hafifleştirmek, tahfif etmek

Örnek:

1. Damatlarının bu işten memnun görünmesi, onun azap ve sıkıntısını yarı yarıya hafifletiyordu.

1. Damatlarının bu işten memnun görünmesi, onun azap ve sıkıntısını yarı yarıya hafifletiyordu.


hafifleyebilme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Hafifleyebilmek işi


hafifleyebilmek fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Hafifleme ihtimali veya imkânı bulunmak


hafifleyiş
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Hafifleme işi


hafiflik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Hafif olma durumu

Örnek:

1. Işık bol, sofra açık, kadehler pırıl pırıl / Bak, sessiz adımlarla yaklaşıyor yeni yıl / Omzuma koy başını bir gül hafifliğiyle

1. Işık bol, sofra açık, kadehler pırıl pırıl / Bak, sessiz adımlarla yaklaşıyor yeni yıl / Omzuma koy başını bir gül hafifliğiyle

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Rahatlık

Örnek:

1. Biraz su dökünüp hafiflik hissettikten sonra kalktılar.

1. Biraz su dökünüp hafiflik hissettikten sonra kalktılar.

3. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Davranışları içinde bulunduğu toplumun ahlak anlayışına uymama durumu

Örnek:

1. Din adamına hafifliğin yaraşmayacağı, davranışlarında ciddiyetten uzaklaşmaması gereği hatırlatılır.

1. Din adamına hafifliğin yaraşmayacağı, davranışlarında ciddiyetten uzaklaşmaması gereği hatırlatılır.


hafiflik etmek
Anlamı:

1. yakışıksız bir davranışta bulunmak veya söz söylemek


hafifmeşrep
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Davranışları, içinde bulunduğu toplumun ahlak anlayışına uymayan (kadın), hafif yollu


Lisan : Arapça ḫafîf + meşreb

Telaffuz : hafi'fmeşrep

hafifmeşreplik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Hafifmeşrep olma durumu

Örnek:

1. Hafifmeşreplik denirse biçimli olur da hercai kararlık denirse biçimsiz mi oluyor?

1. Hafifmeşreplik denirse biçimli olur da hercai kararlık denirse biçimsiz mi oluyor?


hafifseme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Hafifsemek işi, yeğniseme, istihfaf


hafifsemek fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Bir kimseyi veya bir şeyi önemsememek, yeğnisemek, istihfaf etmek


hafifsenme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Hafifsenmek işi


hafifsenmek fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Hafifsemek işi yapılmak