nispi

İlgili Kelimeler:

nispi çoğunluk, nispi temsil, yayınispi

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , Birbirine göre (olan), önceki duruma göre

Örnek:

1. Bugün hastada nispi bir iyileşme var.

1. Bugün hastada nispi bir iyileşme var.

2. felsefe , felsefe , felsefe , felsefe , Göreceli

Örnek:

1. Zenginlik, fukaralık nispi durumlardır.

1. Zenginlik, fukaralık nispi durumlardır.

Lisan : Arapça nisbī

Telaffuz : nispi:

nispi çoğunluk

Anlamı:

1. isim , isim , hukuk , hukuk , isim , isim , hukuk , hukuk , Bir oylamada yarışan kişi, liste veya görüşlerden birinin, diğerlerinin ayrı ayrı elde ettiklerinden daha çok oy alması yoluyla sağlanan çoğunluk

nispi temsil

Anlamı:

1. isim , isim , hukuk , hukuk , isim , isim , hukuk , hukuk , Çoğunluk partisi dışındaki partilerin de kuvvetleri oranında üye seçmelerini sağlayan seçim biçimi

nisyan

Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Unutma

Örnek:

1. Resmî vesikalar toplanıp tasnif edilir ve nisyandan kurtulabilir.

1. Resmî vesikalar toplanıp tasnif edilir ve nisyandan kurtulabilir.

Lisan : Arapça nisyān

Telaffuz : nisya:nı

nite

Anlamı:

1. zarf , zarf , eskimiş , eskimiş , zarf , zarf , eskimiş , eskimiş , Nasıl, niçin

nitekim

Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Gerçekten, hakikaten

Örnek:

1. Nitekim bugün dünyada ne kadar iyi ressam varsa o kadar da resim yapma tarzı vardır.

1. Nitekim bugün dünyada ne kadar iyi ressam varsa o kadar da resim yapma tarzı vardır.

2. Sonuç olarak

Örnek:

1. Nitekim kendisi de bunu anlamış gibi vapurda bütün yolculuğumuz boyunca bir köşeye çekilip oturmuş.

1. Nitekim kendisi de bunu anlamış gibi vapurda bütün yolculuğumuz boyunca bir köşeye çekilip oturmuş.

nitel

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Nitelik bakımından, nitelikle ilgili, kalitatif

niteleme

İlgili Kelimeler:

niteleme sıfatı

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Nitelemek işi

niteleme sıfatı

Anlamı:

1. isim , isim , dil bilgisi , dil bilgisi , isim , isim , dil bilgisi , dil bilgisi , Bir adı niteleyen sıfat

Örnek:

1. Yeşil elbise. Güzel kız.

1. Yeşil elbise. Güzel kız.

nitelemek fiil

Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Bir şeyin niteliğini belirtmek

nitelendirebilme

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Nitelendirebilmek işi

nitelendirebilmek fiil

Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Nitelendirme ihtimali veya imkânı bulunmak

nitelendiriliş

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Nitelendirilme işi

nitelendirilme

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Nitelendirilmek işi, vasıflandırılma

nitelendirilmek fiil

Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Nitelendirme işine konu olmak, vasıflandırılmak

nitelendiriş

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Nitelendirme işi

nitelendirme

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Nitelendirmek işi, vasıflandırma

nitelendirmek fiil

Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Niteliğini belirtmek, nitelik kazandırmak, vasıflandırmak

niteleniş

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Nitelenme işi

nitelenme

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Nitelenmek işi, vasıflanma

nitelenmek fiil

Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Niteliği belirtilmek, nitelik kazanmak, vasıflanmak

niteleyebilme

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Niteleyebilmek işi

niteleyebilmek fiil

Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Niteleme ihtimali veya imkânı bulunmak

2. Niteleme becerisi bulunmak

niteleyiş

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Niteleme işi

nitelik

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bir şeyin nasıl olduğunu belirten, onu başka şeylerden ayıran özellik, vasıf, keyfiyet

Örnek:

1. Niteliğini kestiremediği müzmin iştahsızlıktan, sürekli kırıklıklardan yorgun düşmüş.

1. Niteliğini kestiremediği müzmin iştahsızlıktan, sürekli kırıklıklardan yorgun düşmüş.

2. Bir şeyin iyi veya kötü olma özelliği, kalite

3. felsefe , felsefe , felsefe , felsefe , Bireyi, nesne veya yaşantının bir yönünü ötekilerden ayırt etmeye yarayan ve ölçülebilen özellik, keyfiyet