Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
semih
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , Cömert


Lisan : Arapça semīḥ

seminer
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bir konu ile ilgili bilgi vermek ve bu bilgiler üzerinde tartışmak amacıyla birkaç yetkilinin yönetimi altında düzenlenen toplantı

2. Üniversitelerde öğretim elemanının yönetimi altında öğrencilerin yaptıkları araştırmalarla ilgili rapor hazırlama, tartışma biçiminde yürütülen grup çalışması


Lisan : Fransızca séminaire

semirgin
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Tembellikten yağ bağlayan, semiren (kimse)

2. Semirmekten dolayı hareketleri ağırlaşmış (kimse)


semirme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Semiz duruma gelme

Örnek:

1. Ben burada fena hâlde semirmeye başladım.

1. Ben burada fena hâlde semirmeye başladım.


semirmek fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Besili, yağlı bir duruma gelmek, semizlemek, şişmanlamak


semirtme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Semirtmek işi


semirtmek fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Besili, yağlı bir duruma getirmek, semizletmek


semitik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Yahudi


Lisan : Fransızca sémitique

semitizm
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Yahudi taraftarlığı


Lisan : Fransızca sémitisme

semiyolog
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Semiyoloji uzmanı


Lisan : Fransızca sémiologue

semiyoloji
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Hastalıkların belirti ve işaretleriyle ilgilenen hekimlik dalı

2. Gösterge bilimi


Lisan : Fransızca sémiologie

Telaffuz : l ince okunur

semiyolojik
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Semiyoloji ile ilgili


Lisan : Fransızca sémiologique

Telaffuz : l ince okunur

semiyotik
Anlamı:

1. isim , isim , dil bilgisi , dil bilgisi , isim , isim , dil bilgisi , dil bilgisi , Gösterge bilimi

2. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Gösterge bilimi ile ilgili olan


Lisan : Fransızca sémiotique

semiz

İlgili Kelimeler:

semizotu

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Şişman

Örnek:

1. Semiz ve romatizmalı olan bu adam, suya ayağını bile değdirmemiştir.

1. Semiz ve romatizmalı olan bu adam, suya ayağını bile değdirmemiştir.

2. Eti, yağı çok olan, tavlı

Örnek:

1. Semiz bir köpeğe bile yetmeyecek bir parayla bu kadar süründüm.

1. Semiz bir köpeğe bile yetmeyecek bir parayla bu kadar süründüm.


semizce
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Semiz gibi, semize yakın, semizi andıran


semizleme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Semizlemek durumu


semizlemek fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Semiz duruma gelmek, semirmek

Örnek:

1. Galiba altı ay sonra, bu kadar bol yemek, yiyecek ve rahatlık içinde iyice semizleyeceğim.

1. Galiba altı ay sonra, bu kadar bol yemek, yiyecek ve rahatlık içinde iyice semizleyeceğim.


semizlenme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Semizlenmek durumu


semizlenmek fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Semiz duruma gelmek, semiz olmak


semizleşme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Semizleşmek durumu


semizleşmek fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Semiz duruma gelmek


semizletme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Semizletmek işi


semizletmek fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Semizleme işini yaptırmak


semizlik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Semiz olma durumu, tav, semen


semizot
Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Semizotu