sülük

Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Sülüklerden, tatlı sularda yaşayan, vücudunda yirmi iki sindirim kesesi olduğu için bir kezde ağırlığının sekiz katı kan emebilen, halk arasında bazı kan hastalıklarının tedavisinde yararlanılan hayvan (Hirudo medicinalis)

2. bitki bilimi , bitki bilimi , bitki bilimi , bitki bilimi , Asma bıyığı

süluk etmek

Anlamı:

1. bir işe girmek

2. bir tarikata girmek

sülük gibi

Anlamı:

1. çok sırnaşık, yapışkan (kimse)

sülük vurmak

Anlamı:

1. tedavi amacıyla sülük yapıştırmak

suluk zinciri

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , At vb. hayvanların gemlerinin altına takılan küçük zincir

sülükçü

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sülük satan kimse

2. Sülükle kan almayı meslek edinen kimse

sülükçülük

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sülükçünün yaptığı iş

sülükler

Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Halkalılar takımından, tatlı ve tuzlu sularda yaşayan, uzun ve yassı vücutları otuz dört parçadan oluşmuş, gözleri gelişmemiş, iki çekmenli, kan emen türlerinde tükürük bezlerinin bir salgısı kanın pıhtılaşmasını önleyen bir enzim yapan asalaklar sınıfı

sululaşma

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sululaşmak işi

sululaşmak fiil

Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Yersiz, yavan şakalar yapmak

Örnek:

1. Cins ve terbiye bakımından Fransız olan kadınlar içtikçe coşuyorlar, sululaşıyorlar.

1. Cins ve terbiye bakımından Fransız olan kadınlar içtikçe coşuyorlar, sululaşıyorlar.

2. Kadınlara tatsız iltifatlarda bulunmak

sululuk

İlgili Kelimeler:

gözü sululuk

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sulu olma durumu

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Yersiz şakalar yapma veya kadınlara tatsız iltifatlarda bulunma durumu

Örnek:

1. Seyircilerin alışılmış sululuklarından, laf atmalarından kaçındıklarını gördü.

1. Seyircilerin alışılmış sululuklarından, laf atmalarından kaçındıklarını gördü.

sululuk etmek (veya yapmak)

Anlamı:

1. sululaşmak

Örnek:

1. Bazen çok komiklik ve sululuk ettiği olur.

1. Bazen çok komiklik ve sululuk ettiği olur.

sülümen

İlgili Kelimeler:

ak sülümen, tatlı sülümen

Anlamı:

1. isim , isim , kimya , kimya , isim , isim , kimya , kimya , Ak sülümen

Lisan : Arapça suleymānī

sülün

Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Sülüngillerden, kuyruğu çok uzun, eti yenilen bir kuş (Phasianus colchicus)

sülün gibi

Anlamı:

1. boylu boslu ve yürüyüşü güzel (kız veya kadın)

sülüngiller

Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Omurgalı hayvanlardan kuşlar sınıfının, tavuksular ve tavuklar alt takımına giren geniş bir familyası, tavukgiller

sülünlük

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sülünlerin üretildiği ve yetiştirildiği yer

Suluova

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Amasya iline bağlı ilçelerden biri

Özel: Evet

Telaffuz : sulu'ova

sülüs

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Üçte bir

2. isim , isim , isim , isim , Arap alfabesiyle yazılan bir tür süslü yazı

Örnek:

1. Bizi sarar bir sülüs yazı görsek duvarda / Bize heyecan verir bir parça yeşil çini

1. Bizi sarar bir sülüs yazı görsek duvarda / Bize heyecan verir bir parça yeşil çini

3. isim , isim , askerlik , askerlik , isim , isim , askerlik , askerlik , Erata yolculuklarda indirim sağlayan belge

Lisan : Arapça s̱uls̱

Sulusaray

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Tokat iline bağlı ilçelerden biri

Özel: Evet

Telaffuz : sulu'saray

suma

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , İlk damıtılan ve içinde anason bulunmayan rakı

Lisan : Rumca

Telaffuz : su'ma

sumak

Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Antep fıstığıgillerden, sıcak bölgelerde yetişen, kabuğu hekimlikte, yaprakları dericilikte kullanılan bir ağaç (Rhus coriaria)

2. Bu ağacın, ekşilik vermek için dövülerek yemeklere katılan mercimeğe benzeyen meyvesi

Lisan : Arapça summāḳ

Sumbas

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Osmaniye iline bağlı ilçelerden biri

Özel: Evet

Telaffuz : su'mbas

sümbül

İlgili Kelimeler:

yaban sümbülü

Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Zambakgillerden, soğanla üretilen, 15-20 santimetre yüksekliğinde, çiçekleri keskin kokulu ve türlü renkli, çok yıllık bir süs bitkisi (Hyacinthus orientalis)

Örnek:

1. Uçun kuşlar, uçun doğduğum yere / Şimdi dağlarında mor sümbül vardır

1. Uçun kuşlar, uçun doğduğum yere / Şimdi dağlarında mor sümbül vardır

Lisan : Farsça sunbul

sümbüle

İlgili Kelimeler:

muhayyersümbüle

Anlamı:

1. isim , isim , müzik , müzik , isim , isim , müzik , müzik , Klasik Türk müziğinde bir makam

Lisan : Arapça sunbule