92406 kayıt bulundu.
1. isim , isim , isim , isim , Yeşile çalan bir mavi
2. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Bu renkte olan
1. Gelen bakkalın kırmızı yüzlü, boncuk mavisi gözlü küçük çırağıydı.
1. Gelen bakkalın kırmızı yüzlü, boncuk mavisi gözlü küçük çırağıydı.
1. isim , isim , isim , isim , Boncuklanma işi
1. Şampanya bardağına uzandı, ışığa tutup içkinin iğne ucu boncuklanışını seyretti.
1. Şampanya bardağına uzandı, ışığa tutup içkinin iğne ucu boncuklanışını seyretti.
1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Boncuk biçiminde taneler oluşmak
1. Alnı ter damlalarıyla boncuklandı.
1. Alnı ter damlalarıyla boncuklandı.
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Boncuğu olan, boncukla süslenmiş
1. Boncuklu kapıyı şıkırdatarak eczaneye girdi.
1. Boncuklu kapıyı şıkırdatarak eczaneye girdi.
1. isim , isim , isim , isim , Düz veya kıvrımlı her çeşit yumuşak kumaş vb. maddeden yapılan başlık
Lisan : Fransızca bonnet
1. isim , isim , isim , isim , Kasaplık hayvanlarda bel kemiğinin iki yanında bulunan ve yumuşaklığı dolayısıyla beğenilen et bölümü
2. Bu bölümden hazırlanan et dilimi
Lisan : Fransızca bon filet
Telaffuz : bo'nfile
1. ünlem , ünlem , ünlem , ünlem , Günaydın, merhaba
1. Adam, odadan içeri bir fırtına gibi girdi, bonjur, dedi.
1. Adam, odadan içeri bir fırtına gibi girdi, bonjur, dedi.
2. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Uzun siyah ceketle, çizgili pantolondan oluşan erkek giysisi
1. Milâs'ın en iyi terzisine yaptırdığım bonjurumu giyerek memurlar arasına katılıyor, yaşlı başlı insanlardan ... akran muamelesi görüyorum.
1. Milâs'ın en iyi terzisine yaptırdığım bonjurumu giyerek memurlar arasına katılıyor, yaşlı başlı insanlardan ... akran muamelesi görüyorum.
Lisan : Fransızca bonjour
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , İyi yürekli
2. Cömert
1. Bonkör bir insan.
1. Bonkör bir insan.
Lisan : Fransızca bon coeur
1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Bonkörleşme ihtimali veya imkânı bulunmak
1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Bonkörce davranmaya başlamak