Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
çiçeklenmek fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Çiçek açmak, çiçek vermek, çiçekli duruma gelmek

Örnek:

1. Yaz erken gelmiş, mart içinde bütün ağaçlar çiçeklenmişti.

1. Yaz erken gelmiş, mart içinde bütün ağaçlar çiçeklenmişti.

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Gelişmeye başlamak

Örnek:

1. Böyle bir sav, hele yazın biliminin bunca çiçeklendiği çağımızda, kolay savunulamaz.

1. Böyle bir sav, hele yazın biliminin bunca çiçeklendiği çağımızda, kolay savunulamaz.

3. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Tazelenmek, gençleşmek

Örnek:

1. Seher vakti kalkan kervan / İniler de zarılanır / Bir güzele düşen gönül / Çiçeklenir, korulanır

1. Seher vakti kalkan kervan / İniler de zarılanır / Bir güzele düşen gönül / Çiçeklenir, korulanır


çiçekleşme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Çiçekleşmek işi


çiçekleşmek fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Çiçek durumuna girmek, çiçek gibi olmak

Örnek:

1. Her şeyin çiçekleştiği bu bahçelerde kadınlar ve erkekler de vardı.

1. Her şeyin çiçekleştiği bu bahçelerde kadınlar ve erkekler de vardı.


çiçekli

İlgili Kelimeler:

çiçekli bitkiler, kökten çiçekli

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Çiçeği veya çiçek resimleri olan

Örnek:

1. Bütün pencereler eskisi gibi çiçekli ve tül perdeliydi.

1. Bütün pencereler eskisi gibi çiçekli ve tül perdeliydi.


çiçekli bitkiler
Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Tohumlu bitkiler


çiçeklik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Koparılmış çiçekleri koymaya yarar kap

Örnek:

1. Her evde, bahçelerde, sofalarda, odalarda, saksılarda, çiçekliklerde çiçekler bulunur.

1. Her evde, bahçelerde, sofalarda, odalarda, saksılarda, çiçekliklerde çiçekler bulunur.

2. Çiçek saksılarını koymaya veya çiçek yetiştirmeye ayrılmış yer

3. Eski evlerde süs eşyası konulan raflı duvar oyuğu

4. bitki bilimi , bitki bilimi , bitki bilimi , bitki bilimi , Çiçeğin üzerinde çanak, taç ve öteki organlarının bulunduğu parça


çiçeksever
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Çiçeğe düşkün (kimse)


Telaffuz : çiçe'ksever

çiçekseverlik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Çiçeksever olma durumu


çiçeksi
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Çiçeği andıran, çiçeğe benzeyen, çiçek gibi, çiçeğimsi


çiçeksime
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Çiçeksimek işi veya sonucu


çiçeksimek fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Çiçek gibi olmak, çiçeklenmek

2. kimya , kimya , kimya , kimya , Kristal durumunda bulunan bir bileşik, kristal suyunu yitirip beyazımsı bir toz durumunu almak

3. tıp , tıp , tıp , tıp , Deride leke, sivilce, çiçek gibi döküntüler belirmek


çiçeksiz

İlgili Kelimeler:

çiçeksiz bitkiler

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Çiçeği olmayan


çiçeksiz bitkiler
Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Üreme organları gizli olan mantarlar, eğrelti otları vb. bitkiler sınıfı


cici

İlgili Kelimeler:

cicianne, cicibaba, cici bici, cicimama

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Sevimli, cana yakın, hoş, güzel, hoşa giden

Örnek:

1. Ümit! Ah benim cici kardeşim.

1. Ümit! Ah benim cici kardeşim.


cici bici
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Süslü giysi veya süs eşyası

Örnek:

1. Bana baksana! Şu takıp takıştırdığım cici bicileri görsene.

1. Bana baksana! Şu takıp takıştırdığım cici bicileri görsene.


cicianne
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bazı çocukların, büyükannelerine veya o yaştaki kadın yakınlarına verdikleri ad

2. Üvey anne


Telaffuz : cici'anne

cicibaba
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Üvey baba


Telaffuz : cici'baba

cıcığı çıkmak
Anlamı:

1. çok yorulmak

2. hırpalanmak


cıcığını çıkartmak
Anlamı:

1. cıcığı çıkmak


cicik
Anlamı:

1. isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , İnsan veya hayvan memesi


cıcık

İlgili Kelimeler:

ıcığı cıcığı

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Süs

2. Derisi soyulmuş et

3. İç organlar


cicili bicili
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Göze çarpan süslerle bezenmiş, süslü

Örnek:

1. Cicili bicili bir giysi.

1. Cicili bicili bir giysi.


cicim
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Ensiz olarak dokunmuş parçaların yan yana eklenmesiyle oluşan, perde veya örtü olarak kullanılan nakışlı ince kilim

Örnek:

1. Bir cicim de getirmiştik; cicimi serdik, oturduk.

1. Bir cicim de getirmiştik; cicimi serdik, oturduk.


cicim!
Anlamı:

1. birine sevgiyle yaklaşıldığında kullanılan söz

Örnek:

1. Cicim! Sen ne kadar dışarlıklı olmuşsun.

1. Cicim! Sen ne kadar dışarlıklı olmuşsun.


cicimama
Anlamı:

1. isim , isim , argo , argo , isim , isim , argo , argo , Toy delikanlının düşüp kalktığı yaşça kendisinden büyük kadın