sivilleştirme

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sivilleştirmek işi

---

sivilleştirmek fiil

Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Sivil duruma getirmek

---

sivillik

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sivil olma durumu

Örnek:

1. Hayatımızın askerlikte ve sivillikte kırk beş senesi öğretmenlik ile geçti.

1. Hayatımızın askerlikte ve sivillikte kırk beş senesi öğretmenlik ile geçti.

---

sıvındırma

Anlamı:

1. isim , isim , fizik , fizik , isim , isim , fizik , fizik , Sıvındırmak işi

---

sıvındırmak fiil

Anlamı:

1. -i , -i , fizik , fizik , -i , -i , fizik , fizik , Bir gazın veya buharın sıcaklık derecesini düşürmek, basıncını artırmak yoluyla onu sıvı durumuna getirmek

---

sıvınma

Anlamı:

1. isim , isim , fizik , fizik , isim , isim , fizik , fizik , Sıvınmak işi

---

sıvınmak fiil

Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , fizik , fizik , nesnesiz , nesnesiz , fizik , fizik , Gaz veya buhar durumundan sıvı durumuna geçmek

---

sıvıölçer

Anlamı:

1. isim , isim , kimya , kimya , isim , isim , kimya , kimya , Bir sıvının özgül ağırlığını ölçmeye yarayan alet, areometre

---

Telaffuz : sıvı'ölçer

sıvırya

Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Alabildiğine

Örnek:

1. Alışveriş sıvırya gidiyor.

1. Alışveriş sıvırya gidiyor.

2. Sürekli olarak

3. Birbiri ardı sıra

---

Lisan : İtalyanca sigurya

Telaffuz : sıvı'rya

sıvışabilme

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sıvışabilmek işi

---

sıvışabilmek fiil

Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , -den , -den , nesnesiz , nesnesiz , -den , -den , Sıvışma ihtimali veya imkânı bulunmak

---

sıvışık

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Yapışıp bulaşan

Örnek:

1. Üç çocuk, üzerlerine sıvışık bir madde sürülmüş birer dilim ekmeği geveleyip duruyorlar.

1. Üç çocuk, üzerlerine sıvışık bir madde sürülmüş birer dilim ekmeği geveleyip duruyorlar.

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Bir kimsenin yanından ayrılmayarak insanı tedirgin eden (kimse)

---

sıvışıklık

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sıvışık olma durumu

---

sıvışma

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sıvışmak işi

Örnek:

1. Ben duvar kenarından sessizce sıvışmaya kalkıştım.

1. Ben duvar kenarından sessizce sıvışmaya kalkıştım.

---

sıvışmak fiil

Anlamı:

1. -e , -e , -e , -e , Bulaşmak, yayılmak, sıvaşmak

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Haber vermeden sessizce gidivermek, kaçmak

Örnek:

1. Gece üç işçi sıvışıp kaçtı.

1. Gece üç işçi sıvışıp kaçtı.

---

sivri

İlgili Kelimeler:

sivri akıllı, sivri biber, sivri dil, sivrifare, sivri fikirli, sivrikuyruk, sivrisinek

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Ucu keskin ve batıcı olan

Örnek:

1. Sivri gagasından kelimeler çıkarken sanki birer ok oluyordu.

1. Sivri gagasından kelimeler çıkarken sanki birer ok oluyordu.

2. Ucuna doğru gittikçe incelen

Örnek:

1. Gösterip sivri uzun dişlerini bir daha / Bir zehirli ok gibi attı bana kahkaha

1. Gösterip sivri uzun dişlerini bir daha / Bir zehirli ok gibi attı bana kahkaha

3. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Palamut

4. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Genel tutumun veya geleneklerin dışında kalan, göze batıcı özelliği olan, aşırı

Örnek:

1. Sivri uçlar. Sivri bir adam.

1. Sivri uçlar. Sivri bir adam.

---

sivri akıllı

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , mecaz , mecaz , sıfat , sıfat , mecaz , mecaz , Acayip düşünceleri olan ve kimsenin aklını beğenmeyen (kimse), sivri fikirli

Örnek:

1. Böyle bir sivri akıllı, bulaşık biri çıkar ortaya, dirliği düzeni berbat eder.

1. Böyle bir sivri akıllı, bulaşık biri çıkar ortaya, dirliği düzeni berbat eder.

---

sivri akıllılık

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sivri akıllı olma durumu

---

sivri biber

Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Uzunca ve ince yeşilbiber

---

sivri dil

Anlamı:

1. isim , isim , mecaz , mecaz , isim , isim , mecaz , mecaz , İğneleyici ve kırıcı söz

---

sivri dilli

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , mecaz , mecaz , sıfat , sıfat , mecaz , mecaz , İğneleyici ve kırıcı söz söyleyen (kimse)

---

sivri dillilik

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sivri dilli olma durumu

---

sivri fikirli

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , mecaz , mecaz , sıfat , sıfat , mecaz , mecaz , Sivri akıllı

Örnek:

1. O da senin gibi sivri fikirli biri ya...

1. O da senin gibi sivri fikirli biri ya...

---

sivri fikirlilik

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sivri fikirli olma durumu

---

sivriç

Anlamı:

1. isim , isim , madencilik , madencilik , isim , isim , madencilik , madencilik , Kaya çatlakları arasına sokulup üzerine balyozla vurulan, ucu sivri, yaklaşık 1 metre boyunda çelik çubuk

---