muntazaman

Anlamı:

1. zarf , zarf , eskimiş , eskimiş , zarf , zarf , eskimiş , eskimiş , Düzenli olarak

Örnek:

1. Bu garip ve yorucu vazifeyi, derslerini ve müzakerelerini yaptığı gibi muntazaman başardı.

1. Bu garip ve yorucu vazifeyi, derslerini ve müzakerelerini yaptığı gibi muntazaman başardı.

Lisan : Arapça muntaẓaman

Telaffuz : muntaza'man

muntazamlık

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Muntazam olma durumu

muntazır

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , Bekleyen, gözleyen

Lisan : Arapça muntaẓir

muntazır olmak

Anlamı:

1. beklemek, gözlemek

münteha

Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Son

2. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Sona ermiş, bitmiş

Lisan : Arapça muntehā

Telaffuz : münteha:

müntehabat

Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Seçme yazılar veya eserler

Lisan : Arapça muntaḫabāt

Telaffuz : müntehaba:tı

müntehap

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , Seçilmiş, seçme

Lisan : Arapça muntaḫab

müntehip

Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Seçmen

Lisan : Arapça muntaḫib

müntehir

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , Kendini öldüren, intihar eden

Lisan : Arapça munteḥir

müntesip

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , Bir yere, birine bağlanmış, kapılanmış, intisap etmiş olan

2. İlgisi bulunan, ilgili

Lisan : Arapça muntesib

münteşir

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , Yaygın, yayılmış

2. Yayımlanan, yayımlanmış olan (gazete, dergi vb.)

Lisan : Arapça munteşir

munzam

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , Katılmış, ulanmış, eklenmiş

2. isim , isim , isim , isim , Katma, ekleme, ek

Lisan : Arapça munżamm

münzevi

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Topluluktan kaçan, yalnız başına kalmayı seven

Lisan : Arapça munzevī

Telaffuz : münzevi:

münzevilik

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Münzevi olma durumu

müphem

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Belirsiz

Örnek:

1. Akşamları başında müphem bir hararet, oysa elleri ayakları buz.

1. Akşamları başında müphem bir hararet, oysa elleri ayakları buz.

2. zarf , zarf , zarf , zarf , Açık ve belirgin olmaksızın

Örnek:

1. Müphem konuşuyor.

1. Müphem konuşuyor.

Lisan : Arapça mubhem

müphemiyet

Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Belirsizlik

Lisan : Arapça mubhemiyyet

müphemlik

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Belirsizlik

müptedi

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , Başlayıcı

Lisan : Arapça mubtedī

Telaffuz : müptedi:

müptela

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Bağımlı

Örnek:

1. Kumara müptela.

1. Kumara müptela.

2. Tutulmuş

Örnek:

1. Vereme müptela.

1. Vereme müptela.

3. Âşık, vurgun

Lisan : Arapça mubtelā

Telaffuz : müptela:, l ince okunur

müptela olmak

Anlamı:

1. alışmak, düşkün olmak, tutulmak

müptelalık

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Müptela olma durumu

müptezel

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , Saygınlığını yitirmiş

2. Çokluğundan dolayı değerini yitiren, değersiz

Lisan : Arapça mubteẕel

müptezellik

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Müptezel olma durumu

murabaha

Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Bir malı üzerine kâr koyarak satma

2. Tefecilik

Lisan : Arapça murābaḥa

Telaffuz : mura:baha

murabahacı

Anlamı:

1. isim , isim , ticaret , ticaret , isim , isim , ticaret , ticaret , Bir malı çok fazla kârla satan kimse

2. Tefeci