Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
sıhhiyeci
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sağlık memuru, sağlık görevlisi

2. Orduda basit sağlık işleri görebilecek kadar bilgi ve deneyimi olan er, çavuş veya başçavuş


sıhhiyecilik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sıhhiyeci olma durumu


sihir
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Büyü


Lisan : Arapça siḥr

sihirbaz
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Büyücü

Örnek:

1. Sihirbaz ise gözleri bağlı olduğu hâlde sorulara tek tek doğru cevabı yapıştırıveriyordu.

1. Sihirbaz ise gözleri bağlı olduğu hâlde sorulara tek tek doğru cevabı yapıştırıveriyordu.


Lisan : Arapça siḥr + Farsça -bāz

sihirbazlık
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Büyücülük


sihirkâr
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Büyülü

Örnek:

1. Hakiki şiir, kelimelerinin lügat manalarından ziyade onların tılsım formülleriyle açılır sihirkâr bir bahçedir.

1. Hakiki şiir, kelimelerinin lügat manalarından ziyade onların tılsım formülleriyle açılır sihirkâr bir bahçedir.


Lisan : Arapça siḥr + Farsça -kār

sihirlenme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Büyülenme


sihirlenmek fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Büyülenmek


sihirli
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Büyülü

Örnek:

1. Bu sihirli şarapla para, Garden Bar'da, Tanrı'nın gecesi su gibi akardı.

1. Bu sihirli şarapla para, Garden Bar'da, Tanrı'nın gecesi su gibi akardı.


sihirlilik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Büyülülük


sihirsiz
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Büyüsüz


sihirsizlik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Büyüsüzlük


sıhri
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , Evlilik yoluyla meydana gelen (akrabalık)


Lisan : Arapça ṣihrī

Telaffuz : sıhri:

sıhriyet
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Evlenme sonucu oluşan yakınlık, dünürlük, hısımlık

Örnek:

1. Kendi yetiştirdiği evlatlığı, Kimya ile evlendirmek suretiyle bir nevi sıhriyet de tesis edebilmişti.

1. Kendi yetiştirdiği evlatlığı, Kimya ile evlendirmek suretiyle bir nevi sıhriyet de tesis edebilmişti.


Lisan : Arapça ṣihriyyet

sıhriyet peyda etmek
Anlamı:

1. hısımlık oluşturmak

Örnek:

1. Süleyman Şah, kurtuluşu Osman Oğulları ile sıhriyet peyda etmekte görüyordu.

1. Süleyman Şah, kurtuluşu Osman Oğulları ile sıhriyet peyda etmekte görüyordu.


Şii
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Şiilik mezhebinden olan kimse


Özel: Evet

Lisan : Arapça şīʿī

Telaffuz : şii:

Şiilik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Hz. Muhammed'in ölümünden sonra, damadı Ali'nin ilk halife ve imametin ancak onun soyundan gelenlere ait olduğunu kabul edenlerin, Sünnilerden ayrılarak kurdukları mezhep, Şia


Özel: Evet

şiir

İlgili Kelimeler:

şiir defteri, şiir dinletisi, şiir kitabı, lirik şiir, mensur şiir, halk şiiri, saz şiiri

Anlamı:

1. isim , isim , edebiyat , edebiyat , isim , isim , edebiyat , edebiyat , Zengin sembollerle, ritimli sözlerle, seslerin uyumlu kullanımıyla ortaya çıkan, hece ve durak bakımından denk ve kendi başına bir bütün olan edebî anlatım biçimi, manzume, nazım, koşuk

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Düş gücüne, hayale, imgeye, gönle seslenen, anı, duygu, coşku uyandıran, etkileyen şey

Örnek:

1. Burada herkes kendi gönlünden olduğu kadar bu tabiatın içinden gelen bir şiiri dinler.

1. Burada herkes kendi gönlünden olduğu kadar bu tabiatın içinden gelen bir şiiri dinler.


Lisan : Arapça şiʿr

şiir defteri
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Yazılmış veya derlenmiş şiirlerin içinde bulunduğu defter

Örnek:

1. Ya kitaplarım ya şiir defterim / Yanarım bakkal eline düşerse

1. Ya kitaplarım ya şiir defterim / Yanarım bakkal eline düşerse


şiir dinletisi
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Müzik eşliğinde şiir okuma şöleni


şiir düzmek
Anlamı:

1. şiir yazmak veya söylemek

Örnek:

1. Onun bir parçası olan insan da tazelenir bu mevsimde, ozanların şiir düzmeleri bu yüzdendir işte.

1. Onun bir parçası olan insan da tazelenir bu mevsimde, ozanların şiir düzmeleri bu yüzdendir işte.


şiir gibi
Anlamı:

1. çok güzel, çok hoş


şiir kitabı
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , İçeriği şiirlerle düzenlenmiş kitap


şiirce
Anlamı:

1. isim , isim , edebiyat , edebiyat , isim , isim , edebiyat , edebiyat , Mensur şiir


şiirimsi
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Şiirsi