92406 kayıt bulundu.
1. isim , isim , edebiyat , edebiyat , isim , isim , edebiyat , edebiyat , Alegorik anlatım
1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Ayırt etme
2. hukuk , hukuk , hukuk , hukuk , Mahkemelerce verilen kararın kanun ve usul yönünden incelenmesini sağlayan yasal yol
1. Dama tıkıldım ama temyizde beraat ettim.
1. Dama tıkıldım ama temyizde beraat ettim.
Lisan : Arapça temyīz
Telaffuz : temyi:zi
1. eskimiş , eskimiş , eskimiş , eskimiş , ayırt etmek
2. hukuk , hukuk , hukuk , hukuk , mahkemelerce verilen kararın kanun ve usul yönünden Yargıtay, Askerî Yargıtay veya Danıştayda incelenmesini istemek
1. hukuk , hukuk , hukuk , hukuk , mahkemelerce verilen kararın kanun ve usul yönünden incelenmesi için Yargıtay, Askerî Yargıtay veya Danıştaya başvurmak
ten fanilası, ten rengi
1. isim , isim , isim , isim , İnsan vücudunun dış yüzü, cilt
2. eskimiş , eskimiş , eskimiş , eskimiş , Vücut
Lisan : Farsça ten
1. isim , isim , isim , isim , Doğrudan doğruya ten üzerine giyilen ince fanila
1. isim , isim , isim , isim , İnsan teninin rengi
2. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Bu renkte olan
1. Ten rengi çorap.
1. Ten rengi çorap.
1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , edebiyat , edebiyat , isim , isim , eskimiş , eskimiş , edebiyat , edebiyat , Ses uyumsuzluğu
Lisan : Arapça tenāfur
Telaffuz : tena:für
1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Azalma, eksilme
Lisan : Arapça tenāḳuṣ
Telaffuz : tena:kus
1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Çelişme, çelişki
Lisan : Arapça tenāḳuż
Telaffuz : tena:kuz
1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Ruh göçü
Lisan : Arapça tenāsuḫ
Telaffuz : tena:süh
1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , biyoloji , biyoloji , isim , isim , eskimiş , eskimiş , biyoloji , biyoloji , Üreme
Lisan : Arapça tenāsul
Telaffuz : tena:sül
1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Birbirine uyma, yakışma, aralarında uygunluk bulunma, oran, orantı
2. edebiyat , edebiyat , edebiyat , edebiyat , Birbirleriyle ilgili söz veya kavramların dizelerde toplanması sanatı
Lisan : Arapça tenāsub
Telaffuz : tena:süp
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Tenasüp olmayan, aralarında uygunluk, düzgünlük bulunmayan
1. Apış arasına fazla tülbent ve mermerşahi tıkarak bebeği çarpık ve ayrık bacaklı, tenasüpsüz olmaktan korur.
1. Apış arasına fazla tülbent ve mermerşahi tıkarak bebeği çarpık ve ayrık bacaklı, tenasüpsüz olmaktan korur.
1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , matematik , matematik , isim , isim , eskimiş , eskimiş , matematik , matematik , Bakışım
Lisan : Arapça tenāẓur
Telaffuz : tena:zur
tencere yemeği, düdüklü tencere
1. isim , isim , isim , isim , İçinde yemek pişirilen, kapaklı, genellikle metal kap
1. Bir çocuğa tencere getirmesini tembihliyordu.
1. Bir çocuğa tencere getirmesini tembihliyordu.
Lisan : Arapça tancara
Telaffuz : te'ncere
1. `kötülük, kusur yönünden sen benden daha betersin` anlamında kullanılan bir söz
1. `herkes kendi bildiği gibi davranıyor, ortada düşünce birliği kalmamış` anlamında kullanılan bir söz
1. `hoşa gitmeyen herhangi bir nitelik yönünden birbiriyle benzeşen iki kişi bir araya gelmiş` anlamında kullanılan bir söz