92406 kayıt bulundu.
1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Otururken dayanmak için arkasına yastık koymak
2. Sürülen tarlanın iki başına ters yönde birkaç çizgi çekmek
3. Kömürü ocakta yastık durumuna getirmek, yığmak
hava yastıklı
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Yastığı olan
1. Banyolu, yatağı kuş tüyü yastıklı bir oda bulacaksın.
1. Banyolu, yatağı kuş tüyü yastıklı bir oda bulacaksın.
1. isim , isim , tarih , tarih , isim , isim , tarih , tarih , Kalkan, zırh vb. korunma aracı
yat kulübü, yat limanı
1. isim , isim , isim , isim , Özel gezinti gemisi
1. Seni kendi yatımızda kaptan kıyafetiyle göremeyeceğim.
1. Seni kendi yatımızda kaptan kıyafetiyle göremeyeceğim.
Lisan : İngilizce yacht
1. isim , isim , spor , spor , isim , isim , spor , spor , Yatçılık sporunun gelişmesini ve faaliyetini düzenleyen kuruluş
1. isim , isim , denizcilik , denizcilik , isim , isim , denizcilik , denizcilik , Küçük teknelerin ve yatların barınabilmeleri için özel bir mendirekle çevrilen veya bir liman içinde ayrılan deniz alanı, marina
1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Yatma ihtimali veya imkânı bulunmak
1. Hippilerin direnci, gece gündüz güvertede yatabilmeleri ilgimi çekmişti benim.
1. Hippilerin direnci, gece gündüz güvertede yatabilmeleri ilgimi çekmişti benim.
2. Yatmaya gücü yetmek
1. yataktan kalkamayacak kadar hasta olmak
1. Daha on yaşımda yokken annem yatağa düşmüştü.
1. Daha on yaşımda yokken annem yatağa düşmüştü.
1. bitkin, yorgun bir durumda yatağa uzanıp yatmak
1. Yorgunluktan yatağa seriliverdim.
1. Yorgunluktan yatağa seriliverdim.
1. isim , isim , isim , isim , Namlusu kavisli, iki yanı da kesici, bir tür uzun savaş bıçağı
1. Kalkanları parçalayan çelik yatağanlar, zırhları kesen ağır saldırmalar yapacaktı.
1. Kalkanları parçalayan çelik yatağanlar, zırhları kesen ağır saldırmalar yapacaktı.
1. isim , isim , isim , isim , Muğla iline bağlı ilçelerden biri
Özel: Evet
Telaffuz : yata'ğan
1. ayrı yatakta yatmak
1. Bey, şimdi yemin edeceğim, yatağımı ayıracağım, anladın mı?
1. Bey, şimdi yemin edeceğim, yatağımı ayıracağım, anladın mı?
yatak başlığı, yatak çarşafı, yatakhane, yatak liman, yatak limonu, yatak mobilya, yatak odası, yatak örtüsü, yatak takımı, yatak yarası, ağ yatak, bilyeli yatak, ikili yatak, metal yatak, dere yatağı, döl yatağı, gemi yatağı, hırsız yatağı, ızgara yatağı, maden yatağı, muylu yatağı, su yatağı, yer yatağı
1. isim , isim , isim , isim , Uyuma, dinlenme vb. amaçlarla üzerine veya içine yatılan eşya, döşek
1. Sabahleyin onu aynı güzellikte bulacağım ümidiyle yatağımdan fırladım.
1. Sabahleyin onu aynı güzellikte bulacağım ümidiyle yatağımdan fırladım.
2. Yün, pamuk, kuş tüyü vb. maddelere kılıf geçirerek yapılan şilte
3. Üzerine şilte konulan karyola, somya, kerevet vb
4. coğrafya , coğrafya , coğrafya , coğrafya , Irmak, çay, dere vb.nin, içinde aktıkları yer, akak, mecra
1. Meyveler kızarmadan dalı üstünde soldu / Irmak yatağı kumsal, kırlar dikenlik oldu
1. Meyveler kızarmadan dalı üstünde soldu / Irmak yatağı kumsal, kırlar dikenlik oldu
5. Katmanlaşmış herhangi bir madde yığını
1. Çakıl yatağı.
1. Çakıl yatağı.
6. Bir şeyin çok bulunduğu yer
1. Yeşil sarıklı evliya yataklarının huzurunda gibiyim.
1. Yeşil sarıklı evliya yataklarının huzurunda gibiyim.
7. Maden veya fosil ocaklarında birbirini izleyen iki maden, taş veya kömür tabakası arasında uzanan damar
8. Çanak biçimindeki bir havzada veya buna benzer bir oluşumda toplanmış petrol birikintisi
9. Gizli barınak veya bir suçluyu gizlice barındıran yer
1. Hırsız yatağı. Eşkıya yatağı.
1. Hırsız yatağı. Eşkıya yatağı.
10. Makinelerde hareketli bölümleri içine alan hareketli veya sabit parça
1. Namlu yatağı. Eksen yatağı.
1. Namlu yatağı. Eksen yatağı.
11. Fideleri gömmek için toprakta açılan çukur
12. Turunçgilleri ve yumurta vb. ürünleri korumak üzere saman vb.nden yararlanılarak yapılan yer
13. hayvan bilimi , hayvan bilimi , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Katmanlı bir kaya bütününde maden filizi veya taş döküntüsünden oluşan çok ince tabaka
1. isim , isim , isim , isim , Yatağın baş tarafına yaslanılmak üzere takılan metal, tahta, kumaş vb. malzemeden yapılmış nesne
1. isim , isim , isim , isim , Toplandıktan sonra saman vb.ne sarılarak uzun süre korunan limon
1. isim , isim , isim , isim , Boyutları ve şekli insan vücudunun ölçülerine uygun olan ve rahat yatmayı sağlayan, yatma yüzeyi elastik malzemeden yapılmış mobilya
1. isim , isim , isim , isim , Yatmak için kullanılan oda
1. Bütün o ağrılı, uzun gecelerimde yatak odasının kapısında dikilir, bana bakardı.
1. Bütün o ağrılı, uzun gecelerimde yatak odasının kapısında dikilir, bana bakardı.