et ne kadar arık olsa üstüne ekmek yaraşır

Anlamı:

1. `bilgili ve görgülü kişi, iş başında ve zengin olmasa da bilgisiz ve görgüsüz kişilerin üstünde yer alır` anlamında kullanılan bir söz

et şeftalisi

Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Eti çekirdeğinden ayrılmayan bir tür şeftali (Prunus persica duracina)

et sığırı

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Eti için beslenen sığır

et sineği

Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Kül rengi et sineği

et sotesi

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sote

et suyu

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , İçinde et kaynatılmış su

Örnek:

1. Bana et suyu getiren madam elinde bir bohça ile girdi.

1. Bana et suyu getiren madam elinde bir bohça ile girdi.

et tavuğu

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Eti için beslenen tavuk

et tırnak olmak

Anlamı:

1. sıkı aile bağı kurmak

et tırnaktan ayrılmaz

Anlamı:

1. `yakın hısımlar arasındaki bağ kolay kolay kopmaz` anlamında kullanılan bir söz

et toprak

Anlamı:

1. isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , Yumuşak, kırmızı ve özlü toprak

et tutmak

Anlamı:

1. et bağlamak

Örnek:

1. Ye de biraz et, can tut.

1. Ye de biraz et, can tut.

et unu

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Karada yaşayan memeli hayvanların deri, tırnak, boynuz ve kemikleri ile mide, bağırsak muhteviyatı ayrıldıktan sonra geriye kalan et ve diğer yumuşak dokularının veya kansız ve kemiksiz mezbaha artıklarının usulüne göre pişirilip pres edilerek yağları alınıp öğütülmesi ile elde edilen bir ürün

etajer

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Raflı, taşınabilir, küçük dolap

Örnek:

1. Nuran, etajerin orta rafından büyük bir kartpostal albümü aldı.

1. Nuran, etajerin orta rafından büyük bir kartpostal albümü aldı.

Lisan : Fransızca étagère

etalon

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Ağırlık ve uzunluk ölçüleri için kabul edilmiş yasal ölçü modeli

Lisan : Fransızca étalon

Telaffuz : l ince okunur

etamin

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Pamuk, keten veya ipekten, seyrek dokunmuş delikli bir kumaş türü

Lisan : Fransızca étamine

etanol

Anlamı:

1. isim , isim , kimya , kimya , isim , isim , kimya , kimya , Alkol

etap

Anlamı:

1. isim , isim , spor , spor , isim , isim , spor , spor , Aşama

2. Adım

Lisan : Fransızca étape

etçi

Anlamı:

1. isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , Kasap

etçik

İlgili Kelimeler:

göz etçiği

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Küçük et parçası

etçil

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , hayvan bilimi , hayvan bilimi , sıfat , sıfat , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Etobur

etçilik

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Kasaplık

etçiller

Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Etoburlar

ete kemiğe dönüştürmek (veya büründürmek)

Anlamı:

1. canlandırmak

Örnek:

1. Aşkımemnu'da Firdevs Hanım'ı inanılmaz bir başarıyla ete kemiğe dönüştürmüş.

1. Aşkımemnu'da Firdevs Hanım'ı inanılmaz bir başarıyla ete kemiğe dönüştürmüş.

eteğe varmak

Anlamı:

1. yardım istemeye gitmek

eteği arı

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , mecaz , mecaz , sıfat , sıfat , mecaz , mecaz , Namuslu, iffetli