92406 kayıt bulundu.
1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Fıskiye
Lisan : Arapça fevvāre
Telaffuz : fevva:re
1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Taşma, taşkın, seylap
1. Kıranları ve zelzeleleri, feyezanları ve harpleri görmüşlerdir.
1. Kıranları ve zelzeleleri, feyezanları ve harpleri görmüşlerdir.
2. Bereket
Lisan : Arapça feyeżān
Telaffuz : feyeza:nı
feyzalmak
1. isim , isim , isim , isim , Verimlilik, gürlük, ongunluk, bereket
2. Artma, çoğalma
3. İlerleme, kültürel gelişme, olgunluk
1. Bu hayırlı teşebbüsün doğu vilayetlerimiz gençliğine bahşedeceği feyiz, Cumhuriyet hükûmeti için ne mutlu eser olacaktır.
1. Bu hayırlı teşebbüsün doğu vilayetlerimiz gençliğine bahşedeceği feyiz, Cumhuriyet hükûmeti için ne mutlu eser olacaktır.
4. Manevi haz, mutluluk, iç huzuru
Lisan : Arapça feyż
1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Filozof
1. Öteki; derbeder, feylesof düşünceleri arasında kendinden geçmiş.
1. Öteki; derbeder, feylesof düşünceleri arasında kendinden geçmiş.
Lisan : Arapça feylesūf
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Filozofa yakışan
2. zarf , zarf , zarf , zarf , (feyleso'fça) Filozofa yakışır bir biçimde
1. sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , Çok verimli, gür
Lisan : Arapça feyyāż
1. -den , -den , -den , -den , Etkilenmek, olgunlaşmak, ders almak
1. Umarız ki güzel yazılarınıza burada da devam edeceksiniz. Biz onlardan çok feyzaldık.
1. Umarız ki güzel yazılarınıza burada da devam edeceksiniz. Biz onlardan çok feyzaldık.
Lisan : Arapça feyż + Türkçe almak
Telaffuz : fe'yzalmak
1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , gök bilimi , gök bilimi , isim , isim , eskimiş , eskimiş , gök bilimi , gök bilimi , Gök
1. Sabahın pembe, beyaz tülleri sıyrıldıkça mütemadiyen berraklaşan fezada çıt yok.
1. Sabahın pembe, beyaz tülleri sıyrıldıkça mütemadiyen berraklaşan fezada çıt yok.
Lisan : Arapça feżāʾ
Telaffuz : feza:
1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Özet, hülasa
2. Bir kararın kısaca yazılması
Lisan : Arapça feẕleke
1. zarf , zarf , zarf , zarf , Oldukça eski bir zamanda, bir zamanlar
1. Sen enayiliğine doyma! Ta fi tarihinde söyledimdi sana.
1. Sen enayiliğine doyma! Ta fi tarihinde söyledimdi sana.
Telaffuz : fi: ta:rihinde
1. isim , isim , isim , isim , Sıkıştırılmış bitki tellerinden yapılmış mukavva veya tahta
Lisan : Fransızca fiber
1. isim , isim , isim , isim , Plastik maddelerden, özellikle polyesterden parçalar yapımında kullanılan sağlamlaştırma maddesi
Lisan : İngilizce fiberglass
1. isim , isim , biyoloji , biyoloji , isim , isim , biyoloji , biyoloji , Kanda pıhtılaşma sonucu oluşan bir protein
Lisan : Fransızca fibrine
1. isim , isim , biyoloji , biyoloji , isim , isim , biyoloji , biyoloji , Pıhtılaşma sırasında fibrine dönüşen bir kan proteini
Lisan : Fransızca fibrinogène
fıçı balığı, iğneli fıçı, barut fıçısı, şarap fıçısı
1. isim , isim , isim , isim , Bir araya getirilerek çemberlerle tutturulmuş ensiz tahtalardan yapılan, yuvarlak, karnı şişkin ve altı üstü düz kap
1. Su, kocaman fıçılara doldurulup arabalarla Beykoz'a getirilir.
1. Su, kocaman fıçılara doldurulup arabalarla Beykoz'a getirilir.
2. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Bu kabın alabileceği miktarda olan
Lisan : Rumca