Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
filozoflaşma
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Filozoflaşmak durumu


filozoflaşmak fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Filozof özelliği kazanmak


filozofluk
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Filozof olma durumu

Örnek:

1. Sakal onun için bir çeşit özgürlük, doğallık, kimseyi takmazlık ve filozofluk bayrağı idi.

1. Sakal onun için bir çeşit özgürlük, doğallık, kimseyi takmazlık ve filozofluk bayrağı idi.


filsi
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Fili andıran, file benzeyen, fil gibi


filtre

İlgili Kelimeler:

kuru filtre, tandem filtre

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Süzgeç, süzek

Örnek:

1. Galip, bütün tesirleri kendi şahsiyetinin filtresinden geçirmesini bilen o nadir büyük şairlerdendi.

1. Galip, bütün tesirleri kendi şahsiyetinin filtresinden geçirmesini bilen o nadir büyük şairlerdendi.


Lisan : Fransızca filtre

Telaffuz : fi'ltre

filtreli
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Filtre takılmış olan

Örnek:

1. Filtreli sigara.

1. Filtreli sigara.


filtresiz
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Filtre takılmamış olan


filum
Anlamı:

1. isim , isim , biyoloji , biyoloji , isim , isim , biyoloji , biyoloji , Canlıların bölümlenmesinde, dalların bir araya gelmesiyle oluşan birlik


Lisan : Latince

Telaffuz : l ince okunur

filvaki
Anlamı:

1. zarf , zarf , eskimiş , eskimiş , zarf , zarf , eskimiş , eskimiş , Gerçekte, gerçekten, her ne kadar, vakıa

Örnek:

1. Filvaki bu genç kız, fikirlerini biraz daha çocuksu anlatıyor.

1. Filvaki bu genç kız, fikirlerini biraz daha çocuksu anlatıyor.


Lisan : Arapça fi'l-vāḳiʿ

Telaffuz : fi'lva:ki:

Fin

İlgili Kelimeler:

Fin hamamı, Fin-Ugor

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Finlandiyalı


Özel: Evet

Fin-Ugor
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Ural dillerinden bir dil öbeği

2. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Bu dil öbeği ile ilgili olan


Özel: Evet

Fin hamamı
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Çok sıcak yerden ve sudan çok soğuk yere ve suya girmeyi sağlayarak vücudu uyaran bir hamam türü


final

İlgili Kelimeler:

çeyrek final, dömifinal, dörtlü final, yarı final

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bir işin sonu

2. eğitim bilimi , eğitim bilimi , eğitim bilimi , eğitim bilimi , Dönem sonu sınavı

3. müzik , müzik , müzik , müzik , Bitiş

4. spor , spor , spor , spor , Elemeli yarışmalarda sonucu belirten karşılaşma

Örnek:

1. Basketbol finalleri bugün yapılacak.

1. Basketbol finalleri bugün yapılacak.


Lisan : Fransızca final

final-four
Anlamı:

1. isim , isim , spor , spor , isim , isim , spor , spor , 343 dörtlü final


Lisan : İngilizce final-four

finale kalmak
Anlamı:

1. şampiyonu belirleyecek son yarışmaya katılma hakkını kazanmak


finalist

İlgili Kelimeler:

çeyrek finalist, yarı finalist

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Şampiyonu belirleyecek son yarışmaya kalan sporcu veya takım

2. sıfat , sıfat , felsefe , felsefe , sıfat , sıfat , felsefe , felsefe , Erekçi


Lisan : Fransızca finaliste

finalistlik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Finalist olma durumu


finalizm
Anlamı:

1. isim , isim , felsefe , felsefe , isim , isim , felsefe , felsefe , Erekçilik


Lisan : Fransızca finalisme

finans
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Para, mal

Örnek:

1. Bu göze görünmeyen güçlü finans canavarları, savurganlığı teşvik ediyorlar.

1. Bu göze görünmeyen güçlü finans canavarları, savurganlığı teşvik ediyorlar.

2. Mali işler


Lisan : Fransızca finance

finansal
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Mali


finanse
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , ekonomi , ekonomi , sıfat , sıfat , ekonomi , ekonomi , `Akçalanmak` anlamındaki finanse edilmek, `akçalamak` anlamındaki finanse etmek birleşik fiillerinde geçen bir söz


Lisan : Fransızca financé

finansman
Anlamı:

1. isim , isim , ekonomi , ekonomi , isim , isim , ekonomi , ekonomi , Bir girişime işleyebilmesi, gelişebilmesi için gereken para ve krediyi sağlama işi


Lisan : Fransızca financement

fincan

İlgili Kelimeler:

fincan böreği, fincandibi, fincan fincan, fincan oyunu, kallavi fincan, çay fincanı, elektrik fincanı, kahve fincanı

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Çay, kahve vb. sıcak şeyler içmekte kullanılan, genellikle kulplu, porselen veya camdan yapılmış küçük kap

Örnek:

1. Bir çeşit içgüdüyle fincanı alıyor tepsiden ve hemen dudaklarına götürüyor.

1. Bir çeşit içgüdüyle fincanı alıyor tepsiden ve hemen dudaklarına götürüyor.

2. Elektrik tellerinin eklem noktalarına konulan porselenden yapılmış yalıtkan araç


fincan böreği
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Tepsiye serildikten sonra fincan ağzı biçiminde bir kalıpla yuvarlaklar kesilerek yapılan bir börek türü


fincan fincan
Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Fincanı andırarak, fincan biçiminde

Örnek:

1. Sen hep böyle fincan fincan mı çiçek açarsın ayva ağacı?

1. Sen hep böyle fincan fincan mı çiçek açarsın ayva ağacı?

2. Birçok fincan ölçüsünde

Örnek:

1. Yine de fincan fincan çaylar içilmiş, yan gelip oturulmuştu.

1. Yine de fincan fincan çaylar içilmiş, yan gelip oturulmuştu.