genel kütüphane

Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Bütün alanlarda yazılmış ve yayımlanmış kitapları, süreli yayınları ve belgeleri bünyesinde toplayan, herkesin yararlanabildiği kütüphane

genel müdür

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bir kurum veya kuruluşta yönetimin en üst düzeydeki sorumlusu

genel müdürlük

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Genel müdür olma durumu

2. Genel müdürün yetkisi ve makamı

3. Genel müdürün bulunduğu bina

genel ölçek

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Fazla ayrıntıya girmeden yapılan ölçüm

genel sekreter

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bazı kamu kuruluşlarında, siyasi partilerde veya büyük özel kuruluşlarda yönetim işlerini yürüten görevli, genel yazman, umumi kâtip

genel sekreterlik

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Genel sekreter olma durumu

2. Genel sekreterin yetkisi ve makamı, genel yazmanlık

genel uygunluk bildirimi

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Umum mutabakat beyannamesi

genel yazman

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Genel sekreter

genel yazmanlık

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Genel sekreterlik

genel yetenek

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bilim, teknik ve sanata ait herhangi bir alanda kişinin bilgi ve becerisini gösteren birikim

genel zekâ

Anlamı:

1. isim , isim , eğitim bilimi , eğitim bilimi , isim , isim , eğitim bilimi , eğitim bilimi , Bireyin belli, özel veya bağımsız yeteneklerinden ayrı olarak karşılaştığı genel durumlara uymada gösterdiği yetenek veya güç

2. Zekâ testleriyle ölçülen değişik yetenek ve güçlerin birleşimi

genelci

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Genele uygun davranan kimse

genelcilik

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Genelci olma durumu

geneleme

Anlamı:

1. isim , isim , mantık , mantık , isim , isim , mantık , mantık , Bir düşüncenin başka başka sözlerle yeniden anlatılması

Örnek:

1. Ayakla yayan gittim sözünde geneleme vardır.

1. Ayakla yayan gittim sözünde geneleme vardır.

genelev

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Genel kadınların erkek kabul ettikleri yer, aşağı mahalle, kırmızıfener, koltuk, kerhane, umumhane

Telaffuz : gene'lev

genelge

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Yasa ve yönetmeliklerin uygulanmasında yol göstermek, herhangi bir konuda aydınlatmak, dikkat çekmek üzere ilgililere gönderilen yazı, tamim, sirküler

Örnek:

1. İki gün sonra yönetici bir genelge yayımladı.

1. İki gün sonra yönetici bir genelge yayımladı.

genelgeçer

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , mecaz , mecaz , sıfat , sıfat , mecaz , mecaz , Toplum tarafından kabul edilen, hemen herkesçe benimsenen

Örnek:

1. Diyelim, şairlerin ince yapılı, bilim insanlarının dalgın olduğu yolundaki genelgeçer değer yargılarını bağrınıza basmışsınız.

1. Diyelim, şairlerin ince yapılı, bilim insanlarının dalgın olduğu yolundaki genelgeçer değer yargılarını bağrınıza basmışsınız.

Telaffuz : gene'lgeçer

genelgeçerlik

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Genelgeçer olma durumu

genelkurmay

Anlamı:

1. isim , isim , askerlik , askerlik , isim , isim , askerlik , askerlik , Yurdun savunmasıyla ilgili bütün şart ve olayları göz önünde tutarak barışta ordunun eğitim ve donatımını, savaşta yüksek yönetimini düzenleyen makam, erkânıharbiyeiumumiye

Telaffuz : gene'lkurmay

genelleme

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Genellemek işi

2. mantık , mantık , mantık , mantık , Zihnin genel düşünceler yapması işlemi veya özelden genele geçiş, tamim

Örnek:

1. Genellemelere yatkın yapınız ancak bildiğinizi bir daha tanımanıza izin veriyor.

1. Genellemelere yatkın yapınız ancak bildiğinizi bir daha tanımanıza izin veriyor.

3. toplum bilimi , toplum bilimi , toplum bilimi , toplum bilimi , Bir işlemin sonucu olan genel kavram, yargı, bilim yasası veya kuram

genellemek fiil

Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Varlıklar veya olaylar arasındaki benzerlik bağıntılarını bir düşüncede toplamak, tamim etmek, belirlemek karşıtı

genellenme

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Genellenmek işi

genellenmek fiil

Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Genelleme işine konu olmak

Örnek:

1. Bunlar genellenecek gerçekler olmayabilir, yine de var olan gerçekler.

1. Bunlar genellenecek gerçekler olmayabilir, yine de var olan gerçekler.

genelleşme

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Genelleşmek işi, taammüm

genelleşmek fiil

Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Genel duruma gelmek, genel bir durum almak, taammüm etmek