92406 kayıt bulundu.
yarın öbür gün, bugün yarın, arkası yarın, bugünden yarına
1. isim , isim , isim , isim , Bugünden sonra gelecek ilk gün
2. Gelecek, ilerideki zaman
1. İnsan daima yarını düşünmeli.
1. İnsan daima yarını düşünmeli.
3. zarf , zarf , zarf , zarf , (ya'rın) Bugünden sonra gelecek ilk gün içinde
1. Bin beş yüzü toka edip yarın halıyı çekeceksin.
1. Bin beş yüzü toka edip yarın halıyı çekeceksin.
1. gecikmeksizin, hemen
1. Yarından tezi yok, gitmeniz için icap edenleri yapmaya başlamalısınız.
1. Yarından tezi yok, gitmeniz için icap edenleri yapmaya başlamalısınız.
1. isim , isim , coğrafya , coğrafya , isim , isim , coğrafya , coğrafya , Selin veya yüzeyi kaplarcasına akan selintilerin oluşturduğu, eğim aşağı uzanan ince, az derin, oluk biçimli çukurlar
1. Derin bir sel yarıntısını geçmek lazım geldi.
1. Derin bir sel yarıntısını geçmek lazım geldi.
yarış arabası, yarış atı, yarış kayığı, yarış otomobili, yarış tabancası, arazi yarışı, bayrak yarışı, çene yarışı, kalkış yarışı, sal yarışı, sidik yarışı, söz yarışı, yelken yarışı
1. isim , isim , spor , spor , isim , isim , spor , spor , Yarışma
1. Bunlardan kaç babayiğit bu ölüm yarışını göze alabilir?
1. Bunlardan kaç babayiğit bu ölüm yarışını göze alabilir?
2. Yarışma, rekabet
1. Yarışı kazanma gücünü gösterdikten sonra ise artık hemcinsleriniz için herhangi bir hayırhah tutum gösterecek gücünüz kalmamıştır.
1. Yarışı kazanma gücünü gösterdikten sonra ise artık hemcinsleriniz için herhangi bir hayırhah tutum gösterecek gücünüz kalmamıştır.
1. isim , isim , spor , spor , isim , isim , spor , spor , Yarışa katılan, motoru özel olarak güçlendirilmiş araba, yarış otomobili
1. isim , isim , spor , spor , isim , isim , spor , spor , At yarışları için yetiştirilen at
1. geçmek için uğraşmak
1. Vapurla yarış eden yunuslara güler.
1. Vapurla yarış eden yunuslara güler.
1. isim , isim , spor , spor , isim , isim , spor , spor , Kayık yarışları için özel olarak yapılan kayık
1. isim , isim , spor , spor , isim , isim , spor , spor , Yarışı başlatmak, yanlış çıkışları yarışmacılara bildirmek ve yarışı durdurmak için kullanılan ateşli silah
1. yarışmak
1. Mısır'ın değme ağıtçıları bile sanırım vaveylalarında benimle yarışa giremezlerdi.
1. Mısır'ın değme ağıtçıları bile sanırım vaveylalarında benimle yarışa giremezlerdi.
1. -le , -le , -le , -le , Yarışma ihtimali veya imkânı bulunmak
2. Yarışmaya gücü yetmek
3. Yarışma becerisi bulunmak
1. isim , isim , spor , spor , isim , isim , spor , spor , Bir spor dalında birbirini geçmeye çalışanlardan her biri, müsabık
güzellik yarışması, sonuç yarışması
1. isim , isim , isim , isim , Yarışmak işi, müsabaka
2. Bilgi, yetenek, güzellik vb.nde üstünlüğünü göstermek için yarışmak işi, yarış, yarışım
3. Ticarette üstünlük kazanma çabası, rekabet
4. Başkalarından üstün olmaya çalışma