92406 kayıt bulundu.
piyata eğe, piyata tabağı
1. isim , isim , isim , isim , Yassı ve büyük yemek tabağı
2. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Yassı
Lisan : İtalyanca piatto
Telaffuz : piya'ta
1. isim , isim , isim , isim , Düz ve büyük yemek tabağı
1. Bu ipek gibi et, genelde bademli pilavla birlikte gelirdi sofraya piyata tabağında.
1. Bu ipek gibi et, genelde bademli pilavla birlikte gelirdi sofraya piyata tabağında.
fasulye piyazı
1. isim , isim , isim , isim , Haşlanmış kuru fasulyenin üzerine ince doğranmış, tuzla ovulmuş soğan ve maydanoz katıldıktan sonra zeytinyağı, sirke dökülerek yapılan salata
2. Kebap, ızgara köfte, balık vb.nin yanına konulan, ince doğranmış ve tuzla öldürülmüş maydanozlu soğan
3. argo , argo , argo , argo , Bir çıkar sağlamak düşüncesiyle söylenen övücü söz
1. Seni severim; yüze, piyaz anlama bu lafımı, apaçık söylerim her şeyi.
1. Seni severim; yüze, piyaz anlama bu lafımı, apaçık söylerim her şeyi.
Lisan : Farsça piyāz
1. isim , isim , isim , isim , Piyaz yapıp satan kimse
2. argo , argo , argo , argo , Yüze gülücü, içten olmayan davranışlarda bulunan kimse
1. -i , -i , -i , -i , Eti pişirmeden birkaç saat önce soğan, karabiber, tarçın vb. baharatla ovup bir süre bırakmak
2. argo , argo , argo , argo , Bir çıkar sağlamak amacıyla birini aşırı övmek
1. Sen memleketin en iyi aktörüsün. Seni piyazlıyorum sanma!
1. Sen memleketin en iyi aktörüsün. Seni piyazlıyorum sanma!
radyofonik piyes
1. isim , isim , isim , isim , Oyun
1. Geceleri tiyatroların önünde saatlerce bekleyerek ucuz yerlere yerleşirdik, sevdiğimiz piyesleri seyrederdik.
1. Geceleri tiyatroların önünde saatlerce bekleyerek ucuz yerlere yerleşirdik, sevdiğimiz piyesleri seyrederdik.
Lisan : Fransızca pièce
1. -i , -i , -i , -i , Piyes durumuna getirmek
1. Kimi daha da iyi söylenebilecek basmakalıp fikirleri piyesleştirdiğinden dem vurdu.
1. Kimi daha da iyi söylenebilecek basmakalıp fikirleri piyesleştirdiğinden dem vurdu.
1. isim , isim , isim , isim , Satrançta oyunun başında ön sıraya dizilen, bulundukları sıra üzerinde ilk hamlede bir veya iki hane gidebilen sekiz küçük taştan her biri, piyade
2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Bir çıkar sağlamak için yararlanılan, istenildiği gibi kolayca kullanılabilen kimse
Lisan : Fransızca pion
1. isim , isim , tıp , tıp , isim , isim , tıp , tıp , Diş etinde görülen iltihap
Lisan : Fransızca pyorrhée
1. sıfat , sıfat , halk ağzında , halk ağzında , sıfat , sıfat , halk ağzında , halk ağzında , Çok eskimiş, çok yıpranmış
1. Tıraşı bir karış uzamış, sırtındaki yağlı ceketin yakaları pıyrım pıyrım.
1. Tıraşı bir karış uzamış, sırtındaki yağlı ceketin yakaları pıyrım pıyrım.
1. isim , isim , jeoloji , jeoloji , isim , isim , jeoloji , jeoloji , Kalsiyum karbonat birleşimli, nohut büyüklüğünde, yuvarlağımsı kalsit tanecikleri veya bunların bağlanmasıyla taş durumuna geçen kireç taşı
Lisan : Fransızca pisolithe
1. isim , isim , isim , isim , Genellikle domates, zeytin, peynir, mantar, çeşitli et ve sebze türlerinin üzerine konulmasıyla hazırlanıp fırında pişirilen pide
Lisan : İtalyanca pizza
Telaffuz : pi'zza
1. isim , isim , isim , isim , Çapul
Lisan : Arnavutça
Telaffuz : pla'çka, l ince okunur
plaj çantası, plaj havlusu
1. isim , isim , isim , isim , Kumsal
1. Plajlarda sesin, mavi suların içine gömülmek, çam altlarında uyku çekmek dururken nereye gideceğiz?
1. Plajlarda sesin, mavi suların içine gömülmek, çam altlarında uyku çekmek dururken nereye gideceğiz?
Lisan : Fransızca plage
Telaffuz : l ince okunur
1. isim , isim , isim , isim , Plajda gerekli olan malzemelerin konulduğu çanta