92406 kayıt bulundu.
1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Çelik durumuna gelmek
2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Güçlenmek, güç kazanmak
1. -i , -i , -i , -i , Çelik durumuna getirmek
2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Güçlendirmek, güç kazandırmak
1. Almanya akılalmaz bir çabuklukla yeniden kalkındı, ekonomisini çelikleştirdi, parasını altın yaptı.
1. Almanya akılalmaz bir çabuklukla yeniden kalkındı, ekonomisini çelikleştirdi, parasını altın yaptı.
1. sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , Çok büyük, ulu
2. din bilgisi , din bilgisi , din bilgisi , din bilgisi , Çok büyük, ulu (Tanrı)
Lisan : Arapça celīl
1. isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , Güç, kuvvet
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Güçsüz, zayıf, nahif
1. Pek çelimsiz olduğu için oruç tutamıyor.
1. Pek çelimsiz olduğu için oruç tutamıyor.
1. nesnesiz , nesnesiz , -le , -le , nesnesiz , nesnesiz , -le , -le , Çelişme ihtimali bulunmak
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Çelişkili
1. Çelişik bir söz.
1. Çelişik bir söz.
çelişiklik ilkesi
1. isim , isim , isim , isim , Çelişik olma durumu
1. isim , isim , mantık , mantık , isim , isim , mantık , mantık , İki çelişik önermenin hem doğru hem yanlış olamayacağı ilkesi
1. isim , isim , isim , isim , Sözlerin veya davranışların birbirini tutmaması, tenakuz, paradoks
1. Çelişkileri salt geleneklerin, törenin, eğitimin bir sonucu saymışızdır.
1. Çelişkileri salt geleneklerin, törenin, eğitimin bir sonucu saymışızdır.
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Çelişme durumunda olan, çelişken, çelişmeli, çelişik, çatışık, mütenakız
1. Sınavlara hazırlanırken çelişkili duygularla doluydum.
1. Sınavlara hazırlanırken çelişkili duygularla doluydum.
1. isim , isim , isim , isim , Çelişmek durumu, tenakuz
2. mantık , mantık , mantık , mantık , Önerme, yargı, kavram ve terimlerin birbirini tutmama durumu