Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
söz zinciri
Anlamı:

1. isim , isim , dil bilgisi , dil bilgisi , isim , isim , dil bilgisi , dil bilgisi , Dil birimlerinin birbirini izlemesinden doğan ve ardışıklığa dayanan düzen


sözce
Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Söz bakımından


Telaffuz : sö'zce

sözcü

İlgili Kelimeler:

grev sözcüsü, kanun sözcüsü, yasa sözcüsü

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bir kurul, bir topluluk veya kişi adına söz söyleme, onun düşünce ve davranışlarını savunma yetkisi olan kimse

Örnek:

1. Kongrede bunların beş yüz sözcüsü bulunuyordu.

1. Kongrede bunların beş yüz sözcüsü bulunuyordu.


sözcük

İlgili Kelimeler:

sözcük bilimi, sözcük hazinesi, sözcük türü, sözcük vurgusu, anahtar sözcük

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Kelime

Örnek:

1. Can ile ruh sözcükleri çoğu zaman aynı anlamda kullanılıyor.

1. Can ile ruh sözcükleri çoğu zaman aynı anlamda kullanılıyor.


sözcük bilimci
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sözcük bilimi uzmanı, leksikolog


sözcük bilimi
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bir dilin söz varlığını oluşturan birimleri ve bu birimlerin yapılarını ve anlamlarını, birbirleriyle ilişkilerini, zaman içinde yaşadığı değişim ve gelişmeleri araştıran dil bilimi dalı, leksikoloji


sözcük hazinesi
Anlamı:

1. isim , isim , dil bilgisi , dil bilgisi , isim , isim , dil bilgisi , dil bilgisi , Söz varlığı


sözcük türü
Anlamı:

1. isim , isim , dil bilgisi , dil bilgisi , isim , isim , dil bilgisi , dil bilgisi , Kelime türü


sözcük vurgusu
Anlamı:

1. isim , isim , dil bilgisi , dil bilgisi , isim , isim , dil bilgisi , dil bilgisi , Kelime vurgusu


sözcüklü
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Sözcüğü olan


sözcüksüz
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Sözcüğü olmayan

Örnek:

1. Bu yaprakların yoğunluğunu, birbirlerine sürtünmelerindeki gizi, sözcüksüz dillerini merakla düşünüyordum.

1. Bu yaprakların yoğunluğunu, birbirlerine sürtünmelerindeki gizi, sözcüksüz dillerini merakla düşünüyordum.


sözcülük

İlgili Kelimeler:

grev sözcülüğü

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sözcü olma durumu

Örnek:

1. Bana sözcülük etmişsiniz, onun elçisine karşı benim elçim olmuşsunuz.

1. Bana sözcülük etmişsiniz, onun elçisine karşı benim elçim olmuşsunuz.


sözde

İlgili Kelimeler:

sözde özne

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Gerçekte öyle olmayıp öyle geçinen veya bilinen

Örnek:

1. Bugün bir ikinci moda da çıplaklıktır fakat bu bir sözde çıplaklıktır.

1. Bugün bir ikinci moda da çıplaklıktır fakat bu bir sözde çıplaklıktır.

2. zarf , zarf , zarf , zarf , Sözüm ona, sanki, güya

Örnek:

1. El fenerim de çantanın üstündeymiş sözde fakat göremiyorum.

1. El fenerim de çantanın üstündeymiş sözde fakat göremiyorum.


sözde kalmak
Anlamı:

1. yapılacağı bildirilmiş bir iş konuşulup gerçekleşmemek


sözde kalmak
Anlamı:

1. sadece söylenmek ama yapılmamak


sözde özne
Anlamı:

1. isim , isim , dil bilgisi , dil bilgisi , isim , isim , dil bilgisi , dil bilgisi , Edilgen fiilin özne görevini yüklenmiş nesnesi, dolaylı özne: Kapı açıldı cümlesindeki kapı sözde öznedir


sözden anlamak
Anlamı:

1. laftan anlamak


söze atılmak
Anlamı:

1. bir konu konuşulurken birden araya girip konuşmaya başlamak

Örnek:

1. Neyyire Hanım hemen söze atıldı.

1. Neyyire Hanım hemen söze atıldı.


söze başlamak
Anlamı:

1. konuşmaya başlamak, bir konuya girmek

Örnek:

1. Bu düşünce aklına gelince delikanlı hemen söze başladı.

1. Bu düşünce aklına gelince delikanlı hemen söze başladı.


söze boğmak
Anlamı:

1. lafa boğmak


söze dalmak
Anlamı:

1. lafa dalmak


söze karışmak
Anlamı:

1. lafa karışmak

Örnek:

1. Birdenbire söze karışarak düdük gibi bir sesle işi doğruladı.

1. Birdenbire söze karışarak düdük gibi bir sesle işi doğruladı.


söze son vermek
Anlamı:

1. konuşmayı bitirmek

Örnek:

1. Umarım ki sizi tatmin ettim diyerek sözlerine son verdi.

1. Umarım ki sizi tatmin ettim diyerek sözlerine son verdi.


söze yatmak
Anlamı:

1. söz dinlemek


sözel

İlgili Kelimeler:

sözel öğrenme

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Sözle ilgili, söze dayanan

2. Sosyal konuları kapsayan (sınav)