92406 kayıt bulundu.
1. isim , isim , matematik , matematik , isim , isim , matematik , matematik , Sonsuza giden bir eğrinin çeşitli noktalarının gittikçe yaklaştığı başka bir eğri veya doğru, asimptot
1. isim , isim , isim , isim , Sönüvermek işi
1. Böyle birdenbire kabarmayı, sonra yine birdenbire sönüvermeyi anlıyorum.
1. Böyle birdenbire kabarmayı, sonra yine birdenbire sönüvermeyi anlıyorum.
1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Ansızın veya çabucak sönmek
1. Emeklilikten evvel aslan gibi olan bir adam, genç yaşında tekaüt edilirse sönüveriyor.
1. Emeklilikten evvel aslan gibi olan bir adam, genç yaşında tekaüt edilirse sönüveriyor.
Telaffuz : sönü'vermek
bilardo sopası
1. isim , isim , isim , isim , Kalın değnek
1. Erkekler ellerine birer sopa aldılar, köy halkı peşlerinde dere içine koştular.
1. Erkekler ellerine birer sopa aldılar, köy halkı peşlerinde dere içine koştular.
2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Dayak, kötek
Telaffuz : so'pa
1. dövmek
1. Şu budalaya bir sopa çekin de bir daha para kazanmadan gurbette kalmayı öğrensin.
1. Şu budalaya bir sopa çekin de bir daha para kazanmadan gurbette kalmayı öğrensin.
1. dövmek
1. Topal iyice küplere binse de avradını sopanın altına yatırsaydı.
1. Topal iyice küplere binse de avradını sopanın altına yatırsaydı.
1. isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , Çingene çocuğu
1. Çalgı sesini duyan bütün şoparlar çadırlardan fırlayıp çevremizi kuşatıyorlardı.
1. Çalgı sesini duyan bütün şoparlar çadırlardan fırlayıp çevremizi kuşatıyorlardı.
2. sıfat , sıfat , mecaz , mecaz , sıfat , sıfat , mecaz , mecaz , Şımarık, küstah, yaramaz
1. isim , isim , müzik , müzik , isim , isim , müzik , müzik , Kadın veya çocuklarda en ince ses
2. Sesi ince olan ses sanatçısı
3. Bir çalgı topluluğunda en ince sesleri veren müzik araçları
Lisan : İtalyanca soprano
Telaffuz : sopra'no
1. isim , isim , isim , isim , Katolik mezhebinde kendini dine adayan ve manastırda yaşayan kadın
2. Katolik mezhebinde dinle ilgili bir yükümlülük almayan ancak din uğruna hemşirelik, hasta bakıcılık vb. işlerde çalışan kadın
Lisan : Fransızca soeur
1. `insan sora sora çok uzak yerleri bile bulur` anlamında kullanılan bir söz
1. -e , -e , -i , -i , -e , -e , -i , -i , Sorma ihtimali veya imkânı bulunmak
1. Kırılgan bakışlarından, onca tehditten sonra bana yine sorabileceği aklıma geldi.
1. Kırılgan bakışlarından, onca tehditten sonra bana yine sorabileceği aklıma geldi.