Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
pagan
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , din bilgisi , din bilgisi , sıfat , sıfat , din bilgisi , din bilgisi , Çok tanrıcı, payen


Lisan : İngilizce pagan

paganizm
Anlamı:

1. isim , isim , toplum bilimi , toplum bilimi , isim , isim , toplum bilimi , toplum bilimi , Çok tanrıcılık


Lisan : Fransızca paganisme

pagoda
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Çin, Japonya vb. Uzak Doğu ülkelerinde kule biçiminde yapılmış tapınak


Lisan : İngilizce pagoda

Telaffuz : pago'da

pah
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Eğik olarak kesilmiş kenar

2. Bir yapı elemanında eğik bir yüzey elde etmek amacıyla keskinliği giderme


Lisan : Farsça pāḫ

paha

İlgili Kelimeler:

ateş pahası, kan pahası, us pahası, can pahasına, yok pahasına

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Değer, fiyat, eder


Lisan : Farsça bahā

paha biçilmez
Anlamı:

1. değeri ölçülemeyecek kadar yüksek

Örnek:

1. Başında ağır ve paha biçilmez, emsalsiz ve füsunlu bir taç gibi duruyordu.

1. Başında ağır ve paha biçilmez, emsalsiz ve füsunlu bir taç gibi duruyordu.


paha biçmek
Anlamı:

1. değerini tahmin etmek veya belirlemek

Örnek:

1. Alınıp satılan eşyalar gibi ona paha biçmek akılsızlık olurdu.

1. Alınıp satılan eşyalar gibi ona paha biçmek akılsızlık olurdu.


pahacı
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Pahalı mal satan kimse


pahacılık
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Pahacı olma durumu

Örnek:

1. Büyük terzilerin pahacılığına bazen şaşarız.

1. Büyük terzilerin pahacılığına bazen şaşarız.


pahal
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , halk ağzında , halk ağzında , sıfat , sıfat , halk ağzında , halk ağzında , Ters(I), aksi

2. Ağır, hantal


pahal gibi
Anlamı:

1. aksi gibi

Örnek:

1. Fakat pahal gibi her ikisini de evlerinde bulamadı ve şaşkın, perişan bir hâlde kendi evine döndü.

1. Fakat pahal gibi her ikisini de evlerinde bulamadı ve şaşkın, perişan bir hâlde kendi evine döndü.


pahalandırma
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Pahalandırmak işi


pahalandırmak fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Pahalanma işini yaptırmak


pahalanma
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Pahalanmak işi


pahalanmak fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Pahalı duruma gelmek, fiyatı artmak, pahalılanmak, pahalılaşmak


pahalı
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Fiyatı yüksek olan, ucuz karşıtı

Örnek:

1. Ana kız ikisini de sevinçlerinden çıldırtacak kadar ağır, pahalı hediyeler getirmişti.

1. Ana kız ikisini de sevinçlerinden çıldırtacak kadar ağır, pahalı hediyeler getirmişti.


pahalıca
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Biraz pahalı


pahalılanma
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Pahalılanmak durumu


pahalılanmak fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Pahalanmak


pahalılaşma
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Pahalılaşmak işi


pahalılaşmak fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Pahalanmak

Örnek:

1. Pahalılaşıyor ortalık kızım. Her şey ateş pahası.

1. Pahalılaşıyor ortalık kızım. Her şey ateş pahası.


pahalılaştırma
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Pahalılaştırmak işi


pahalılaştırmak fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Pahalılaşma işini yaptırmak


pahalılık

İlgili Kelimeler:

hayat pahalılığı

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bir şeyin fiyatının yüksek olması durumu veya pahalı olma durumu

2. Fiyatların genel olarak yükselmesi, fiyat artışı

Örnek:

1. Bu pahalılıkta hâlimiz ne olacak?

1. Bu pahalılıkta hâlimiz ne olacak?


pahalıya gelmek
Anlamı:

1. yüksek fiyattan almak

Örnek:

1. Bizim için kara kumaş pahalıya geliyor olacak, ortaya daha çok ot sap tıkıştırılıyor.

1. Bizim için kara kumaş pahalıya geliyor olacak, ortaya daha çok ot sap tıkıştırılıyor.