patriarkal

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , toplum bilimi , toplum bilimi , sıfat , sıfat , toplum bilimi , toplum bilimi , Ataerkil

---

Lisan : Fransızca patriarcal

Telaffuz : l ince okunur

patrik

İlgili Kelimeler:

patrikhane

Anlamı:

1. isim , isim , din bilgisi , din bilgisi , isim , isim , din bilgisi , din bilgisi , Ortodoks ve bazı Doğu kiliselerinin başkanı

Örnek:

1. Patriklerini otele getirmek büyük bir hadise idi.

1. Patriklerini otele getirmek büyük bir hadise idi.

---

Lisan : Rumca

patrikhane

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Patriğin görev yaptığı bina

Örnek:

1. Dimitro'nun babası patrikhanede memurdu.

1. Dimitro'nun babası patrikhanede memurdu.

---

Lisan : Rumca + Farsça ḫāne

Telaffuz : patrikha:ne

patriklik

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Patrik olma durumu

2. Patriğin görevi veya makamı

---

patron

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bir ticaret veya sanayi kurumunun sahibi, başı, işvereni

Örnek:

1. Bizim gazetecilerin çoğu patronu hesabına suç yüklenir.

1. Bizim gazetecilerin çoğu patronu hesabına suç yüklenir.

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Bir kuruluşta, bir iş yerinde makam bakımından yetkili kimse

3. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Sözü geçen paralı kimse

---

Lisan : Fransızca patron

patron

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Kumaşın biçilmesine yarayan, bir giysi örneğindeki parçaların biçimine göre kesilmiş kâğıt, kalıp

---

Lisan : Fransızca patron

patron çıkarmak

Anlamı:

1. patronları çizili olduğu modelden kopya yolu ile bir kâğıda geçirip kesmek

---

patrona

Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Osmanlı Devleti'nde tümamirale yakın bir deniz subaylığı unvanı

---

Lisan : İtalyanca padrona

Telaffuz : patro'na

patronaj

Anlamı:

1. isim , isim , hukuk , hukuk , isim , isim , hukuk , hukuk , Cezaevinden serbest bırakılan suçlunun toplum yaşantısına yeniden uyabilmesini sağlamak amacıyla yapılan yardım çalışması

2. Yönetim, gözetim

---

Lisan : Fransızca patronage

patronca

Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Patron gibi, patrona yakışır bir biçimde

---

Telaffuz : patro'nca

patroncu

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Örneğe göre ölçüp biçerek ilk patronu çıkaran nitelikli işçi

---

patronculuk

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Patroncunun yaptığı iş

---

patroniçe

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , İş sahibi kadın

---

Lisan : Fransızca patron + Slavca

patronluk

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Patron olma durumu

2. Patron olmaya elverişli kâğıt vb

---

pattadak

Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Ansızın

Örnek:

1. Bugün böyle, yarın şöyle derken hiç olmadığı bir adam oldu; geveze, övünme meraklısı, ağzına geleni pattadak söyleyen!

1. Bugün böyle, yarın şöyle derken hiç olmadığı bir adam oldu; geveze, övünme meraklısı, ağzına geleni pattadak söyleyen!

---

Telaffuz : pa'ttadak

pattadan

Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Pattadak

---

Telaffuz : pa'ttadan

paunt

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sterlin

---

Lisan : İngilizce pound

pavkırma

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Pavkırmak işi

---

pavkırmak fiil

Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , halk ağzında , halk ağzında , nesnesiz , nesnesiz , halk ağzında , halk ağzında , Tilki veya çakal ulumak

Örnek:

1. Tok bir çakal toprakta debelenmekte, arada ince ve bembeyaz dişleriyle aya doğru pavkırmaktaydı.

1. Tok bir çakal toprakta debelenmekte, arada ince ve bembeyaz dişleriyle aya doğru pavkırmaktaydı.

2. Ateş, alev alev yanmak

3. Alev, bir yere doğru yönelmek

4. Çok öfkelenmek

---

pavlonya

Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Vatanı Orta Çin, 10-15 metre boyunda, 1 metre çapında, yaprakları gri yeşil renkli tüylü, çiçekleri güzel kokulu, pembe, mor, açık eflatun renginde, salkım biçiminde, dekoratif bir ağaç (Paulownia tomentosa)

---

Lisan : (Anna Pavlovna özel adından)

Telaffuz : pavlo'nya

pavurya

İlgili Kelimeler:

Çingene pavuryası

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bir cins iri yengeç

Örnek:

1. Deniz kenarında bu meşalelerle korkunç kıskaçlı büyük pavuryalar topladıkları görülüyor.

1. Deniz kenarında bu meşalelerle korkunç kıskaçlı büyük pavuryalar topladıkları görülüyor.

---

Lisan : Rumca

Telaffuz : pavu'rya

pavyon

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bir kuruluşun, bir kurumun, bir bahçe içindeki yapılarından her biri

Örnek:

1. Gölün karşı yanında kalan büyük pavyonların gölgeleri, gittikçe kendilerine doğru uzanıyordu.

1. Gölün karşı yanında kalan büyük pavyonların gölgeleri, gittikçe kendilerine doğru uzanıyordu.

2. Bir fuarda ürünleri bağımsız sergileme yeri

3. Geceleri geç vakte kadar açık, içkili eğlence yeri

---

Lisan : Fransızca pavillon

pavyoncu

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Pavyon işleten kimse

---

pavyonculuk

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Pavyon işletme işi

---

pay

İlgili Kelimeler:

pay senedi, arsa payı, aslan payı, aşınma payı, dikiş payı, ham payı, kardeş payı, kâr payı, katkı payı, kıl payı, makas payı, sus payı, yıpranma payı, kendi payına

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Birden fazla kişi arasında bölüşülmüş bir bütünden, bu kişilerin her birine düşen bölüm, hisse

2. Eşit bölüm

Örnek:

1. Bunu beş pay yapın.

1. Bunu beş pay yapın.

3. ekonomi , ekonomi , ekonomi , ekonomi , Ticari bir işlemde zarar tehlikesine karşı ayrılan para, marj

4. matematik , matematik , matematik , matematik , Bayağı kesirlerden birinin eşit parçalardan kaç tane aldığını gösteren sayı

Örnek:

1. 1/2 kesrinin payı 1 sayısıdır.

1. 1/2 kesrinin payı 1 sayısıdır.

---