92406 kayıt bulundu.
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Bilinçli
1. Şuurlu bir anlayışla olmaksızın, ben de ister istemez aynı havaya kapılmıştım.
1. Şuurlu bir anlayışla olmaksızın, ben de ister istemez aynı havaya kapılmıştım.
1. isim , isim , ruh bilimi , ruh bilimi , isim , isim , ruh bilimi , ruh bilimi , Bilinçlilik
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Bilinçsiz
1. O, şehvani bir galibiyetle bana hükmediyor, ben de şuursuz bir arzu ile ona bağlanıyordum.
1. O, şehvani bir galibiyetle bana hükmediyor, ben de şuursuz bir arzu ile ona bağlanıyordum.
2. zarf , zarf , zarf , zarf , Bilinçsiz bir biçimde
1. İdraksiz, şuursuz geçen günlerimiz için teessüfler edeceksiniz.
1. İdraksiz, şuursuz geçen günlerimiz için teessüfler edeceksiniz.
1. sıfat , sıfat , zarf , zarf , sıfat , sıfat , zarf , zarf , Bilinçsizce
Telaffuz : şuursu'zca
1. isim , isim , ruh bilimi , ruh bilimi , isim , isim , ruh bilimi , ruh bilimi , Bilinçsizlik
1. Avrupa'da üslup şuursuzluğu denilen bir devir 1870 senesine kadar sürdü.
1. Avrupa'da üslup şuursuzluğu denilen bir devir 1870 senesine kadar sürdü.
süvari alayı, süvari bölüğü, süvari polisi, süvari sınıfı
1. isim , isim , isim , isim , Atlı
2. askerlik , askerlik , askerlik , askerlik , Atlı asker
1. Bir sabah süvarilerimizin şehre girdiği işitildi.
1. Bir sabah süvarilerimizin şehre girdiği işitildi.
3. denizcilik , denizcilik , denizcilik , denizcilik , Ticaret gemilerinde kaptanlık yapan kimse
1. Gemi istim üstünde, kalkması yakın. Demir almak için süvari bekleniyordu.
1. Gemi istim üstünde, kalkması yakın. Demir almak için süvari bekleniyordu.
Lisan : Farsça sevārī
Telaffuz : süva:ri
1. isim , isim , askerlik , askerlik , isim , isim , askerlik , askerlik , Atlı askerlerden oluşan alay
1. isim , isim , askerlik , askerlik , isim , isim , askerlik , askerlik , Altı askerlerden oluşan bölük
1. Şehre giren kuvvetlerimiz iki süvari bölüğünden ibaretmiş.
1. Şehre giren kuvvetlerimiz iki süvari bölüğünden ibaretmiş.
1. isim , isim , askerlik , askerlik , isim , isim , askerlik , askerlik , Harekât ve manevra yeteneğini at üstünde gerçekleştiren, aynı zamanda piyade gibi de görev yapan askerî sınıf
1. isim , isim , isim , isim , Süvari olma durumu
2. halk ağzında , halk ağzında , halk ağzında , halk ağzında , Pantolonun dizine ve arkasına konulan parça
1. -i , -i , -i , -i , Hayvana su vermek, su içirmek
1. Bülbülü suvardım altın tasınan / Gurbete yolladım kara yasınan
1. Bülbülü suvardım altın tasınan / Gurbete yolladım kara yasınan