92406 kayıt bulundu.
1. sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , Yaş, nemli
Lisan : Arapça rāṭib
Telaffuz : ra:tıp
1. isim , isim , isim , isim , Boks vb. spor karşılaşmalarında devrelerden her biri
Lisan : İngilizce round
1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Karabuğdaygillerden, 1-2 metre yüksekliğinde, büyük yapraklı, beyaz çiçekli, çok yıllık ve otsu bir bitki (Rheum officinale)
Lisan : Farsça rāvend
Telaffuz : ra:vent
1. isim , isim , isim , isim , Tren, tramvay vb. taşıtlarda tekerleklerin üzerinde hareket ettiği demirden yol
Lisan : Fransızca rail
rayiç bedel, rayiç fiyat
1. isim , isim , isim , isim , Bir para biriminin veya malın satış ve sürüm değeri
1. Türk lirasının rayicinin en yüksek olduğu bir dönemden söz ediyorum.
1. Türk lirasının rayicinin en yüksek olduğu bir dönemden söz ediyorum.
Lisan : Arapça rāyic
Telaffuz : ra:yiç
1. isim , isim , ticaret , ticaret , isim , isim , ticaret , ticaret , Piyasa fiyatı
1. isim , isim , ticaret , ticaret , isim , isim , ticaret , ticaret , Piyasa fiyatı
1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Güzel koku
1. Yağmur yağar yeşil otlar bitirir / Yel estikçe rayihasın getirir
1. Yağmur yağar yeşil otlar bitirir / Yel estikçe rayihasın getirir
Lisan : Arapça rāyiḥa
Telaffuz : ra:yiha
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Güzel kokulu
1. Onun sıcacık vücudundan yükselen rayihalı dumanı teneffüs ederken titremişti.
1. Onun sıcacık vücudundan yükselen rayihalı dumanı teneffüs ederken titremişti.
1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Kalınca kabuklu, iri ve uzunca taneli, şekeri çok bir tür üzüm
Lisan : Arapça rāziḳī
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Uygun bulan, benimseyen, isteyen, kabul eden
1. Doğrusu ben ne güzelliğimin ne de ilmimin kimsenin ağzına düşmesine razı değilim.
1. Doğrusu ben ne güzelliğimin ne de ilmimin kimsenin ağzına düşmesine razı değilim.
Lisan : Arapça rāżī
Telaffuz : ra:zı
1. kabul ettirmek
1. Yalvardı yakardı, beni, fabrikayı beklemeye razı etti.
1. Yalvardı yakardı, beni, fabrikayı beklemeye razı etti.
1. uygun bulmak, beğenmek, benimsemek, istemek, kabul etmek
1. Allah'ın emri, Peygamber'in kavliyle varmaya belki razı olurum.
1. Allah'ın emri, Peygamber'in kavliyle varmaya belki razı olurum.
2. Her akşam, üstlerinin aranmasına razı gelecek on işçi daha aldı.
2. Her akşam, üstlerinin aranmasına razı gelecek on işçi daha aldı.
1. isim , isim , müzik , müzik , isim , isim , müzik , müzik , Gam (II) dizisinde do ile mi arasındaki ses
Lisan : İtalyanca re
elektrot reaksiyonu
1. isim , isim , isim , isim , Tepki
1. İçinden gelen reaksiyonu ifade ettiği için annesinin sözünü yarıda kesti.
1. İçinden gelen reaksiyonu ifade ettiği için annesinin sözünü yarıda kesti.
2. kimya , kimya , kimya , kimya , Tepkime
3. kimya , kimya , kimya , kimya , Yanıt
Lisan : Fransızca réaction