Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
eyerletmek fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Eyerleme işi yaptırılmak


eyerli
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Eyer vurulmuş, sırtına eyer konulmuş (hayvan)


eyersiz
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Eyer vurulmamış, sırtına eyer konulmamış (hayvan)

Örnek:

1. Hüseyin, yarı beline kadar çıplak, yanında duran eyersiz bir atı yelesinden tutmuş, duruyor.

1. Hüseyin, yarı beline kadar çıplak, yanında duran eyersiz bir atı yelesinden tutmuş, duruyor.


eyitme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Eyitmek işi


eyitmek fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , eskimiş , eskimiş , nesnesiz , nesnesiz , eskimiş , eskimiş , Demek

Örnek:

1. Kul Mustafa eydür coştum / Aşkın deryasına düştüm

1. Kul Mustafa eydür coştum / Aşkın deryasına düştüm


eylem

İlgili Kelimeler:

addan türeme eylem, eylem planı, eylemden türeme eylem, eylemden türeme ad, dizi eylem, ek eylem, olumlu eylem, olumsuz eylem, yardımcı eylem, yöneylem, tezlik eylemi, yakınlık eylemi, yaklaşma eylemi

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Eyleme işi, anlam_fiil, hareket, aksiyon

Örnek:

1. Günler, düzenlenen eylemlerin baş döndürücü heyecanıyla hızla akıp geçiyordu.

1. Günler, düzenlenen eylemlerin baş döndürücü heyecanıyla hızla akıp geçiyordu.

2. Bir durumu değiştirme veya daha ileriye götürme yönünde etkide bulunma çabası

Örnek:

1. Eyleme beraber girersiniz, siz sonuca ulaşmayı düşünürsünüz, onlar ulaşmadan paylaşmayı.

1. Eyleme beraber girersiniz, siz sonuca ulaşmayı düşünürsünüz, onlar ulaşmadan paylaşmayı.

3. dil bilgisi , dil bilgisi , dil bilgisi , dil bilgisi , Fiil


eylem koymak
Anlamı:

1. eylemde bulunmak


eylem planı
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bir işin amacına uygun bir biçimde gerçekleştirilebilmesi veya bir durumun daha ileriye götürülebilmesi için yapılan düzenleme


eylemci
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Düşüncesini eylemleri ile gerçekleştirmeye çalışan kimse

Örnek:

1. Belki de bize karşı duyduğu öfke sürüklemişti onu eylemcilerin arasına.

1. Belki de bize karşı duyduğu öfke sürüklemişti onu eylemcilerin arasına.


eylemcilik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Eylemci olma durumu


eylemde bulunmak
Anlamı:

1. toplu hâlde hareket etmek

Örnek:

1. Hiçbir Türk, vatana bağlılıkla bağdaşmayan bir eylemde bulunmadıkça vatandaşlıktan çıkarılamaz.

1. Hiçbir Türk, vatana bağlılıkla bağdaşmayan bir eylemde bulunmadıkça vatandaşlıktan çıkarılamaz.


eylemden türeme ad
Anlamı:

1. isim , isim , dil bilgisi , dil bilgisi , isim , isim , dil bilgisi , dil bilgisi , Fiil köklerinden fiilden isim yapma ekleriyle türetilmiş isim, fiilden türeme isim


eylemden türeme eylem
Anlamı:

1. isim , isim , dil bilgisi , dil bilgisi , isim , isim , dil bilgisi , dil bilgisi , Fiil köklerinden fiilden fiil yapma ekleriyle türetilmiş anlam_fiil, fiilden türeme fiil: sardır-(


eyleme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Eylemek işi


eyleme geçmek
Anlamı:

1. tasarlanan bir işi uygulamaya başlamak


eylemek fiil
Anlamı:

1. -den , -den , -den , -den , Bir kişiden veya bir şeyden yoksun bırakmak

Örnek:

1. Yurdumdan yuvamdan eyledi beni / Yârsız dünya malı bana pul gibi

1. Yurdumdan yuvamdan eyledi beni / Yârsız dünya malı bana pul gibi

2. yardımcı fiil , yardımcı fiil , yardımcı fiil , yardımcı fiil , Etmek, yapmak

Örnek:

1. Arap atlar yakın eyler ırağı.

1. Arap atlar yakın eyler ırağı.


eylemli
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Eylem durumunda olan, amelî, fiilî

2. Kadrolu

Örnek:

1. Eylemli doçent.

1. Eylemli doçent.


eylemlik
Anlamı:

1. isim , isim , dil bilgisi , dil bilgisi , isim , isim , dil bilgisi , dil bilgisi , Mastar (I)


eylemlilik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Eylemli olma durumu


eylemsi
Anlamı:

1. isim , isim , dil bilgisi , dil bilgisi , isim , isim , dil bilgisi , dil bilgisi , Fiilimsi


eylemsiz
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Eylemi olmayan


eylemsizlik

İlgili Kelimeler:

eylemsizlik ilkesi

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Eylemsiz olma durumu


eylemsizlik ilkesi
Anlamı:

1. isim , isim , fizik , fizik , isim , isim , fizik , fizik , Bir kuvvet etki etmediği hâlde cismin durması veya düzgün doğrusal bir hareket yapması ilkesi


eyleyebilme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Eyleyebilmek işi


eyleyebilmek fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Eyleme ihtimali veya imkânı bulunmak

2. Eyleme becerisi bulunmak