Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
piston

İlgili Kelimeler:

piston vida

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bazı araçlarda, motorlarda bir silindir içinde düzenli hareket eden daha küçük çaplı silindir, itenek

Örnek:

1. Şırınga pistonu sıvıyı önce çeker, sonra dışarıya verir.

1. Şırınga pistonu sıvıyı önce çeker, sonra dışarıya verir.

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Kayırıcı

Örnek:

1. Kimi değişiklik arayan, kimi profesyonel piston peşinde olan çok kadın tanıdım.

1. Kimi değişiklik arayan, kimi profesyonel piston peşinde olan çok kadın tanıdım.


Lisan : Fransızca piston

piston vida
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , İş makinelerinde vida biçiminde olan ve taşıyıcı görevi yapan pistona benzer araç


pistonlu
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Pistonu olan

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Arkalı

Örnek:

1. Bu merdiven, pistonlu bir memuriyet olabilir, zengin bir evlilik olabilir.

1. Bu merdiven, pistonlu bir memuriyet olabilir, zengin bir evlilik olabilir.


piştov
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Osmanlı ordusunda bir süre kullanılan, paçavrayla sıkıştırılmış barutu horozunda bulunan çakmak taşı ile ateşleyip kurşun bilyeyi atan, kısa namlulu, tek atış yapılabilen bir tabanca türü

Örnek:

1. Pencere açıldı Bilâl oğlan piştov patladı / Gidin bakın kanlı da Bilâl yine kimi hakladı

1. Pencere açıldı Bilâl oğlan piştov patladı / Gidin bakın kanlı da Bilâl yine kimi hakladı


Lisan : Bulgarca

pisuvar
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Genel tuvaletlerde erkeklerin kullandığı, duvar kenarına yerleştirilmiş sidiklik


Lisan : Fransızca pissoir

pıt

İlgili Kelimeler:

pıt pıt

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Çok küçük bir nesnenin, su damlasının yere veya herhangi bir şey üzerine düşmesiyle çıkan hafif ses


pıt pıt
Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , `Pıt` sesi çıkararak


pıt pıt atmak
Anlamı:

1. korku, heyecan vb. bir sebeple kalbi fazla çarpmak


piti piti
Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Zorlukla, yavaş yavaş

Örnek:

1. Başını biteviye sağa sola titreterek küçücük adımlarla piti piti uzaklaştı.

1. Başını biteviye sağa sola titreterek küçücük adımlarla piti piti uzaklaştı.


pitikare
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Pötikare


pıtır pıtır
Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Sık ve düzgün bir biçimde hafifçe ses çıkararak

Örnek:

1. Sol gözünden pıtır pıtır iki damla yaş dökülüverdi.

1. Sol gözünden pıtır pıtır iki damla yaş dökülüverdi.


pıtırdama
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Pıtırdamak işi


pıtırdamak fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Pıtırtı çıkarmak, pıtırtı etmek


pıtırdatma
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Pıtırdatmak işi


pıtırdatmak fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Pıtırtı çıkarmasına yol açmak


pıtırtı
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Çok hafif patırtı, hafif gürültü


pıtırtı etmek
Anlamı:

1. çok hafif gürültü çıkmasına yol açmak


piton
Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Boagillerden, Afrika ve Asya'da yaşayan, zehirsiz, çok güçlü ve büyük bir yılan (Python)


Lisan : Fransızca python

pitoresk
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Resimsi

Örnek:

1. Şam, yabancılar için pek pitoresk olabilir.

1. Şam, yabancılar için pek pitoresk olabilir.


Lisan : Fransızca pittoresque

pıtrak

İlgili Kelimeler:

kuzu pıtrağı

Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Dikenli tohumları hayvanların kıllarına ve insanların giysilerine takılan bir yıllık otsu bir bitki (Xantium spinosum)

2. sıfat , sıfat , mecaz , mecaz , sıfat , sıfat , mecaz , mecaz , Çok taneli, sık


pıtrak gibi
Anlamı:

1. üzerinde çok sayıda meyve bulunan (ağaç ve dal)

2. çok sayıda, tanecikli

Örnek:

1. Seher, ela gözlerinden pıtrak gibi yaşlar dökerek ayrılık sahnesini düşündü.

1. Seher, ela gözlerinden pıtrak gibi yaşlar dökerek ayrılık sahnesini düşündü.


pitsikato
Anlamı:

1. isim , isim , müzik , müzik , isim , isim , müzik , müzik , Yaylı sazlarda tellerin parmak çekişleriyle seslendirilmesi


Lisan : İtalyanca pizzicato

Telaffuz : pitsika'to

pityalin
Anlamı:

1. isim , isim , biyoloji , biyoloji , isim , isim , biyoloji , biyoloji , Nişastanın sindirilmesine yarayan, tükürükte bulunan bir enzim


Lisan : Fransızca ptyaline

piyade

İlgili Kelimeler:

sakıncalı piyade, deniz piyadesi

Anlamı:

1. isim , isim , askerlik , askerlik , isim , isim , askerlik , askerlik , Yaya olarak savaşan askerlerin oluşturduğu sınıf

Örnek:

1. Piyadeler savaşta genellikle en önde giderler.

1. Piyadeler savaşta genellikle en önde giderler.

2. askerlik , askerlik , askerlik , askerlik , Bu sınıftan olan asker

Örnek:

1. Sınıfımda piyade birincisi olarak çıktım.

1. Sınıfımda piyade birincisi olarak çıktım.

3. Piyon

4. Bir çift kürekle yönetilen bir tür hafif kayık

5. eskimiş , eskimiş , eskimiş , eskimiş , Yaya


Lisan : Farsça piyāde

Telaffuz : piya:de

piyadece
Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Yaya olarak

Örnek:

1. Feti Bey, piyadece gezen azgın bir çete gibi hareket hâlindeydi.

1. Feti Bey, piyadece gezen azgın bir çete gibi hareket hâlindeydi.


Telaffuz : piyade'ce