Sivrice

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Elâzığ iline bağlı ilçelerden biri

Özel: Evet

Telaffuz : si'vrice

sivrifare

Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Kurtçuk ve böceklerle beslenen ve bu bakımdan tarıma yararlı sayılan küçük bir memeli (Sorex araneus)

Sivrihisar

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Eskişehir iline bağlı ilçelerden biri

Özel: Evet

Telaffuz : sivri'hisar

sivrikuyruk

Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Uzunluğu 3-12 milimetre olan, insanların, özellikle çocukların bağırsaklarında yaşayan küçük bir solucan, oksiyür

Telaffuz : sivri'kuyruk

sivrilebilme

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sivrilebilmek işi

sivrilebilmek fiil

Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Sivrilme ihtimali veya imkânı bulunmak

sivrileşme

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sivrileşmek işi

sivrileşmek fiil

Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Sivri duruma gelmek

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Genel tutum veya geleneklerin dışında davranmak

3. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Dikkat çekici sözler söylemek

4. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Kırıcı sözler söylemek

sivrileştirme

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sivrileştirmek işi

sivrileştirmek fiil

Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Sivri duruma getirmek

sivrilik

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sivri olma durumu

Örnek:

1. Her şeyde olduğu gibi bu konuda da yıllar insanın sivriliklerini törpülüyor.

1. Her şeyde olduğu gibi bu konuda da yıllar insanın sivriliklerini törpülüyor.

sivriliş

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sivrilme işi

sivrilme

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sivrilmek işi

sivrilmek fiil

Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Sivri duruma gelmek, sivrileşmek

Örnek:

1. Çenesine doğru sivrilen armudi bir yüzün, ince bir burnu, hâlâ beyaz ve düzgün dişleri vardı.

1. Çenesine doğru sivrilen armudi bir yüzün, ince bir burnu, hâlâ beyaz ve düzgün dişleri vardı.

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Başkalarını geride bırakıp yükselmek veya ün kazanmak

Örnek:

1. Arkadaşları arasında sivrilmiş, birçok savaşlarda yüz aklığı göstermiş cesur bir kaptandı.

1. Arkadaşları arasında sivrilmiş, birçok savaşlarda yüz aklığı göstermiş cesur bir kaptandı.

sivriltme

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sivriltmek işi

sivriltmek fiil

Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Sivri duruma getirmek

sivrisinek

Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Çift kanatlılardan, insan ve memeli hayvanların kanıyla beslenen, birçok türü bulunan ve bir türü sıtma mikrobu aşılayan, sulak, bataklık yerlerde çok üreyen ve bulaşıcı hastalıkları yayan uçucu böcek (Culexpipiens)

Örnek:

1. İri sivrisinekler gece gündüz aman vermiyordu.

1. İri sivrisinekler gece gündüz aman vermiyordu.

Telaffuz : sivri'sinek

siya

İlgili Kelimeler:

siya siya

Anlamı:

1. isim , isim , denizcilik , denizcilik , isim , isim , denizcilik , denizcilik , Kürekleri tersine kullanarak sandalı geriye yürütme

Lisan : Rumca

Telaffuz : si'ya

siya siya

Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Yavaş yavaş

Örnek:

1. Tanrı rast getirdi, avı bol oldu, küreklerini topladı, siya siya kıyıyı buldu.

1. Tanrı rast getirdi, avı bol oldu, küreklerini topladı, siya siya kıyıyı buldu.

siya siya gitmek

Anlamı:

1. geri geri gitmek

siyah

İlgili Kelimeler:

siyah beyaz, siyah ırk, siyah nokta, kuzguni siyah

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Kara (II), ak, beyaz karşıtı

Örnek:

1. İri siyah gözlerini kalın kaşlarıyla beraber kaldırdı.

1. İri siyah gözlerini kalın kaşlarıyla beraber kaldırdı.

2. sıfat , sıfat , mecaz , mecaz , sıfat , sıfat , mecaz , mecaz , Bu renkte olan

Örnek:

1. Siyah ekmek.

1. Siyah ekmek.

3. Baskıda başka harflerden daha kalın görünen harf türü

Lisan : Farsça siyāh

siyah beyaz

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Yalnız siyah çizgilerle kâğıdın beyazlığından oluşan resim veya bu iki rengi verecek gibi hazırlanmış klişe tekniği

2. sinema , sinema , televizyon , televizyon , sinema , sinema , televizyon , televizyon , Tek renk temeline dayanan, siyahtan beyaza kadar çeşitli yoğunluk derecelerini gösteren film

siyah ırk

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Teninin rengi koyu siyah olan insan ırkı

siyah nokta

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Özellikle yüzdeki gözeneklerde kirin birikmesiyle oluşan iltihaplı veya iltihapsız siyah leke

siyahi

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Zenci

Lisan : Farsça siyāh + Arapça -ī

Telaffuz : siya:hi: