Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
yarışmak fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , -le , -le , nesnesiz , nesnesiz , -le , -le , Üstünlük kazanmak amacıyla bir yarışmaya katılmak

2. Bir yarışmada başkalarından üstün olmak için çaba göstermek

3. Başkalarından üstün olmaya çalışmak, rekabet etmek


yarıştan kopmamak
Anlamı:

1. rahatsızlanmak, rakibi tarafından geçilmek, yenileceği anlaşılmak gibi her türlü olumsuz duruma karşın yarışı bırakmamak

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , her türlü engele karşın yapılan işten vazgeçmemek


yarıştırabilme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Yarıştırabilmek işi


yarıştırabilmek fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Yarıştırma ihtimali veya imkânı bulunmak

2. Yarıştırma gücü bulunmak


yarıştırma

İlgili Kelimeler:

çene yarıştırma

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Yarıştırmak işi


yarıştırmak fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Yarışmasını sağlamak


yarıyıl
Anlamı:

1. isim , isim , eğitim bilimi , eğitim bilimi , isim , isim , eğitim bilimi , eğitim bilimi , Bir öğretim yılının ayrıldığı iki dönemden her biri, dönem, sömestir


Telaffuz : yarı'yıl

yarka
Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Büyük piliç


Lisan : Bulgarca

Telaffuz : ya'rka

yarkurul
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Alt kurul


Telaffuz : ya'rkurul

yarlıgama
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Yarlıgamak işi


yarlıgamak fiil
Anlamı:

1. -i , -i , din bilgisi , din bilgisi , -i , -i , din bilgisi , din bilgisi , Tanrı, birinin suçunu bağışlamak, mağfiret etmek


yarlık
Anlamı:

1. isim , isim , tarih , tarih , isim , isim , tarih , tarih , Ferman


yârlik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Yâr olma durumu

Örnek:

1. Uysal, belli belirsiz mahzun, böylece de analığıyla, yârlik ve eşliği ile noksansız bir kadınlık özlediğini sezdirten bir mizaç...

1. Uysal, belli belirsiz mahzun, böylece de analığıyla, yârlik ve eşliği ile noksansız bir kadınlık özlediğini sezdirten bir mizaç...


yarma

İlgili Kelimeler:

yarma aşı, yarma buğday, yarma çorbası, yarma kereste, yarma kütüğü, yarma saldırısı, yarma şeftali, yarma taarruzu, çam yarması

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Yarmak işi

2. Engebeli bir yerde, herhangi bir yolu geçirmek için açılmış yer

Örnek:

1. Demir yolu birçok yarmalardan geçer.

1. Demir yolu birçok yarmalardan geçer.

3. Gelişigüzel kırılmış buğday, dövme

Örnek:

1. Yarma arpa. Yarma burçak.

1. Yarma arpa. Yarma burçak.

4. Gelişigüzel kırılmış buğdaydan yapılan bir çorba türü

5. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Kolay yarılan ve çekirdeğinden ayrılan

Örnek:

1. Yarma şeftali.

1. Yarma şeftali.

6. sıfat , sıfat , argo , argo , sıfat , sıfat , argo , argo , Kaba saba, görgüsüz (kimse)


yarma aşı
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bitki veya ağaçlarda, kalın çaplı anacın tepesi düzgün biçimde kesildikten ve perdahlandıktan sonra, tam orta yerinden 4-5 santimetre derinliğinde açılan yarığa bir kalem yerleştirilerek yapılan bir aşı


yarma buğday
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , İri ve gelişigüzel kırılmış buğday


yarma çorbası
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Yarma buğday ile yapılmış bir çorba türü


yarma gibi
Anlamı:

1. çok iri yarı (kimse)


yarma kereste
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Damarları yönünde yarılarak biçimlendirilmiş ağaç


yarma kütüğü
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Üzerinde balta ile odun yarmak için yapılan kalın kütük


yarma saldırısı
Anlamı:

1. isim , isim , askerlik , askerlik , isim , isim , askerlik , askerlik , Yarma taarruzu


yarma şeftali
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Eti çekirdeğinden kolayca ayrılan şeftali


yarma taarruzu
Anlamı:

1. isim , isim , askerlik , askerlik , isim , isim , askerlik , askerlik , İki yanı kapalı, yanları kuşatma veya çevirmeye elverişsiz olan düşman birliğinin savunma düzenini, gedikler açarak parçalama amacı güden saldırı, yarma saldırısı


yarmak fiil

İlgili Kelimeler:

etyaran

Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Uzunlamasına bölüp ayırmak

Örnek:

1. Odunu yarmak.

1. Odunu yarmak.

2. Buğday, arpa vb. tahıl tanelerini değirmende kırmak

3. Derin yara açmak

4. Yarık açmak

5. tıp , tıp , tıp , tıp , Kesip açmak

6. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Ortasından, içinden geçmek

Örnek:

1. Vapurun yardığı sular, iki yanından güya neşelerinden köpüre köpüre Üsküdar'a gidişler, daima eğlenceliydi.

1. Vapurun yardığı sular, iki yanından güya neşelerinden köpüre köpüre Üsküdar'a gidişler, daima eğlenceliydi.


yarmalama
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Yarmalamak işi