92406 kayıt bulundu.
eveleme geveleme
1. isim , isim , isim , isim , Gevelemek işi
1. Bu çeşit bunak gevelemeleri yaşlı dostlar çevresinde hoş görülebilir.
1. Bu çeşit bunak gevelemeleri yaşlı dostlar çevresinde hoş görülebilir.
evelemek gevelemek
1. -i , -i , -i , -i , Bir şeyi çiğnemeden ağız içinde evirip çevirmek
1. Kirli suratlı üç çocuk, ellerindeki birer dilim ekmeği geveleyip duruyorlar.
1. Kirli suratlı üç çocuk, ellerindeki birer dilim ekmeği geveleyip duruyorlar.
2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Bir sözü tam olarak ve açıkça söylememek
1. Saatlerce asıl maksadımı ağzımın içinde gevelemekle kalıyordum.
1. Saatlerce asıl maksadımı ağzımın içinde gevelemekle kalıyordum.
1. -i , -i , -i , -i , Çabucak gevelemek
1. Akşamüstü iki çikolatayı geveleyiverdi.
1. Akşamüstü iki çikolatayı geveleyiverdi.
Telaffuz : geveleyi'vermek
bozgeven
1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Baklagillerden, çok yıllık, bazı türlerinden kitre denilen zamk çıkarılan, dikenli bir çalı, keven (Astragalus)
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Çok konuşan, çenesi düşük, gevşek ağızlı, lafçı, lafazan, zevzek, lakırtı ebesi, ağız kavafı, lakırtı kavafı, çene kavafı, cır cır, çaçaron
1. Bir insanın geveze, hasis ve korkak olması kendisine yeter.
1. Bir insanın geveze, hasis ve korkak olması kendisine yeter.
2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Sır saklamayan, boşboğaz, ayran ağızlı
1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Gevezelik etmek, zevzeklenmek
1. Şakir Efendi, gittikçe yaklaştıkları meyhane masasının keyfiyle şimdi gevezeleniyor.
1. Şakir Efendi, gittikçe yaklaştıkları meyhane masasının keyfiyle şimdi gevezeleniyor.
1. isim , isim , isim , isim , Geveze olma durumu, zevzeklik, lafazanlık
1. Gevezeliklerine tam zamanında son vermişler.
1. Gevezeliklerine tam zamanında son vermişler.
2. Düzensiz, gelişigüzel konuşma, yazma
1. Hikâyeye girmeden evvel uzun uzun gevezelikler yapmamalıyız.
1. Hikâyeye girmeden evvel uzun uzun gevezelikler yapmamalıyız.
1. saçma sapan konuşmak, zevzeklik etmek
2. yârenlik etmek
1. Her akşam bana saatlerce ut çalıyor, gevezelik ediyor, komşu kızlarını tasnif ediyor.
1. Her akşam bana saatlerce ut çalıyor, gevezelik ediyor, komşu kızlarını tasnif ediyor.
1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Cevher
Lisan : Farsça gevher
geviş getirenler, geviş getirmeyenler
1. isim , isim , isim , isim , Bazı hayvanların yutmuş olduğu yiyeceği ağzına getirip yeniden çiğnemesi
1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Çift parmaklı hayvanların, sindirim organları geviş getirmeye uygun olan alt takımı
1. Sığır, deve, koyun geviş getirenlerdendir.
1. Sığır, deve, koyun geviş getirenlerdendir.
1. yutmuş olduğu yiyeceği midesinden ağzına çıkarıp yeniden çiğnemek
1. Evin önünde birkaç davar geviş getiriyordu.
1. Evin önünde birkaç davar geviş getiriyordu.
1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Çift parmaklılar takımına giren, mide yapıları basit olan bir alt takım
1. -i , -i , halk ağzında , halk ağzında , -i , -i , halk ağzında , halk ağzında , Ağızda katı bir şey çiğnemek, geviş getirmek
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Çok gevrek veya incecik
1. İğdenin dalı gevrecik olur / Basmaya gelmez
1. İğdenin dalı gevrecik olur / Basmaya gelmez
2. Çok taze, yumuşacık
karagevrek
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Kolayca kırılıp ufalanan
1. Bazı taşlar çok gevrek olur.
1. Bazı taşlar çok gevrek olur.
2. isim , isim , isim , isim , Ağzın içinde kolayca parçalanıp dağılacak biçimde hazırlanmış bir çörek türü
3. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Şen, neşeli (gülüş)
1. Faik'in şişkin ağzından gevrek bir kahkaha boşaldı.
1. Faik'in şişkin ağzından gevrek bir kahkaha boşaldı.
1. kendine güvenip karşısındakini küçümsemek
1. Diğer dükkânların satılmayan mallarını ben sanki ne yapayım diye gevrek gevrek gülerek kendi kendine hak verirdi.
1. Diğer dükkânların satılmayan mallarını ben sanki ne yapayım diye gevrek gevrek gülerek kendi kendine hak verirdi.
2. neşeli ve kendine güvenli biçimde gülmek
1. isim , isim , isim , isim , Gevrek olma durumu
2. fizik , fizik , fizik , fizik , Bir maddenin kolay kırılabilir olma durumu