Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
aleykümselam
Anlamı:

1. ünlem , ünlem , ünlem , ünlem , `Esenlik, selamet sizin de üzerinize olsun` anlamında kullanılan bir söz


Lisan : Arapça ʿaleykum + selām

Telaffuz : ale'ykümselam, l ince okunur

alfa
Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Kuzey Afrika'da ve İspanya'da yetişen ve kâğıt, ip, halı yapımında kullanılan bir bitki (Stipa tenacissima)


Lisan : Arapça ḥalfā

Telaffuz : a'lfa, l ince okunur

alfa

İlgili Kelimeler:

alfa ışınları

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Yunan alfabesinin birinci harfi


Lisan : Fransızca alpha

Telaffuz : a'lfa, l ince okunur

alfa ışınları
Anlamı:

1. isim , isim , fizik , fizik , isim , isim , fizik , fizik , Radyoaktif maddelerin yaydıkları üç ışından biri


alfabe

İlgili Kelimeler:

alfabe dışı, alfabe sırası, sesçil alfabe, Arap alfabesi, Kiril alfabesi, Mors alfabesi, parmak alfabesi

Anlamı:

1. isim , isim , dil bilgisi , dil bilgisi , isim , isim , dil bilgisi , dil bilgisi , Bir dilin seslerini gösteren, belirli bir sıraya göre dizilmiş belli sayıda harfin bütünü, abece, yazı

Örnek:

1. Alfabe dönüşümü halkın okumayı kolay sökmesi içindi.

1. Alfabe dönüşümü halkın okumayı kolay sökmesi içindi.

2. Bir dilin harflerini tanıtarak okuma öğrenmeyi sağlayan kitap

3. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Bir işin başlangıcı

Örnek:

1. Tiyatro alfabesinin ilk harfinin disiplin olduğunu ilk öğreten odur.

1. Tiyatro alfabesinin ilk harfinin disiplin olduğunu ilk öğreten odur.


Lisan : Fransızca alphabet

Telaffuz : l ince okunur

alfabe dışı
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , dil bilgisi , dil bilgisi , sıfat , sıfat , dil bilgisi , dil bilgisi , Bir milletin alfabesinde bulunmayan


alfabe sırası
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Harflerin alfabedeki belirli düzene göre dizilişi, abece sırası, alfabetik sıralama

2. Kişi veya kitap adlarının sıralanmasında başvurulan düzen, abece sırası, alfabetik sıralama


alfabetik

İlgili Kelimeler:

alfabetik katalog, alfabetik sıralama

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Alfabe sırasına göre dizilmiş, abecesel


Lisan : Fransızca alphabétique

Telaffuz : l ince okunur

alfabetik katalog
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Eserleri yazarların soy adlarına veya adlarına göre sıraya sokan katalog


alfabetik sıralama
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Alfabe sırası


alfaterapi
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Alfa ışınları kullanılarak yapılan tedavi


Lisan : Fransızca alphathérapie

alfenit
Anlamı:

1. isim , isim , kimya , kimya , isim , isim , kimya , kimya , İçinde bakır, çinko, nikel bulunan ve çatal bıçak takımı yapımında kullanılan gümüşlü bir alaşım


Lisan : Fransızca alfénide

Telaffuz : l ince okunur

alg
Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Su yosunu


Lisan : Latince

Telaffuz : l ince okunur

algarina
Anlamı:

1. isim , isim , denizcilik , denizcilik , isim , isim , denizcilik , denizcilik , Ağır bir şeyi denizden çıkarma veya denize indirme işinde kullanılan büyük vinçli deniz teknesi

2. Bazı gemilerin baş veya kıç tarafından eğik olarak uzatılmış bulunan makaralı, kısa ve kalın dikme


Lisan : İtalyanca argagno

Telaffuz : algari'na

algı

İlgili Kelimeler:

algı bıçağı

Anlamı:

1. isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , Haşhaş sütünü toplamakta kullanılan kaşık


algı
Anlamı:

1. isim , isim , ruh bilimi , ruh bilimi , isim , isim , ruh bilimi , ruh bilimi , Bir şeye dikkati yönelterek o şeyin bilincine varma, idrak

Örnek:

1. Bakmak için algılarımız yeter, görmek içinse salim bir kafa, ayıklık, şuur gereklidir.

1. Bakmak için algılarımız yeter, görmek içinse salim bir kafa, ayıklık, şuur gereklidir.


algı

İlgili Kelimeler:

tam algı

Anlamı:

1. isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , Kazanç, alacak

2. Rüşvet

3. ekonomi , ekonomi , ekonomi , ekonomi , Vergi


algı bıçağı
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Haşhaş kozasını çizmeye yarayan alet

Örnek:

1. Aynı kadınlar ellerinde algı bıçaklarıyla haşhaşların arasına girdiler.

1. Aynı kadınlar ellerinde algı bıçaklarıyla haşhaşların arasına girdiler.


algılama
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Algılamak işi, kavrama, idrak, idrak etme

Örnek:

1. Dil bir bakış, görmede bir tutum, belli bir algılama biçimidir.

1. Dil bir bakış, görmede bir tutum, belli bir algılama biçimidir.


algılamak fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Bir olayı veya bir nesnenin varlığını duyu organlarıyla kavramak, idrak etmek

Örnek:

1. Kokuyu daha iyi algılamak için burnumu iyice gömüyorum yastığa.

1. Kokuyu daha iyi algılamak için burnumu iyice gömüyorum yastığa.


algılanabilir
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , felsefe , felsefe , sıfat , sıfat , felsefe , felsefe , Duyular yardımıyla varlığı anlaşılabilir olan


algılanabilirlik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Algılanabilir olma durumu


algılanabilme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Algılanabilmek işi


algılanabilmek fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Algılanma ihtimali bulunmak


algılanış
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Algılanma durumu