92406 kayıt bulundu.
sağ esen
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Ruhsal ve bedensel olarak sağlıklı, sıhhatli, salim
1. ruhsal ve bedensel olarak sağlıklı, sıhhatli olmak
1. Şen ve esen kalınız.
1. Şen ve esen kalınız.
1. -i , -i , -i , -i , Selamlamak
2. Birine esenlik dileyerek ayrılmak, veda etmek
1. isim , isim , isim , isim , İstanbul iline bağlı ilçelerden biri
Özel: Evet
Telaffuz : ese'nler
1. -le , -le , -le , -le , Selamlaşmak
2. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Vedalaşmak
1. A dostlar esenleşelim / Tuz ekmek helalleşelim
1. A dostlar esenleşelim / Tuz ekmek helalleşelim
1. isim , isim , isim , isim , Esen olma durumu, sağlık, afiyet, sıhhat, selamet, hastalık karşıtı
1. Kendini böyle sağa sola dağıttıkça tadına varılmaz bir mutluluk, esenlik duyuyordu
1. Kendini böyle sağa sola dağıttıkça tadına varılmaz bir mutluluk, esenlik duyuyordu
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Esenliği olan
1. Birbirlerine sağlıklı, esenlikli bir kış dilediler.
1. Birbirlerine sağlıklı, esenlikli bir kış dilediler.
1. isim , isim , isim , isim , İstanbul iline bağlı ilçelerden biri
Özel: Evet
Telaffuz : ese'nyurt
eser miktarda, esericedit, başeser, edebî eser, neveser, şaheser, tarihî eser, yazma eser, sanat eseri, saz eseri, tesadüf eseri, eski eserler
1. isim , isim , isim , isim , Emek sonucu ortaya konan ürün, yapıt
1. Boğaziçi doğrudan doğruya Türklerin eseridir.
1. Boğaziçi doğrudan doğruya Türklerin eseridir.
2. Yayın, kitap, yapıt
1. Bütün özlediğim eserlerle bir kütüphane yapabilsem artık yapılacak bir iş kalmayacak.
1. Bütün özlediğim eserlerle bir kütüphane yapabilsem artık yapılacak bir iş kalmayacak.
3. İz, işaret, im
1. Yüzünde biraz önceki elemden, kızgınlıktan, çaresizlikten eser yoktu.
1. Yüzünde biraz önceki elemden, kızgınlıktan, çaresizlikten eser yoktu.
4. Soyut kavramlarda belirti
1. Acaba, bir yolunu bulup bir talih eseri olarak gidemez miydik?
1. Acaba, bir yolunu bulup bir talih eseri olarak gidemez miydik?
Lisan : Arapça es̱er
1. hiçbir belirti, iz olmamak
1. Bir şirretleşmiş ki dünkü saygısından eser kalmamıştı.
1. Bir şirretleşmiş ki dünkü saygısından eser kalmamıştı.
esericedit kâğıdı
1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Resmî yazışmalarda kullanılan, büyük boy yazı kâğıdı, esericedit kâğıdı
Lisan : Arapça es̱er + cedīd
Telaffuz : esericedi:di
1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Esericedit
1. -i , -i , halk ağzında , halk ağzında , -i , -i , halk ağzında , halk ağzında , Bakmak, beslemek, yetiştirmek
1. isim , isim , biyoloji , biyoloji , isim , isim , biyoloji , biyoloji , Cinsiyet
2. hayvan bilimi , hayvan bilimi , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Bir organizmanın dişi veya erkek olarak sınıflandırılmasını sağlayan görev, yapı ve karakter topluluğu
eşeyli üreme, iki eşeyli
1. sıfat , sıfat , biyoloji , biyoloji , sıfat , sıfat , biyoloji , biyoloji , Erkek veya dişi eşeyden birine sahip olan, diğer eşey olmadan üreyemeyen cinsliği olan
1. isim , isim , isim , isim , İki bireyin bir araya gelmesini gerekli kılan ve gametlerin birbirleriyle döllenmesini sağlayan üreme biçimi