Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
rakor

İlgili Kelimeler:

rakorlu musluk

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sıhhi tesisatta iki boruyu döndürmeden birbirine bağlanmasını sağlayan bağlantı parçası


Lisan : Fransızca raccord

rakorlu musluk
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Hortum bağlamak için kullanılan musluk


raks

İlgili Kelimeler:

raks aksağı

Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Bir tür dans

Örnek:

1. Zil, şal ve gül. Bu bahçede raksın bütün hızı / Şevk akşamında Endülüs üç defa kırmızı

1. Zil, şal ve gül. Bu bahçede raksın bütün hızı / Şevk akşamında Endülüs üç defa kırmızı

2. fizik , fizik , fizik , fizik , Salınım


Lisan : Arapça raḳṣ

raks aksağı
Anlamı:

1. isim , isim , müzik , müzik , isim , isim , müzik , müzik , Klasik Türk müziğinde bir küçük usul


raks etmek
Anlamı:

1. oynamak, dans etmek

Örnek:

1. Tutunaksız bir boşluğun kenarında ne de güzel raks ederiz!

1. Tutunaksız bir boşluğun kenarında ne de güzel raks ederiz!


rakun
Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Kuzey Amerika'da, ağaçlarda yaşayan, kafası tilkiye benzeyen, uzun kuyruğu alaca halkalı, boyu yaklaşık 90, kuyruğu 30 santimetre olan kürklü hayvan (Procyon lotor)


Lisan : İngilizce racoon

ralli
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Yarışmacıların otomobille belli yolları izleyerek ve özel kurallara uyarak belirli bir yere ulaşmalarına dayanan otomobil yarışı


Lisan : İngilizce rally

rallici
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Ralliye katılan yarışmacı


rallicilik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Rallici olma durumu


ram
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , Boyun eğen, kendini başkasının buyruğuna bırakan


Lisan : Farsça rām

Telaffuz : ra:m

ram etmek
Anlamı:

1. boyun eğdirmek, itaat ettirmek

Örnek:

1. İlk defa huzuruna çıkan herhangi bir kadını derhâl sersemletiyor, iradesini elinden alıp kendine ram ediveriyordu.

1. İlk defa huzuruna çıkan herhangi bir kadını derhâl sersemletiyor, iradesini elinden alıp kendine ram ediveriyordu.


ram olmak
Anlamı:

1. boyun eğmek, itaat etmek

Örnek:

1. Onun şekillerine ve anatomisine ram olmayı kendime bir zillet addederim.

1. Onun şekillerine ve anatomisine ram olmayı kendime bir zillet addederim.


ramak
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , `Bir şeyin olmasına çok az kalmak` anlamına gelen ramak kalmak deyiminde geçer

Örnek:

1. Gerçekten deli olmama ramak kalmıştı.

1. Gerçekten deli olmama ramak kalmıştı.


Lisan : Arapça ramaḳ

ramazan

İlgili Kelimeler:

Ramazan Bayramı, ramazan davulu, ramazan keyfi, ramazan pidesi, ramazan topu

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Ay takviminin dokuzuncu ayı, üç ayların sonuncusu, oruç tutulan ay

Örnek:

1. Çocukluğunda, çoğu ramazan akşamları bu pencerenin önünde beklerdi iftar topunun ışığını.

1. Çocukluğunda, çoğu ramazan akşamları bu pencerenin önünde beklerdi iftar topunun ışığını.


Lisan : Arapça ramażān

Ramazan Bayramı
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Ay takvimine göre Şevval ayının ilk üç gününde kutlanan dinî bayram, Şeker Bayramı


Özel: Evet

ramazan davulu
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Ramazan günlerinde oruç tutacakları sahura kaldırmak için mahalle aralarında çalınan davul


ramazan keyfi
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Oruç tutan bazı kimselerde iftar saatine yakın görülen sinirlilik


ramazan pidesi
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Ramazan ayında özel olarak yaptırılan pide


ramazan topu
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Ramazan ayında sahur ve iftar vakitlerini halka duyurmak için atılan top


ramazaniyelik
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Ramazanda iftar ve sahurda yenmek için alınan yiyecekler

Örnek:

1. Ramazan yaklaşırken, yakın dostları konağına ramazaniyelik gönderirlerdi. Yağ, şeker, pirinç, güllaç.

1. Ramazan yaklaşırken, yakın dostları konağına ramazaniyelik gönderirlerdi. Yağ, şeker, pirinç, güllaç.


ramazanlık
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Ramazan için ayrılmış (yiyecek)

Örnek:

1. Ramazanlık güllaç.

1. Ramazanlık güllaç.


rambursman
Anlamı:

1. isim , isim , ticaret , ticaret , isim , isim , ticaret , ticaret , Geri ödeme

2. Ödeme emrini vermesi gereken bankanın talimatına göre akreditif bedelini ödeyen aracı banka


Lisan : Fransızca remboursement

rami
Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Isırgangillerden, Çin, Vietnam ve Malezya'da yetişen değerli bir bitki (Boehmeria nivea)

2. Bu bitkinin dokumacılıkta kullanılan lifi


Lisan : İngilizce ramee

ramp
Anlamı:

1. isim , isim , tiyatro , tiyatro , isim , isim , tiyatro , tiyatro , Bir tiyatro sahnesinin önünde, ışık ve ışıldakların yerleştirildiği, izleyiciye en yakın yer


Lisan : Fransızca rampe

ramp ışığına çıkarmak
Anlamı:

1. bir oyunu sahnelemek

Örnek:

1. Yasak oyunum bu rejimde aklandı, Ulvi Uraz onu ramp ışığına çıkardı.

1. Yasak oyunum bu rejimde aklandı, Ulvi Uraz onu ramp ışığına çıkardı.