92406 kayıt bulundu.
1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Semizlik
Lisan : Arapça semen
1. isim , isim , hukuk , hukuk , isim , isim , hukuk , hukuk , Satım sözleşmesinde alıcının borcu
Lisan : Arapça s̱emen
1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Semendergillerden, uzun gövdeli, dört bacaklı, kuyruklu, kertenkeleye benzeyen, birçok türü bulunan bir hayvan, salamandra (Salamandra)
2. Ateşte yanmadığına hatta ateşi söndürdüğüne inanılan efsanevi hayvan
1. Köse Vezir, ateş içinde yanmayan bir semender gibi sakindi.
1. Köse Vezir, ateş içinde yanmayan bir semender gibi sakindi.
Lisan : Farsça semender
1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Omurgalı hayvanlardan amfibyumlar sınıfının, kuyruklu hayvanları içine alan bir familyası
hamal semeri
1. isim , isim , isim , isim , At, eşek, katır vb. hayvanların sırtına yerleştirilen, üzerine yük bağlanan veya binilen, iskeleti ağaçtan araç
1. Semere asılı bir sepeti çözüp ağacın uygun bir dalına astı.
1. Semere asılı bir sepeti çözüp ağacın uygun bir dalına astı.
2. Hamalların yük taşırken kullandığı deriden sırt yastığı, arkalık
3. jeoloji , jeoloji , jeoloji , jeoloji , Yukaç
Lisan : Rumca
1. semeri, yük hayvanının sırtına koyup bağlamak, semerlemek
2. semer sırtı yaralamak
1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Yemiş, meyve, ürün
2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , İstenilen sonuç, verim
1. Sonunda bu zahmetli uğraşın semeresini görür gibi oldu.
1. Sonunda bu zahmetli uğraşın semeresini görür gibi oldu.
Lisan : Arapça s̱emere
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Verimli
1. Teklif ettiği çare ise şiddetli ve semereli bir tedbir olmaktan çok uzaktı.
1. Teklif ettiği çare ise şiddetli ve semereli bir tedbir olmaktan çok uzaktı.
1. bir şey istenilen verimi, sonucu vermek
1. Nitekim bu hummalı faaliyet, semeresini vermekte gecikmedi.
1. Nitekim bu hummalı faaliyet, semeresini vermekte gecikmedi.
1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Semerleme işi yapılmak, semer vurulmak