92406 kayıt bulundu.
1. nesnesiz , nesnesiz , ruh bilimi , ruh bilimi , nesnesiz , nesnesiz , ruh bilimi , ruh bilimi , Algılama işine konu olmak, idrak edilmek
1. İdea akılla algılananın en üst aşamasını yani kavramı tanımlar.
1. İdea akılla algılananın en üst aşamasını yani kavramı tanımlar.
1. -i , -i , -i , -i , Algılatma ihtimali veya imkânı bulunmak
2. Algılatma becerisi bulunmak
1. -i , -i , ruh bilimi , ruh bilimi , -i , -i , ruh bilimi , ruh bilimi , Algılama işini birine yaptırmak, idrak ettirmek
1. Aksi hâlde, koşulların ve ilişkilerin verimsizliğini izleyiciye nasıl algılatırız?
1. Aksi hâlde, koşulların ve ilişkilerin verimsizliğini izleyiciye nasıl algılatırız?
1. -i , -i , -i , -i , Algılama ihtimali veya imkânı bulunmak
2. Algılama becerisi bulunmak
1. sıfat , sıfat , felsefe , felsefe , sıfat , sıfat , felsefe , felsefe , Algı yetisi olan (kimse)
2. isim , isim , isim , isim , Dedektör
1. isim , isim , isim , isim , Algılama durumu
1. Bu ozanların yalnızca stilleri değil, dünyayı algılayışları bile birbirinden çok farklı.
1. Bu ozanların yalnızca stilleri değil, dünyayı algılayışları bile birbirinden çok farklı.
1. sıfat , sıfat , halk ağzında , halk ağzında , sıfat , sıfat , halk ağzında , halk ağzında , Cılız, zayıf, hastalıklı
2. Birine gönül vermiş, tutkun, vurgun
1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Su yosunları
1. isim , isim , matematik , matematik , isim , isim , matematik , matematik , Orta Çağda ondalık sayı sistemine göre, son zamanlarda ise iyi tanımlanmış kuralların ve işlemlerin adım adım uygulanmasıyla bir sorunun giderilmesi veya sonuca en hızlı biçimde ulaşılması işlemi, Harezmi yolu
Lisan : Fransızca algorithme
Telaffuz : algori'tma
Babıali, zatıalileri, zatıaliniz
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Yüce, yüksek
1. Bu bizim en büyük, en şanlı, en ali bir günümüz, en mukaddes millî bayramımız.
1. Bu bizim en büyük, en şanlı, en ali bir günümüz, en mukaddes millî bayramımız.
Lisan : Arapça ʿālī
Telaffuz : a:li:
1. isim , isim , isim , isim , `Kurnazca ve haince düzen` anlamında Ali Cengiz oyunu, `çok zorba` anlamında Ali kıran baş kesen, `bir kimse birinden aldığını ötekine, ötekinden aldığını bir başkasına vererek işini yürütmek` anlamında Ali'nin külahını Veli'ye, Veli'nin külahını Ali'ye giydirmek deyimlerinde geçen bir söz
Özel: Evet
Lisan : Arapça ʿalī
1. telaş veya yorgunluktan yüzü kıpkırmızı kesilmiş (olarak)
1. Çıplak, kuvvetli topuklarının altında şıpıdıklarının ökçelerini ezerek alı al, moru mor bir telaşla geliyordu.
1. Çıplak, kuvvetli topuklarının altında şıpıdıklarının ökçelerini ezerek alı al, moru mor bir telaşla geliyordu.
1. sağlıklı, kanlı canlı
1. Şahsına bakarsan iri yarı, alı alına, moru moruna, dinç, ablak bir insan.
1. Şahsına bakarsan iri yarı, alı alına, moru moruna, dinç, ablak bir insan.