Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
avadanlık
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bir işi yapmak, bir aracı onarmak için kullanılan alet takımı


aval

İlgili Kelimeler:

aval aval

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , argo , argo , sıfat , sıfat , argo , argo , Saflığı sersemlik derecesine varan (kimse)

Örnek:

1. Geçende yanımdan geçti de tanıyamadı aval, o kalabalığın içinde.

1. Geçende yanımdan geçti de tanıyamadı aval, o kalabalığın içinde.


aval
Anlamı:

1. isim , isim , ticaret , ticaret , isim , isim , ticaret , ticaret , Ticari senetlerde, ödemeden sorumlu olanların ödememesi durumunda üçüncü bir kişinin alacaklılara senet bedelini ödeyeceğine ilişkin verdiği güvence


Lisan : Fransızca aval

aval aval
Anlamı:

1. zarf , zarf , argo , argo , zarf , zarf , argo , argo , Aptal bir biçimde, aptal aptal

Örnek:

1. Çoban, oturduğu yerden aval aval bakmakta.

1. Çoban, oturduğu yerden aval aval bakmakta.


avalca
Anlamı:

1. zarf , zarf , argo , argo , zarf , zarf , argo , argo , Avala yakışır bir biçimde


Telaffuz : ava'lca

avallaşma
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Avallaşmak durumu


avallaşmak fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , argo , argo , nesnesiz , nesnesiz , argo , argo , Aval duruma gelmek


avallık
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Aval olma durumu


avam
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Alt tabaka, havas karşıtı

Örnek:

1. Bu zihniyette olan avam değildi, bilhassa havas denilen insanlar böyle düşünüyordu.

1. Bu zihniyette olan avam değildi, bilhassa havas denilen insanlar böyle düşünüyordu.


Lisan : Arapça ʿavām

Telaffuz : ava:mı

avamca
Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Avama yakışır bir biçimde


Telaffuz : ava'mca

avanak
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Kolaylıkla kandırılabilen veya aldatılabilen, aptal, bön


Lisan : Ermenice

avanakça
Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Avanak gibi, avanağa yakışır bir biçimde


Telaffuz : avana'kça

avanaklık
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Avanak olma durumu, avanakça davranış


avanaklık etmek
Anlamı:

1. aptallık etmek, avanak gibi davranmak


avane
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Yardakçı

2. Yardımcı


Lisan : Arapça ʿavene

Telaffuz : ava:ne

avangart
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Öncü


Lisan : Fransızca avant-garde

Avanos
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Nevşehir iline bağlı ilçelerden biri


Özel: Evet

Telaffuz : ava'nos

avanproje
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Ön proje


Lisan : Fransızca avant-projet

avans
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Öndelik

2. Oyunda zayıf tarafa önceden verilen geçici üstünlük


Lisan : Fransızca avance

avans almak
Anlamı:

1. öndelik almak

Örnek:

1. Aldığım avansı olduğu gibi sana bırakıyorum.

1. Aldığım avansı olduğu gibi sana bırakıyorum.


avans çekmek
Anlamı:

1. öndelik çekmek


avans vermek
Anlamı:

1. öndelik vermek


avanta
Anlamı:

1. isim , isim , argo , argo , isim , isim , argo , argo , Bir kimsenin emek vermeden sağladığı kazanç

Örnek:

1. Şarkı söyleyip para kazanmaya bir çeşit avanta gözüyle bakıyordu.

1. Şarkı söyleyip para kazanmaya bir çeşit avanta gözüyle bakıyordu.


Telaffuz : ava'nta

avantacı
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Çıkarcı, beleşçi, bedavacı


avantacılık
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Avantacı olma durumu