pay biçmek

Anlamı:

1. durumu bir kişi veya bir şeyin durumu ile karşılaştırıp yargıya varmak

Ön Takı : (birinden veya bir şeyden)

pay bırakmak

Anlamı:

1. kesme, biçme, yapma sırasında, bir şeyde daha sonra kullanılmak için fazlalık bırakmak

Örnek:

1. Daha güzel günlere pay bırakmak için bir fedakârlık edelim.

1. Daha güzel günlere pay bırakmak için bir fedakârlık edelim.

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , bir ilişkide fazla samimi olmamak, mesafe bırakmak

pay çıkarmak

Anlamı:

1. bir olay veya durumdan gereken deneyimi kazanmak, tutulacak yolu belirlemek

Örnek:

1. Bununla beraber muhtar, bu vakadan köyün davası için bir pay çıkarmayı ihmal etmemektedir.

1. Bununla beraber muhtar, bu vakadan köyün davası için bir pay çıkarmayı ihmal etmemektedir.

pay etmek

Anlamı:

1. bölüşmek, üleşmek

Örnek:

1. Üçünü birden almak arsızlığına kalkma. Pay edelim.

1. Üçünü birden almak arsızlığına kalkma. Pay edelim.

pay senedi

Anlamı:

1. isim , isim , ekonomi , ekonomi , isim , isim , ekonomi , ekonomi , Hisse senedi

pay vermek

Anlamı:

1. hisse vermek, bölüşmede bulunan parçalardan ayırmak

Örnek:

1. Batı, beynini sömürdüğü insanlara kendi uyruklarına sağladığı konfordan pay verip gönül alır.

1. Batı, beynini sömürdüğü insanlara kendi uyruklarına sağladığı konfordan pay verip gönül alır.

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , küçük büyüğe karşılık vermek, saygısızca davranmak

Örnek:

1. Bunlar analarına, babalarına pay vermişler de böyle taş kesilmişler.

1. Bunlar analarına, babalarına pay vermişler de böyle taş kesilmişler.

payan

Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Son, sonuç, nihayet

Örnek:

1. Şu bizim düldüle bir saman vesikası lütfetseniz keyfime payan olmayacak.

1. Şu bizim düldüle bir saman vesikası lütfetseniz keyfime payan olmayacak.

Lisan : Farsça pāyān

Telaffuz : pa:ya:nı

payanda

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Destek

Lisan : Farsça pāyende

payanda olmak

Anlamı:

1. destek olmak, arka çıkmak

Ön Takı : (birine)

payanda vurmak

Anlamı:

1. payandalamak

payandalama

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Payandalamak işi

payandalamak fiil

Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Çökmek, yıkılmak, devrilmek üzere olan bir yeri veya şeyi payandalarla sağlamlaştırmak

payandaları çözmek

Anlamı:

1. argo , argo , argo , argo , ayrılmak, kaçmak, uzaklaşmak

Ön Takı : (bir yerden)

payandalayabilme

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Payandalayabilmek işi

payandalayabilmek fiil

Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Payandalama ihtimali bulunmak

Örnek:

1. Bakalım, devrilmek üzere olan orta direği payandalayabilecek mi?

1. Bakalım, devrilmek üzere olan orta direği payandalayabilecek mi?

payandalı

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Payandası olan

payandalık

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Destek görevinde bulunma

payandalık etmek

Anlamı:

1. destek görevinde bulunmak

payandasız

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Payandası olmayan

payansız

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Sonu olmayan, sonsuz

Örnek:

1. Seyretmekteki payansız hazdan bahseden sıcak hatıralarla doluydu.

1. Seyretmekteki payansız hazdan bahseden sıcak hatıralarla doluydu.

payansız olmak

Anlamı:

1. sonsuz, bitmez tükenmez olmak

Örnek:

1. Bizim minnet ve şükranlarımızın ne kadar payansız olduğunu hatırlamaktan derin bir teselli bul!

1. Bizim minnet ve şükranlarımızın ne kadar payansız olduğunu hatırlamaktan derin bir teselli bul!

payansızlık

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sonsuzluk

payda

İlgili Kelimeler:

ortak payda

Anlamı:

1. isim , isim , matematik , matematik , isim , isim , matematik , matematik , Bayağı kesirlerde birimin kaç eşit parçaya bölünmüş olduğunu gösteren sayı, mahreç

Örnek:

1. 1/2 kesrinin paydası 2 sayısıdır.

1. 1/2 kesrinin paydası 2 sayısıdır.

paydaş

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Hissedar

paydaşlı

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Birden fazla paydaşın malı olan, paylı, hisseli