ahlaken

Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Ahlakça

Lisan : Arapça aḫlāḳen

Telaffuz : ahla:ken, l ince okunur

ahlaki

İlgili Kelimeler:

ahlaki vazife

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Ahlaka uygun, ahlakla ilgili, aktöresel, sağtöresel

Örnek:

1. Bütün vaktim babamın verdiği ahlaki kitapları okumakla geçer.

1. Bütün vaktim babamın verdiği ahlaki kitapları okumakla geçer.

Lisan : Arapça aḫlāḳī

Telaffuz : ahla:ki:, l ince okunur

ahlaki vazife

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Kanunun zorlaması olmaksızın, doğru bilindiği için yapılması gereken işler

ahlakilik

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Törellik

ahlakiyat

Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , toplum bilimi , toplum bilimi , isim , isim , eskimiş , eskimiş , toplum bilimi , toplum bilimi , Töre bilimi

Lisan : Arapça aḫlāḳiyyāt

Telaffuz : ahla:kiya:tı, l ince okunur

ahlaklı

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Ahlak kurallarına bağlı, bunlara uygun davranan (kimse)

ahlaklılık

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bir insanın veya bir insan grubunun iyi ve kötü açısından davranış biçimi ve ahlaki düşünüşü

2. Ahlak kuralları ile uyum içinde olma

ahlaksız

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Ahlak kurallarına uymayan

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Dürüst davranmayan, kötü huylu, terbiyesiz

Örnek:

1. O ahlaksız insanların arasında bu çocuk nasıl rahat eder.

1. O ahlaksız insanların arasında bu çocuk nasıl rahat eder.

ahlaksızca

Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Ahlaksız bir biçimde veya tarzda, ahlaksızcasına

Telaffuz : ahlaksı'zca, l ince okunur

ahlaksızcasına

Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Ahlaksızca

Telaffuz : ahlaksı'zcasına, l ince okunur

ahlaksızlık

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Ahlaksız olma durumu

2. Ahlak kurallarına uymama, ahlaksızca davranış

ahlaksızlık etmek

Anlamı:

1. ahlaksızca davranmak

ahlama

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Ahlamak işi

ahlamak fiil

Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , İç çekmek, ah etmek, ah çeker gibi ses çıkarmak

Örnek:

1. Sabahtan beri sıkıntıdan ahladı durdu.

1. Sabahtan beri sıkıntıdan ahladı durdu.

ahlat

Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Gülgillerden, kendi kendine yetişen, üzerine armut aşılanan ağaç, yaban armudu, dağ armudu (Pirus piraster)

2. bitki bilimi , bitki bilimi , bitki bilimi , bitki bilimi , Bu ağacın, armuda benzeyen, iyice olgunlaştıktan sonra yenilebilen yemişi

3. argo , argo , argo , argo , Kaba adam, yol iz bilmez kimse

Lisan : Rumca

ahlat

İlgili Kelimeler:

ahlatıerbaa

Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Bir karışım içindeki parçalar, ögeler

2. fizyoloji , fizyoloji , fizyoloji , fizyoloji , Beden yapısının temelini oluşturan ögeler

Lisan : Arapça aḫlāṭ

Telaffuz : ahla:tı, l ince okunur

Ahlat

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bitlis iline bağlı ilçelerden biri

Özel: Evet

Telaffuz : a'hlat

ahlatıerbaa

Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , İnsanın kişiliğini oluşturduğuna inanılan bedendeki balgam, kan, safra ve sevda ögeleri

Lisan : Arapça aḫlāṭ + erbaʿa

Telaffuz : ahla:tıerbaa, l ince okunur

ahlatın iyisini (dağda) ayılar yer

Anlamı:

1. alay yollu , alay yollu , alay yollu , alay yollu , armudun iyisini ayılar yer

ahlayış

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Ahlama işi

ahmağa yüz, abdala söz vermeye gelmez

Anlamı:

1. `ahmağa gereğinden çok ilgi gösterir, abdala gereğinden çok söz hakkı verirseniz sizi çok uğraştırır` anlamında kullanılan bir söz

ahmak

İlgili Kelimeler:

ahmakıslatan

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Aklını gereği gibi kullanamayan, bön, budala, aptal

Örnek:

1. En doğru, en yüksek fikir, bir cahil veya ahmağın elinde gülünç, değersiz bir hâle gelebilir.

1. En doğru, en yüksek fikir, bir cahil veya ahmağın elinde gülünç, değersiz bir hâle gelebilir.

Lisan : Arapça aḥmaḳ

ahmak gelin yengeyi halayığı sanır

Anlamı:

1. `ahmak kimse kendisini koruyup gözeten kişiye hizmetine verilmiş biri gözüyle bakar ve saygısız davranışlarıyla onun gönlünü kırarak hizmetinden yoksun kalır` anlamında kullanılan bir söz

ahmak misafir ev sahibini ağırlar

Anlamı:

1. `başkalarının görev ve yetkilerine karışmak ahmaklıktır` anlamında kullanılan bir söz

ahmak yerine koymak

Anlamı:

1. bir kimseye aptalmış, anlamazmış gibi davranmak

Örnek:

1. Beni bir ahmak yerine koyarak bu yığını babamın rahat rahat uyuduğu bir yatak diye göstermesi...

1. Beni bir ahmak yerine koyarak bu yığını babamın rahat rahat uyuduğu bir yatak diye göstermesi...