92406 kayıt bulundu.
eşeysiz üreme
1. sıfat , sıfat , biyoloji , biyoloji , sıfat , sıfat , biyoloji , biyoloji , Eşeyi olmayan, cinsliksiz
1. isim , isim , biyoloji , biyoloji , isim , isim , biyoloji , biyoloji , Eşey hücreleri oluşturmaksızın, bölünme yoluyla çoğalma
1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , ticaret , ticaret , isim , isim , eskimiş , eskimiş , ticaret , ticaret , Paylar, hisseler
2. Borç alınan bir paranın belirli zamanda ödeneceğini gösteren senetler
1. Bunlar çok sağlam hatta en sağlam devlet eshamından sayılır.
1. Bunlar çok sağlam hatta en sağlam devlet eshamından sayılır.
Lisan : Arapça eshām
Telaffuz : esha:mı
1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Kişiler, şahıslar
1. Memleketin, Rahmi Bey gibi eşhasa şiddetle ihtiyacı vardır.
1. Memleketin, Rahmi Bey gibi eşhasa şiddetle ihtiyacı vardır.
2. Bir olayda veya edebî bir eserde yer alan kişiler
Lisan : Arapça eşḫāṣ
Telaffuz : eşha:sı
1. benzeri olmamak
1. Allah rahmet eylesin, eşi menendi bulunmaz bir adamdı Nazmi Albay.
1. Allah rahmet eylesin, eşi menendi bulunmaz bir adamdı Nazmi Albay.
2. Bir iki çıkışı, Arap Kadir'in bir eşi benzeri bulunmadığı gerçeğini ortaya koymuştu.
2. Bir iki çıkışı, Arap Kadir'in bir eşi benzeri bulunmadığı gerçeğini ortaya koymuştu.
3. Bizim dairenin müdürünün bir eşi benzeri daha yoktur.
3. Bizim dairenin müdürünün bir eşi benzeri daha yoktur.
1. isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , Çukur yer
duyum eşiği
1. isim , isim , isim , isim , Kapı boşluğunun alt yanında bulunan alçak basamak
1. Sofaya açılan kapının eşiğine gelmişti.
1. Sofaya açılan kapının eşiğine gelmişti.
2. Kapı ağzında basamağın konulabileceği yer
1. Adımlarını eşikten atarken saraydan ne vakit ve ne duygularla çıkacaklarını kendileri de bilmiyorlardı.
1. Adımlarını eşikten atarken saraydan ne vakit ve ne duygularla çıkacaklarını kendileri de bilmiyorlardı.
3. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Başlangıç yeri, başlangıç noktası, yakını
1. Dünya yeni bir ekonomik bunalımın eşiğinde.
1. Dünya yeni bir ekonomik bunalımın eşiğinde.
4. coğrafya , coğrafya , coğrafya , coğrafya , Karalar üzerinde veya deniz diplerinde birbirine komşu iki çukurluğu ayıran tümsek biçiminde, üzeri çoğu kez düz kabartılar
5. müzik , müzik , müzik , müzik , Telli çalgılarda üzerine tellerin bindiği köprü
6. ruh bilimi , ruh bilimi , ruh bilimi , ruh bilimi , Bir tepkinin başlamasında, ortaya çıkmasında etkili olan ruhsal, fizyolojik nokta
1. herhangi bir konuyu doyasıya yaşayarak belli bir olgunluğa ulaşmak
1. Sevginin, merhametin eşiğini atlayanlar, ızdırabın gömleğini de kendiliğinden giyinirler.
1. Sevginin, merhametin eşiğini atlayanlar, ızdırabın gömleğini de kendiliğinden giyinirler.
2. engelleri aşmak, zorlukları yenmek
1. isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , Yelin esişi
1. isim , isim , isim , isim , Etkilenme, çağrışım veya içe doğmayla akla gelen yaratıcı duygu, düşünce, ilham
1. Bir roman, bir müzik parçası için esin kaynağı olabilir.
1. Bir roman, bir müzik parçası için esin kaynağı olabilir.
2. halk ağzında , halk ağzında , halk ağzında , halk ağzında , Sabah yeli
1. -e , -e , -i , -i , -e , -e , -i , -i , Birinde esin uyandırmak, ilham etmek
1. -den , -den , -den , -den , Bir şeyden ilham almak, içine doğmak, mülhem olmak
1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Hayvan, ayağıyla yeri kazmak
1. Domuzlar pislik içinde eşinir, akbabalar leşle beslenir.
1. Domuzlar pislik içinde eşinir, akbabalar leşle beslenir.