çayevi

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Çay, kahve vb. içeceklerin hazırlandığı ve içildiği yer, çay ocağı, çayhane

Telaffuz : ça'yevi

çaygiller

Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , İki çeneklilerden, yapraklarından çay yapılan bir bitki familyası

caygın

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , halk ağzında , halk ağzında , sıfat , sıfat , halk ağzında , halk ağzında , Vazgeçip işin ardını bırakan

2. Dönek

çayhane

Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Çayevi

Lisan : Türkçe çay + Farsça ḫāne

Telaffuz : çayha:ne

çayhaneci

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Çayhane işleten kimse

çayhanecilik

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Çayhanecinin yaptığı iş

çayı geçerken at değiştirilmez

Anlamı:

1. `bir yöntemden başka bir yönteme geçiş tehlikeli bir durum veya zamanda yapılmamalıdır` anlamında kullanılan bir söz

çayı görmeden paçaları sıvamak

Anlamı:

1. dereyi görmeden paçaları sıvamak

çayır

İlgili Kelimeler:

çayırgüzeli, çayır kuşu, çayır mantarı, çayırmelikesi, çayır otu, çayır peyniri, çayırsedefi, çayır tavuğu, çayır teresi, çayır tirfili, çayır yulafı, karaçayır, kuru çayır, suni çayır, yaş çayır, dağ çayırı, orman çayırı, yayla çayırı

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Üzerinde gür ot biten düz ve nemli yer

Örnek:

1. O zaman güneşe bakan bu güzelim çayırlara oturup kurumayı bekliyorduk.

1. O zaman güneşe bakan bu güzelim çayırlara oturup kurumayı bekliyorduk.

2. Böyle yerde biten ot

cayır cayır

Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Şiddetli, çabuk ve etkili bir biçimde (yanmak, yırtılmak vb.)

Örnek:

1. İşte görüyorsun, ben İrfan'ımın sevdasından cayır cayır yanıyorum.

1. İşte görüyorsun, ben İrfan'ımın sevdasından cayır cayır yanıyorum.

çayır kuşu

Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Tarla kuşu

çayır mantarı

Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Şapkasının alt yüzü ince dilimli, zehirli de olabilen mantar türlerinin ortak adı

çayır otu

Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Çayır oluşturan çeşitli bitkilerin genel adı

2. Buğdaygillerden, kuru ve kireçli yerlerde yetişen küçük bir ot, fleol (Phleum pratense)

çayır peyniri

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Az tuzlu veya tuzsuz bir tür taze peynir

çayır tavuğu

Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Orman tavuğugillerden, sırtı beyaz çizgili siyah ve esmer, karnı siyah bir kuş (Tympanuchus cupido)

çayır teresi

Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Turpgillerden, beyaz çiçekli, yabani bir bitki (Cardemina pratensis)

çayır tirfili

Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Baklagillerden, hayvan yemi olarak yetiştirilen bir bitki (Trifolium pratense)

çayır yulafı

Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Buğdaygillerden, yulafa benzeyen bir kır bitkisi (Avenastrum)

Çayıralan

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Yozgat iline bağlı ilçelerden biri

Özel: Evet

Telaffuz : çayı'ralan

cayırdama

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Cayırdamak işi

cayırdamak fiil

Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Nesneler `cayır` sesi çıkararak yanmak veya yırtılmak

cayırdatma

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Cayırdatmak işi

cayırdatmak fiil

Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Sert, uzun, gürültülü ses çıkartmak

cayırdayış

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Cayırdama işi

çayırgüzeli

Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Buğdaygillerden bir bitki (Erogrostis major)

Telaffuz : çayı'rgüzeli