Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
faturalamak fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Bir malın faturasını düzenlemek

2. Ödemeyi bir kuruluşa ve kişiye havale etmek

3. Bir görevi birine yerine getirmesi için vermek

4. Bir suçu birinin üzerine yüklemek


faturalandırılma
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Faturalandırılmak işi


faturalandırılmak fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Faturalandırma işi yapılmak


faturalandırma
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Faturalandırmak işi


faturalandırmak fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Faturalama işini yaptırmak


faturalatma
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Faturalatmak işi


faturalatmak fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Faturalama işini yaptırmak


faturalı

İlgili Kelimeler:

faturalı hat, faturalı yaşam

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Faturası olan


faturalı hat
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bağlı bulunulan işletme tarafından faturalandırılan cep telefonu hattı


faturalı yaşam
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Yapılan alışverişte fatura alma alışkanlığı


faturasını (birine) çıkarmak (veya ödetmek)
Anlamı:

1. sorumluluğu birine yüklemek


faturasız
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Faturası olmayan


faturasız hat
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bağlı bulunulan işletme tarafından fatura gönderilmeden, kontör satın alınarak kullanılan cep telefonu hattı


faturasızlık
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Faturasız olma durumu


faul
Anlamı:

1. isim , isim , spor , spor , isim , isim , spor , spor , Karşılaşmalarda rakip oyuncuya yapılan kural dışı hareket

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Genel kurallara uygun olmayan, hoşa gitmeyen hareket, duruş vb


Lisan : İngilizce faul

faullü
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Faulü olan, faul yapmış olan

2. zarf , zarf , zarf , zarf , Faul yaparak

Örnek:

1. Çok faullü oynadığı için oyundan alındı.

1. Çok faullü oynadığı için oyundan alındı.


faulsüz
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Faulü olmayan, faul yapmayan

2. zarf , zarf , zarf , zarf , Faul yapmadan

Örnek:

1. Daha o yaşta, sert, hızlı fakat faulsüz oynardı.

1. Daha o yaşta, sert, hızlı fakat faulsüz oynardı.


fauna
Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Direy


Lisan : Latince

fava
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bakla tanelerinin kabuğu soyulduktan sonra yapılan zeytinyağlı yemek


Lisan : Rumca

Telaffuz : fa'va

favori
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Herhangi bir iş veya yarışmada üstünlük sağlayacağına inanılan (kimse, taraf, takım vb.)

2. Gözde

Örnek:

1. Favori şarkınız hangisi?

1. Favori şarkınız hangisi?

3. isim , isim , isim , isim , Yüzün iki yanında, saçın devamı olarak bırakılan sakal demeti, duluk

Örnek:

1. Her derste bu iki oğlancığın favorilerine yapışıp havaya kaldırmak ister gibi çekiyordu.

1. Her derste bu iki oğlancığın favorilerine yapışıp havaya kaldırmak ister gibi çekiyordu.


Lisan : Fransızca favori

favorili
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Favorisi uzun olan

Örnek:

1. Etrafında favorili ve top saçlı birkaç zamane delikanlısı.

1. Etrafında favorili ve top saçlı birkaç zamane delikanlısı.


favorilik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Favori olma durumu


favorisiz
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Favorisi olmayan


fay
Anlamı:

1. isim , isim , jeoloji , jeoloji , isim , isim , jeoloji , jeoloji , Kayaç kütlelerinin bir kırılma düzlemi boyunca yerlerinden kayması, kırık (III)


Lisan : Fransızca faille

fayans
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Duvarları kaplayıp süslemek için kullanılan, bir yüzü sırlı ve türlü desenlerle bezenmiş, pişmiş balçıktan levha


Lisan : Fransızca faïence