teressüp

Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , kimya , kimya , isim , isim , eskimiş , eskimiş , kimya , kimya , Çökelme

Lisan : Arapça teressub

teressüp etmek

Anlamı:

1. dibe çökmek

terettüp

Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Gerekme, icap etme

2. İş vb. için gerekme, ait olma

Lisan : Arapça terettub

terettüp etmek

Anlamı:

1. gerekmek

2. ödev olarak üzerine düşmek

tereyağı

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sütten çıkarılan yemeklik yağ, sağyağ, sadeyağ, sarı yağ

Örnek:

1. Üstü ayran kabarcıklı tereyağını sıcak tandır ekmeğine sürer, yerdi.

1. Üstü ayran kabarcıklı tereyağını sıcak tandır ekmeğine sürer, yerdi.

Telaffuz : tere'yağı

tereyağı gibi

Anlamı:

1. çok yumuşak (elma, armut)

tereyağından kıl çeker gibi

Anlamı:

1. her türlü mecburiyetten, mükellefiyetten ve sorumluluktan kolayca sıyrılarak

Örnek:

1. Tereyağından kıl çeker gibi bu belalı işten sıyrıldı.

1. Tereyağından kıl çeker gibi bu belalı işten sıyrıldı.

2. bir işi kolayca yaparak, becerikli bir biçimde

Örnek:

1. Mehmetlerin askerde dev yapılı kamyonları tereyağından kıl çeker gibi çekip çevirdiklerini seyretmeye doyamazdım.

1. Mehmetlerin askerde dev yapılı kamyonları tereyağından kıl çeker gibi çekip çevirdiklerini seyretmeye doyamazdım.

tereyağlı

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Tereyağı ile yapılmış

Örnek:

1. Tereyağlı baklava.

1. Tereyağlı baklava.

terfi

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Derece, makam bakımından yükselme

2. Yükseltme

Örnek:

1. Zafer üzerine orduda terfiler yapılmıştı.

1. Zafer üzerine orduda terfiler yapılmıştı.

Lisan : Arapça terfīʿ

Telaffuz : terfi:

terfi etmek

Anlamı:

1. bir görevde derecesi yükselmek

terfien

Anlamı:

1. zarf , zarf , eskimiş , eskimiş , zarf , zarf , eskimiş , eskimiş , Terfi ederek, yükselerek

Lisan : Arapça terfīʿan

Telaffuz : terfi:en

terfih

Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Ferahlatma, rahat yaşamasını sağlama, gönendirme

Lisan : Arapça terfīh

Telaffuz : terfi:hi

terfih etmek

Anlamı:

1. iyileştirmek, ferahlatmak, gönendirmek

terfik

Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Bir kimseyi arkadaş olarak yanına alma

2. Arkadaş olarak yanına bir kimse verilme

Lisan : Arapça terfīḳ

Telaffuz : terfi:ki

terfik etmek

Anlamı:

1. yanına katmak, yanına almak

tergal

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Terilen

2. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Bu iplikten yapılmış

Örnek:

1. Tergal kumaş.

1. Tergal kumaş.

Lisan : Fransızca tergal

terhin

Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , ticaret , ticaret , isim , isim , eskimiş , eskimiş , ticaret , ticaret , Rehin olarak bırakma, rehine koyma, tutuya koyma

Lisan : Arapça terhīn

Telaffuz : terhi:ni

terhin etmek

Anlamı:

1. rehin olarak bırakmak, rehine koymak, tutuya koymak

terhis

Anlamı:

1. isim , isim , askerlik , askerlik , isim , isim , askerlik , askerlik , Askerlik ödevini bitirenleri ordudan bırakma

Örnek:

1. Artık serbestim, koynumda terhis kâğıdımla dönüş yolundayım.

1. Artık serbestim, koynumda terhis kâğıdımla dönüş yolundayım.

Lisan : Arapça terḫīṣ

terhis etmek

Anlamı:

1. askerlik görevini bitirenleri bırakmak

Örnek:

1. Polis görevlisi ile askerden yeni terhis edilmiş marangoz, peronda bir aşağı bir yukarı gidip geliyorlardı.

1. Polis görevlisi ile askerden yeni terhis edilmiş marangoz, peronda bir aşağı bir yukarı gidip geliyorlardı.

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , bırakmak, terk etmek

terhis olmak

Anlamı:

1. askerlik görevini bitirmek

terilen

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Yapay polyester lifleri veya ipliği, tergal

2. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Bu liften yapılan

Lisan : İngilizce terylene

terim

İlgili Kelimeler:

terim bilimi, terimler dizgesi, büyük terim, küçük terim, orta terim, bir terimli, çok terimli, iki terimli

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bir bilim, sanat, meslek dalıyla veya bir konu ile ilgili özel ve belirli bir kavramı karşılayan kelime, ıstılah

Örnek:

1. Bazıları ise terimlerimizi milletlerarası esaslara bağlamak davasındadırlar.

1. Bazıları ise terimlerimizi milletlerarası esaslara bağlamak davasındadırlar.

2. mantık , mantık , mantık , mantık , Geleneksel mantıkta özne veya yüklem

3. matematik , matematik , matematik , matematik , Cebirsel bir anlatımda + veya - işaretleri arasında bulunan parçalardan her biri

4. matematik , matematik , matematik , matematik , Bir denklemde = işaretinin iki yanındaki anlatımlardan her biri

5. matematik , matematik , matematik , matematik , Bir kesrin pay ve paydasından her biri, had

terim bilimi

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bilim dalları, sanat kolları ve çeşitli uzmanlık alanlarıyla ilgili kavramları tespit edip bunları adlandırmaya yarayan terimleri türetmeyi, terimlerle ilgili sorunları incelemeyi amaç edinmiş dil biliminin bir dalı, terminoloji

terimler dizgesi

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bir sanat kolunda, bilim dallarında veya teknik alanlarda özel olarak kullanılan terimlerin tümü, terminoloji